Olayların tamamı trajik. Ama her yılın başında DarwinAwards.com sitesine bakmaktan alıkoyamıyorum kendimi.
Her yıl ahmakça girişimler sonucu ölenlerin ruhuna Darwin ödülü veriliyor bu sitede. Örneğin oksijen çadırında sigara içenler, tüpgazda kaçak olup olmadığını çakmakla kontrol edenler gibi... Dünyaya ayak uyduracak kapasiteye sahip olmadığı için genleriyle birlikte öbür dünyaya göçen, yani Darwin kuramı doğrultusunda seleksiyona uğrayan bu kişilerin ödül alabilmesi bazı kurallara bağlı. Çocuk ve zeka özürlü olmamaları, kendi özgür iradeleriyle hareket etmeleri gerekiyor. Yeterli muhakeme gücüne sahip olmaları en önemli koşul.
Darwin ödülleri kriterlerine göre kendilerini gen havuzundan izole edenler genelde suçlular oluyor. Ne var ki 2002 yılının mansiyon ödülü bir suçluya değil, tam tersine bir hukuk adamına ait. Söz konusu kişi Pakistanlı bir yargıç.
Geçen yıl adamın biri Pakistan'da el bombası bulundurmak suçundan hakim karşısına çıkarılıyor. Adam polise meydan okuyor; getirin gösterin bakalım şu bombayı diyor. Polis de getiriyor. Sanık, bombanın sahici olmadığını iddia ediyor. Hakim bir yandan iddialara kulak verirken, diğer yandan kararlı bir şekilde bombayı eline alıyor ve pimini çekiyor! Neyse ki sadece yaralanıyor. İşte sıkı bir ödül yerine sadece mansiyon alması da yaralanmış olmasından kaynaklanıyor. Çünkü ortama ayak uyduracak zeka kapasitesine sahip olmadığı halde hayatta kalıyor, genleri seleksiyona uğramıyor.
Amerika'da da bir pilot ve yolcusu Darwin ödülünü kılpayı kaçırıyorlar. Bu ikili bir yandan uçarken, havadan çakal avlayarak eğleniyorlar. Ancak bir ara yolcu hedefini şaşırıyor ve yanlışlıkla uçağın sağ kanadını vuruyor. Sonuç: uçak düşüyor. Neyse ki pilot ve yolcusu sadece yaralanıyor. Çakal da öyle. Yani bu hikayenin kahramanlarına da Darwin ödülü yok.
ÖDÜLLER 1993'TEN BERİ VERİLİYOR
Charles Darwin'e göre türler, çevrelerine daha iyi uyum sağlamak için zaman içinde evrim geçirirler. Diyelim ki, sık ağaçları olan bir yerde uzun boyluların dallara çarparak ölüm oranı kısa boylulara göre daha yüksektir ve sonunda kısa boyluların genleri gelecek kuşaklara geçer.
Stanford Üniversitesi'nden Wendy Northcutt, 1993'de evrim teorisini araştırırken, ani salaklık sendromu sonucu ölenlerin de seleksiyona uğradığını düşünüyor. Böylece Darwin ödülüne layık olabilecek haberleri toplamaya başlıyor ve DarwinAwards.com sitesini kuruyor. E-mail'lerle gelen yeni hikayelerle site bir kara mizah platformuna dönüşüyor. Sonunda her yılın ödüllük olayları belirleniyor.
SİGORTAYI DOLANDIRMAK UĞRUNA ÖLDÜ
2002'nin salakça ölümlerine bakınca, çoğunun suç işleme girişimi sırasında meydana geldiği görülüyor. Bunlar arasında en tüyler ürpertici olanı ise İtalya'nın Tirol bölgesinden. Andreas adında 23 yaşındaki gencin cesedi, bir bacağı dizinin altından motorlu testereyle kesilmiş vaziyette kırsal alanda bulunuyor. Ortalık kan gölü. Polis gencin bir sadistin kurbanı olduğunu düşünüyor. Sonra gerçek ortaya çıkıyor. Andreas'ın kuzeniyle birlikte sigortayı dolandırma girişimi sırasında can verdiği anlaşılıyor. 29 yaşındaki kuzenin verdiği ifadeye göre bu ikili birkaç tane sigorta poliçesi yaptırıyor. Sigorta şirketlerinden birkaç milyon dolar kaldırmak için yapmaları gereken tek şey, kalıcı sakatlık sağlamak. Kuzeni, Andreas'ı bir bacağını motorlu testereyle kestirmeye ikna ediyor! İlkyardımdan çok iyi anladığını, atardamardaki kanı hemen durduracağını söylüyor. Ama, kan durmuyor. Kuzen paniğe kapılıp kaçarken, motorlu testereyi de nehre atıyor. Şu anda ölüme sebebiyet vermekten yargılanıyor.
SOYACAKLARI KAMYONUN ALTINDA KALDILAR
Bangladeş'te çok film seyrettikleri anlaşılan altı soyguncu geceyarısı otomobille işe çıkıyor ve ilk geçeni soymak üzere aracı yola enlemesine bırakıyorlar. Hesapta gelen aracı böylece durduracaklar. Ancak otomobilin içinden çıkmayı unutuyorlar. İlk gelen, yüklü miktarda sığır taşıyan bir kamyon oluyor. Ancak şoför kamyonu durdurmayı başaramıyor ve soyguncuların aracını biçiyor. Soyguncuların yanı sıra bir inek de ölüyor.
HAYRET! SİLAH SATICISI SİLAHLI ÇIKTI
Albuquerque'de üç adam, gazeteye satılık silah ilanı veren kişiyi soymaya karar veriyor ve randevulaşıyorlar. Buluşma yerine gittiklerinde adamın suratına göz yaşartıcı gaz sıkıyorlar. O da ne! Adam ‘‘silah’’ çekiyor. İçlerinden 18 yaşındaki Carlos mermiye hedef olarak ölüyor. Diğer ikisi ise silah satan bir adamın silah çekeceğini akıl edemediklerini söylüyorlar.
KENDİSİNİ BAŞININ ARKASINDAN VURDU
ABD'nin Colorado eyaletinde çaldığı otomobili çılgıncasına hızlı kullanan Gerald adlı genç adam, polis tarafından durdurulunca, yaya olarak kaçmanın daha akıllıca bir iş olduğuna karar veriyor. Tabana kuvvet kovalamaca sırasında ilginç bir karar daha alıyor: Peşindeki polislere ateş etmek. Bir yandan koşarken, 9 mm'lik Ruger yarı otomatik silahı arkasına doğru körlemesine sıkıyor. Ve kendisini başının arkasından vurmayı başaran ilk insan olarak tarihe geçiyor.
TELEFONLA KONUŞMAK İÇİN DAĞA TIRMANDI DÜŞTÜ ÖLDÜ
Suç işlerken değil de, masum amaçlar uğruna ahmakça ölenler de var.
Yasak olsun olmasın, araç kullanırken telefonda konuşmak son derece tehlikeli. Ama dağa tırmanırken daha da tehlikeli... ABD'nin Alaska eyaletinde meydana gelen olay da bunu doğruluyor. Marc adında 30 yaşındaki bir dağcı, ekip arkadaşlarıyla birlikte Şeytan Parmağı adı verilen son derece dik bir tepeye tırmanış yapıyor. Gece kamp yerinde otururken Marc'ın birisine telefon açacağı tutuyor. Ancak kamp yerinde şebeke gittiği için bir elinde telefon tepeye tırmanmaya kalkışıyor ve tabii son tırmanışı oluyor. Marc'ı düştüğü yerden çıkarmanın imkansız olduğunu gören arkadaşları, ‘‘En sevdiği şeyi yaparken ölen arkadaşımız orada kalsın’’ diyorlar. Ancak Marc'ın en sevdiği şeyin tırmanmak mı, yoksa telefonda konuşmak mı olduğuna açıklık getirmiyorlar.