Paylaş
Diyeceksiniz ki: “ ‘Yeni Türkiye’den sonra bir de ‘Yeni Muhafazakarlar’ nereden çıktı başımıza?”
Aslında “Yeni Muhafazakarlar”,“Yeni Türkiye”den çok önceleri vardı. Sadece adlandırılamamıştı.
Kimdir bu “Yeni Muhafazakarlar?”
Hani, bizim mahallenin “Bunlar halkı anlamaz. Ellerinde kadeh, boğaza nazır villalarında otururlar.” dediği ve eleştirdiği meşhur insan tiplemesi vardır.
İşte, Ak Parti iktidarında bu insan tiplemesinin İslami (!) versiyonu meydana çıktı. Onları şöyle tanımlayabiliriz “Ellerinde zikirmatik, Kâbe’ye nazır Zemzem Tower’da otururlar.”
Onların da halkı anladığını iddia edemeyiz. Allah’ı ve dini anladıklarını hiç zannetmiyorum.
Bu tip insanları iktidarın güçlü döneminde görürüz sadece. Zira hareketin başında ve sonunda olmak işlerine gelmez. Güç kaybetmeye başladığınız anda kaybolacak ilk gurup da bunlardır.
Çok da hayırseverdir (!) “Yeni Muhafazakarlarımız”. Yalnız, hayırlarını İslam’ın belirlediği kıstaslara göre değil de kendi belirledikleri kıstaslara göre yaparlar.
Mesela; bir zamanlar “Başörtülü öğrencilere burs vermiyor.” diye eleştirdiğimiz derneklerin; İslami (!) sürümünü uygularlar.
Bir de masum ölçüleri vardır; yaptıkları hayır, muhakkak iktidarın kulağına gitmelidir.
Şahsi istikrarları, ülkelerinin istikrarından daha mühim olduğundan, Ak Parti iktidarının devamlılığını isterler.
İşte, yanlarında kendimi yabancı hissettiğim bu insanlar “Yeni Muhafazakar” grubudur. Ak Parti, bunların desteğini kaybetmez ama hakikaten samimi, hesap-kitap yapmayan parti üyeleri vardır, işte onların güvenini kaybetmek üzeredir.
Çünkü “Yeni Muhafazakarlar” eskilere tepeden bakmaya başladı bile…
Paylaş