Terör hangi ülkelere yakışır?

Bugün Batı’da yaşanan terör eylemlerinin akabinde öğrendik ki; Avrupa, “Benim vatandaşımın canı ile Müslüman’ın canı nasıl aynı olur?” yaklaşımında. Kimse de kınamıyor, yadırgamıyor.

Elbette Paris’te yaşananlar kabul edilemez bir katliamdır. Ama “Terörün Paris’e yakışmadığını” söylemek, gerek ülkemde gerekse Ortadoğu’da terörden dolayı ölen insanlara haksızlıktır.

İnsanların hayatlarının değerini yaşadığı şehirlere göre değerlendirmek İNSAFSIZLIKTIR. Kimse tercihine göre dünyaya gelmiyor.

Teröristlerin kimlikleri Müslüman olunca, Müslümanlar ölmeyi hak etmiş mi oluyor?

Her terör eyleminin akabinde “Gerçek Müslüman değil bunlar,Müslüman olsalar yapmazlardı” diye tartışıyoruz da o terörü besleyenlerin, organize edenlerin, silahları satanların dini kimliklerini neden tartışmıyoruz. Silahı veren elin dininin önemi yok mu?

Tetiği çekenle çektireni buluşturan ortak paydanın din olmadığını bütün dünya bal gibi bildiği halde oynanan tiyatroyu alkışlayarak ne kazanacağız?

Bugünkü kargaşadan Suud’dan Amerika’ya, Fransa’dan İsrail’e kadar herkes sorumludur.

Sınırlarına sığmayan ülkeler kadar, sınırları dışında yaşanan katliamlara sessiz kalanlar da suçludur.

Zaman insanlığı konuşma vaktidir. Zira “Gerçek insanlık bu değil.”

................

AK PARTİ'YE OY VERMEDİM ÇÜNKÜ....

Ak Parti’ye oy verenlerin sebeplerini istişare ettik. Şimdi Ak Parti’ye oy vermeyenlerin nedenlerine bakalım birlikte. Aynı şekilde yorumsuz olarak paylaşıyorum.

Üniversite öğrencisi 21 yaşında; Benim için en büyük nedenlerden biri AKP’nin Atatürk İlke ve İnkılâplarını bırakın savunmayı, her daim karşısında olup, buna bağlı olarak da laiklik karşıtı eylemlerin tam odağında olması. Aslında benim için geçerli çok büyük bir neden daha var. AKP’li çoğu insanın kadınlara saygı duymadığını gözlemliyorum ve AKP’li vekillerin de bunu desteklercesine sürekli kadınları aşağılayıcı ifadeler kullanması benim, AKP’den soğumam için yeter de artar bir neden. Oyumu CHP’ye verdim.

Üniversite öğrencisi 21 yaşında; Öncelikle şunu söyleyeyim, oyumu CHP’ye verdim. Ak Parti denince aklıma gelen şeyler; kullandıkları ikili dil (üslup), yapılan haksızlıklar ve “Haksızlıkların karşısındayız!” mesajlarına rağmen haksızlık yapanları inatla korumaları, ayrımcılık politikaları yani kutuplaştırma, kendilerine yapılan en ufak bir eleştiriyi darbe planı olarak algılamaları ve tabiri caizse saldırıya geçmeleri, Cumhurbaşkanlığına seçilen Sn. Erdoğan’ın gölgesinde kalması ve bunu kabullenmesi, iç ve dış politikada yapılan hatalar ayrıca bu hataların olumsuz sonuçlanmasıyla birlikte suçu diğer partilerin üstüne yıkmaya çalışması… Bunlardan başka o kadar neden var ki Ak Parti’ye oy vermemek için, hepsini saymaya ve açıklamaya çalışsam sayfalar sürebilir. Her şeyi kötü yaptılar demiyorum, illa ki vardır iyi yaptıkları bir şeyler fakat iyi yapmadıkları şeyler kefesi daha ağır basıyor terazimde.

Müşavir 42 yaşında; Ak Parti’yi samimi dürüst bulmuyorum, bana göre Truva Atı. Sistemimizi çökerttiler. CHP’ye Ak Parti’nin kazanmaması için mecburiyetten verdim. İkisi de görüşlerimi yansıtan parti değil.

Yönetici asistanı 56 yaşında; Oyumu Ak Parti’ye vermedim çünkü kin, nefret, kibir ve insanları ikiye bölmesi sebebiyle ülkemi istikrarsızlığa sürüklediğine inanıyorum. Bu yüzden CHP’ye oy verdim.

İşletmeci 43 yaşında; Ak Parti’ye oy vermedim çünkü Ak Parti’nin ayrıştırıcı siyaset anlayışını, sert siyaset üslubunu ve dış politikadaki tutarsızlıklarını sevmiyorum. Baraj hesabı yüzünden oyumu mecburen CHP’ye verdim.

İşçi 41 yaşında; “ABD bizim kadim dostumuz.” dediği için, 13 yıldır üretim için hiç bir girişimde bulunmadığı için, Ortadoğu’da onlar zamanında çok kan aktığı için oyumu Ak Parti’ye vermedim. Oyum Saadet Partisi’ne, çünkü Erbakan Hocamın ekonomi ve dünya politikalarını benimsiyorum.

Esnaf 35 yaşında; Ak Parti’ye oy vermem, çünkü adaletli yaklaşımları yok. Belki ne demek istediğimi çoğu kişi anlamayacak ama yine de kısaca izah etmek istiyorum. Uhud Savaşı, Peygamberimizin bir tepeye yerleştirdiği ve “Buradan sakın ayrılmayın!” dediği okçuların söz dinlememesi neticesinde kaybedilmişti. İşte ben MHP’yi o gün tepeye yerleştirilen okçular olarak görüyorum.

Ev hanımı 44 yaşında; Ak Parti’ye oy vermedim ama düşman değilim. Siyasetin kamplaşma aracı olmasından rahatsızım. Ak Parti’nin kibirli politikaları nedeniyle oy vermedim. Umut verici siyaseti, haklar, özgürlükler gibi nedenlerden dolayı HDP’yi destekledim.

Emekli 56 yaşında; Ak Parti’ye oy vermek için herhangi bir neden göremiyorum açıkçası. Her şeye %100’e varan zam verirken benim maaşıma %3’ten fazlasını layık görmüyor. Hazine’nin giderlerini gösteriş için harcamaktan geri kalmıyorlar ama işçiye, emekliye maaş verimi için harcamaya gelince fazla geliyor. Sağlık için muayene ücretini geçtim, bunun dışında da doktorun yazdığı sürekli reçeteli ilaçlar için de para alınıyor. İç siyasetteki politikaları başarılı değil. Bütün sınır komşularımızla sorunlarımız var. Suriye’den gelen mülteciler bizden çok daha iyi konumdalar. Oyumu CHP’ye verdim.