Paylaş
Buna rağmen sokaklarımız temizdi.
Aradan yıllar geçti modernleştik (!). Kimse kapısının önünü süpürmüyor artık, çöpçüler süpürüyor, günde iki kere çöp kamyonu geçiyor sokaklardan.
Buna rağmen sokaklarımız temiz değil.
Artan hizmetlere karşılık ortaya çıkan tablo bir şeylerin yanlış gittiğinin işaretidir. Ve ne üzücüdür ki, imandan gelen temizlik anlayışına rağmen bugün gayrimüslim dediğimiz Avrupa, Müslüman ülkelerden daha temizdir.
Kamusal alanlar, ortak kullanım alanlarımız olmasına rağmen sorumluluğunu üstlenmeyerek bencillik yapıyoruz ve çocuklarımıza kötü örnek oluyoruz maalesef.
Geçenlerde caddede bir delikanlı elinde yediği yiyeceğin kâğıdını yere atınca dayanamadım, “Bak şurada çöp kutusu var, neden yere atıyorsun?” diye sordum. Bana, “Vergimi veriyorum, belediye toplasın.” cevabını verdi.
Şahit olduğum bu ve benzeri olaylar beni gelecek adına çok endişelendiriyor açıkçası. Bu şekilde davranmalarının tek sebebi aileleridir. Çocuklar saygıyı, çevre duyarlılığını ebeveynlerinden öğrenirler çünkü.
…….
Bugün size iki güzel insan tanıtacağım. Yaptıkları iş “ideal meslek” grubunda değil fakat onlar o işi yapmasa hiç birimiz günlük yaşantımızı devam ettiremeyiz. Ne eğitim, ne sağlık, ne ibadethaneler işlevlerini yürütebilir. Onlar bizim gizli kahramanlarımız.
Bestami Semerci ve Çetin Ayal. İkisi de, İstanbul’un Bayrampaşa ilçesinde çöpçülük yapıyorlar.
Bestami Bey; 36 yaşında, Hataylı, 3 çocuk babası bir adam. Beş yıldır çöpçülük işinde çalışıyor. ‘89 yılında Bayrampaşa’ya yerleşmiş. İstanbul’a geldiğinde birçok işte çalışmış, nihayetinde evine yakın olması sebebiyle bu işe başlamış.
Çetin Ayal; 38 yaşında, Trakyalı, 3 çocuk babası ve sekiz yıldır da çöpçülük işinde çalışıyor. Asıl mesleği kunduracılık ama SSK’lı çalışacak bir iş bulamadığı için arkadaşının tavsiyesiyle bu işe başlamış.
Kendilerine önce çok merak ettiğim soruyu sordum. Biliyorsunuz temizlik anlayışında kendimizi modernize edemedik ama çöpçülere “temizlik görevlisi” tanımlamasını getirdik. Ne hikmetse sütçü, dişçi vs. demek sorun olmuyor ama çöpçü demek sıkıntı.
Neyse çok uzatmadan , sizi Bestami ve Çetin Bey’le baş başa bırakayım;
Size çöpçü diye seslenilmesine alınıyor ya da kızıyor musunuz?
Çetin Bey: “İlk günlerde alışmak zor geldi ama zamanla alıştık, insanların hitap şekilleri kültürleriyle ilgili bir durum, kimi ‘Burayı temizleyebilir misiniz?’der, kimisi bunu daha kaba söyler.” Bestami Bey: “Ben süpürdüğüm sokaktaki insanları tanırım ve konuşmasak da nasıl davranacağını tahmin edebilirim.”
Kadınlar mı, erkekler mi daha kibar?
Kadınlar.
Eşleriniz veya çocuklarınız yaptığınız işle ilgili ne düşünüyor?
Herkes memnun hayatından.
İşinizi seviyor musunuz?
Çok seviyoruz.
Aynı şartlarda başka iş imkânı olsa ne gider misiniz?
Gitmeyiz.
Sizi tutan ne?
İşimize alıştık, arkadaşlarımıza alıştık.
İşinizin zor kısmı nedir?
Sabah erken kalkmak, altıda iş başı yapıyoruz.
Kolay kısmı?
Bizim işimizde iki alan var; sokak süpürmek ve kamyonla çöp toplamak. Süpürge kısmı daha kolaydır bizim için. Araç efor gerektiriyor.
Sabah altıda başladığınız işi kaçta bırakıyorsunuz?
İki buçukta bitiyor işimiz.
Gününüzün geri kalanın da neler yapıyorsunuz?
Ailelerimizle vakit geçiriyoruz, çocuklarımızı parka götürüyoruz. Ama çoğu arkadaşımız ek iş yapıyor.
Siz çöpleri topluyoruz arkanızdan sokağa çöp atıyorlar. Uyarmıyor musunuz insanları?
Bazen söylüyoruz ama insanlar umursamıyor, kimi zaman 10 adım ötesinde konteynır oluyor ama atmıyorlar.
Sinirlenmiyor musunuz?
Sinirlensek ne olacak, tartışmaya girsek olmaz. Sigara izmaritlerini ve beyaz eşyada kullanılan köpüklerin sokağa gelişigüzel atılması bizi zorluyor çünkü onları temizlemek çok zor.
Uzun zamandır bu işi yapıyorsunuz. Başladığınız günden bugüne toplumun temizlik anlayışını nasıl değerlendirirsiniz?
Daha çok kirli görüyoruz. Millet de çoğaldı ama yeni yetişen nesil maalesef temiz değil. Bizim babalarımız bizi devamlı uyarırdı “Çöpünü yere atma!” diye ama şimdi öyle bir şey yok. Dün bir çocukla annesi vardı çocuk meyve suyunu içti şişesini sokağa attı. Annesi hiç umursamadı.
Sizin çocuklarınız nasıl peki?
Biz bu işi yaptığımız için çocuklarımızı uyarıyoruz onlar da dikkatliler. Çocuğumla parka gittiğimde gördüğü çöpü kutuya atmasını söylüyorum. “Bir şey olmaz oğlum, at çöpe.” diyorum.
Buradan bir mesaj vermek ister misiniz?
Biz insanlardan sadece saygı istiyoruz.
Çok şey borçlu olduğumuz güzel insanların bayramını kutluyorum.
Lütfen sokağınızı temizleyen insanlara selam vermeyi unutmayalım. Aksi takdirde 1 Mayıs’ı kutlamamızın bir anlamı olmaz.
Paylaş