Korkunun siyasete faydası var mı?

Sonuçlar hemen hemen herkesin konuştuğu ve bildiği şeyler. Neticeleri kısaca değerlendirmek istiyorum. Bu çalışma genel olarak bir Türkiye istatistiği değildir ama hesapsız kitapsız bir analizdir.

Çalışmam için fikrini aldığım arkadaşların hepsini tanıyorum. Hepsi ülkelerini çok seven ve duyarlı insanlar.

Her görüşten arkadaşların olmasına önem verdiğim çalışmamdan tespitler:

• Dindar insanların içinde de Ak Parti iktidarından korkanlar var.
• Dindar olanlar ile laik düşüncede olanlar Ak Parti iktidarına karşıtlıkta birleşiyorlar. Ak Parti’yi ‘insanları kutuplaştırıyor’ diye eleştirmekten ziyade “Ak Parti kendini ayrı bir kutba çekiyor” desek daha doğru olur kanaatindeyim.
• Tanıdığım beş kişiden üçü, Ak Parti’ye olan desteğinden vazgeçmiş durumda.
• Ak Parti’ye kayıtsız şartsız destek verenler ve geçmişte yaşananlar için “unutmadık, unutursak kalbimiz kurusun ” modunda olanlar, “Baskı altındayız.” yorumlamalarını şımarıklık olarak görüyorlar.
• Yolsuzluk ve kutuplaşmadan şikâyetçi olan muhafazakâr seçmenin büyük kısmı alternatif bir lider olmadığından şikâyetçi.
• Ak Partili seçmenin kilitlendiği tek hedef; “HDP, barajı aşmasın”. Burada milliyetçi ve sol seçmenle örtüşüyorlar.
• HDP’li seçmen Demirtaş’a güveniyor ve inanıyor. Geçtiğimiz seçimlerde Ak Parti’ye oy vermiş Kürt seçmen, bu seçimde “HDP” diyecek.
• CHP seçmeni umutlu.
• Cemaatçi seçmen yalnız ve kararsız.

Beni endişelendiren en önemli faktör ise İNTİKAM duygusu. Bunun önüne geçmek için siyasilerin söylemlerini değiştirmesi lazım. Öncelikle iktidar partisinin. Aksi takdirde ülke olarak zarar göreceğiz.

Türkiye sınırları içinde kurulmuş ve hizmet eden partilerden birine oy vermekle din elden gidecek korkusu, diğerine oy vermekle vatan bölünecek korkusu, bir diğerine oy vermekle Cumhuriyet’e ihanet etmek korkusu olan bir siyasi tablo var ortada. Bu tablo ne zaman değişir bilemiyorum.

……………

Ak Parti Milletvekili Adayı Özlem Zengin’in Ahmet Hakan’a verdiği röportaj vardı Hürriyet’te.

Barajı haksızlık olarak gördüğünü ama HDP’nin barajı aşmamasının daha sağlıklı olacağını ifade etmiş.

Üniversitelerde uygulanan başörtü yasağına tepki göstermek adına başını örten Özlem Hanım’ın tavrını gösterebilecek başka Özlemler çıkacaktır.

Bugüne kadar yasaklar huzur ve barışa hizmet etmedi ve etmeyecek.

Her daim birilerinin yok sayıldığı bir siyaset anlayışını reddetmemiz gerekiyor. Beğenmesek de, istemesek de, ideolojimize ve inancımıza ters gelse de bunu yapmalıyız.