Emine Erdoğan’ın ve kadınların görünmezliğine dair…

“….Ancak medyanın kendi bilinçaltında Emine Erdoğan’ı sadece bir Cumhurbaşkanı eşi olarak kategorize etme alışkanlığı bitmiyor.

Merkez medya muhafazakâr bir Cumhurbaşkanı fikrine mecburen alışmış gibi gözükse de, bilinçaltında sosyal sorumluluk projelerinde başörtülü bir kadının lider olmasını kabul edemiyor. İktidar medyasında ise muhafazakâr mahallenin kendilerini çok iyi yetiştirmiş, potansiyel olarak birçok alanda erkeklerin önüne geçebilecek kadınların ilerlemesine karşı yıllardır yıkılamayan bir direnç var.

Kadınları arkasına alan bir Emine Erdoğan ister istemez birkaç cephede birden savaşmak ve yol almak zorunda kalacak. Ama bu zorlu yolun sonunda önemli sonuçlar alınıp dönüştürücü bir etkisinin olacağı da tartışmasız. Kadınların Türkiye’de sessizliğini delecek bir lidere ihtiyaçları var.

Oray Bey’i bu kadar isabetli bir değerlendirmesinden dolayı alkışlıyor ve teşekkür ediyorum.

İster lider eşi olsun ister başka alandan olsun başörtülü kadınların yaşadıkları aynı aslında.

Özellikle iktidar medyası ısrarla kadınları görmezden geliyor. Gerek sosyal sorumluluk projelerinde gerek moda alanında dünya çapında başarılı işler yapan kadınlar maalesef medyada hak ettiği yeri almıyor.

En basitinden moda alanında Dubai’de, Londra’da hatta Endonezya’da programlar hazırlayıp giyim sektöründe bir numara olmak için emek harcayan bir Türk kadınını kim tanıyor?

Ortadoğu ve Batı dünyasının alkışladığı bu kadınlarımız, Türk medyasının linç haberlerinden dolayı defilelerini ve aktivitelerini yurt dışında yapıyor artık. Türkiye ekonomisine katkıları yok sayılıyor. İktidar medyası başörtülü kadından korkuyor resmen. Ülkemizdeki herhangi bir mankenin kıyafetinin haberini yapıyor ama muhafazakâr camiada isim yapmış kadını görmüyor,  yok sayıyor. Ünlü bir markanın defilesini yazıyor, muhafazakâr camianın defilesini reddediyor.

Nedir şimdi bu? Haberini yazmadığı kadını görmezden gelerek, korumuş mu oluyor? Onu koruyorsa diğer kadını nasıl konumlandırıyor?

Hakikaten merak ediyorum kendi dünyasının kadınını nereye kadar kabullenmeyecek veya görmezden gelecek iktidar medyası?

Ve merkez medya tabuları ne zaman aşabilecek?

Hazır bu sorgulamayı yapmışken, bünyesinde dördüncü yılına girdiğim ve her daim bana karşı nazik olan Hürriyet ailesinin samimiyetine güvenerek bir eleştirimi dile getirmek istiyorum.

Dün akşam bir Altın Kelebek Ödülleri programı daha yaptınız ve bu yıl da kendi bünyenizdeki bir yazarınızı davet etmediniz.  Kendisi  fena bozuluyor  haberiniz olsun.