Yanlış anlaşıldım, seks manyağı değilim

nursbo@hotmail.com

RUMUZ: RAMIUS

Yaş: 31 ama 26 gösteriyormuşum! İş: Pazarlama müdürü. Beni tanımalısın: Çünkü çok gezen, az bilen, yalan söylemeyen, ottan böcekten tırsmayan, denemekten hoşlanan ve risk alabilen, yalnız başına bir adaya düşse hayatta kalmayı başarabilecek, sigaradan hoşlanmayan ve hálá çocuk tarafını kaybetmemiş bir adamım. Nasıl birini aradığımı anlaman için daha fazlası: Akıllı (benden akıllı olmasının da bir zararı yok!), bana ayak uydurabilecek, gülen, güzel olmasa da şirin biri. Vazgeçemeyeceğim 5 şey: Çikolata sufle, fotoğraf makinem, bilgisayarım, ailem ve inançlarım. En sevdiğim aşk/seks filmi sahnesi: 9.5 Hafta. Mickey Rourke ve Kim Bassinger. En sevdiğim albüm/ şarkıcı/ şarkı: Enya. Şu anda...: Tropik bir adada (mesela Turcks & Caicos) okyanusa karşı kocaman bir penceresi olan koca yataklı bir bungalovda seninle ve doğayla baş başa olmak isterdim. Bugüne kadar söylediğim en berbat yalan: Ben seni ararım! En beğendiğim ünlü: Görünüş olarak Angelina Jolie, oyunculuk olarak Edward Norton. En sevdiğim kitap: Richard Bach, Hiçbir Şey Raslantı Değil. Yatak odamda...: Fotoğraf kitaplarım, albümlerim, tripodum, bir sürü National Geographic var. En rahatsız olduğum an: Bir şey yapmak mecburiyetinde olduğum an.

ozturkgokmen@hotmail.com

RUMUZ: PSİKOPOZ

Yaş: 22. Beni tanımalısın: Çünkü psikopatın biriyim. Nasıl birini aradığımı anlaman için fazlası: Az biraz psikopat olacaksın ki, hayattan zevk alacaksın. Benim gibi! Vazgeçemeyeceğim 5 şey: Ailem, güleryüzlülüğüm, çılgınlığım, az biraz sapıklığım ve kitaplar. Bugüne kadar söylediğim en berbat yalan: ‘‘Ben de seni seviyorum!’’ Şu anda...: Kollarında olmak sevişmek, sonra da sabaha kadar müzik dinlemek isterdim. En etkilendiğim kitap: Yağmuru Getiren Fırtına, Bülent Akyürek. En rahatsız olduğum an: Sevdiklerimin beni dışlaması.

sultanvodka@aol.com

RUMUZ: MİKE HAMMER

Yaş: 33. İş: Serbest. Beni tanımalısın: Dünyayı dolaşmak istiyorsan... Nasıl birini aradığımı anlaman için daha fazlası: Her an her şey... Vazgeçemeyeceğim 5 şey: Çok sevmek ayrı, vazgeçmemek apayrı. Bende öyle bir şey yok. Bugüne kadar söylediğim en berbat yalan: Bir kıza şizofren olduğumu söylemiştim; bazen düşünüyorum acaba doğru mu söyledim diye. En sevdiğim albüm, şarkı, şarkıcı: Yerine göre. Zeki Müren, Beethoven, Tarkan, Dire Straits... Şu anda...: Deniz kenarında şemsiyenin altındaki şezlonga uzanıp margarita içmek fena olmazdı. Yatak odamda...: Ben varım. En etkilendiğim kitap: Küçükken Mike Hammer'lerden çok etkilenirdim. Babam işten geldiğinde bütün kitabı anlatırdım ona. Şimdilerde Sartre, Kundera filan takılıyoruz; babam da artık dinlemiyor zaten. En rahatsız olduğum an: Yanlış zamanda, yanlış yerde bulunduğum zamanlar... Doğru kişiyiz ya anasını satayım!

lifemedicine@mynet.com

RUMUZ: İLAÇ

Yaş: 29. İş: Eczacı. Beni tanımalısın: Arayıp da bulamadıklarının, bulduğunu zannettiğin birçok şeyin fazlasını bende yaşayabilir, görebilir ve tadabilirsin. Nasıl birini aradığımı anlaman için daha fazlası: Anı o anda yaşamayı bilecek, yatakta gerçekten limitsiz, hayal gücüne ve hayal gücüme güvenecek, özellikle de yatakta her şeyi bana bırakmayacak, gereksiz zamanlarda vıdı vıdı yapmayacak, ama konuşkan olacak, budur dediğimde de tamam diyecek... Vazgeçemeyeceğim 5 şey: Huzur, arkadaşlarım, GS, seks, arabalar. En sevdiğim aşk/ seks filmi sahnesi: Melekler Şehri. N. Cage'in meleklikten aşkı uğruna vazgeçip döndüğü, M. Ryan'ın da araba çarpıp öldüğü sahne. Ve tabii ki 9.5 Hafta. Bugüne kadar söylediğim en berbat yalan: ‘‘Ne yaparsan yap, seni aldatmam!’’ En beğendiğim ünlü: Catherine Zeta Jones. Yatak odamda: Kocaman bir yatak, müzik sistemi, mumlar ve ben. En etkilendiğim kitap: Bukowski, Kadınlar. En rahatsız olduğum an: Senden huzur, zevk, seks beklerken ve sana çok daha fazlasını verecekken, huzuru bozarsan tüm büyü bozulur. Huzuru, büyüyü ve bu oyunu bozma... Bak neler bulacaksın!

sekerportakali77@hotmail.com

RUMUZ: ŞEKER PORTAKALI

Yaş: Üç ay sonra 27. İş: Halkla ilişkiler. Beni tanımalısın: Gözlerin gözlerime değince felaketin olurum... Nasıl birini aradığımı anlaman için daha fazlası: Olduğun şeyden çok farklı görünmeye çalışma. Ve yalnızca bir şeyi çok sevme, kadınını bile... Vazgeçemeyeceğim 5 şey: Sürüngen türü hariç her tür hayvan, çay-kahve, okumak, rejim yapmak ve güneş. En sevdiğim aşk/seks filmi sahnesi: İngiliz Hasta (adamın kadını almak için dağa gidişi.) En sevdiğim albüm/ şarkı/şarkıcı: Puccini, M. Marais, Bach, Hendel, Aris Christofellis (diye bir adam var, bulursan mutlak al, çağımızın Farinelli'si) A. Piazzola, Fado. Şarkıya gelince, romantik bir şey olsun: Ne me quittes pas. Bugüne kadar söylediğim en berbat yalan: ‘‘Duymadım?’’ Şu anda...: Cunda adasındaki Taş Kahve'de Türk kahvesi yudumluyor olmak isterdim. En beğendiğim ünlü: İlber Ortaylı (Çok şeker yahu!) Yatak odamda...: Kitaplarım, minik minik sıralı kuşlarım ve muhteşem bir manzaram var. En etkilediğim kitap: Mutluluk Çıkmazı, Boncuk Oyunu, Bozkırkurdu. En rahatsız olduğum an: Kendimi ait hissetmediğim ortamlarda bulunmaya mecbur bırakılmaktan nefret ediyorum.

deaconsgirl_2000@yahoo.com

RUMUZ: DEACONESS

Yaş: 22. İş: Master öğrencisi. Beni tanımalısın: Çünkü enerji doluyum, bakımlıyım, neşeliyim, girginim, GS'liyim, romantiğim, güzelim, yeşil gözlüyüm, bir de orijinal sarışın! Nasıl birini aradığımı anlaman için daha fazlası: Bana bıkmadan sevgi, saygı, ilgi gösterecek, görgülü, dürüst, delikanlı, tutkulu, romantik, bakımlı, espritüel, edebiyat sever, türkü, arabesk ya da club tarzı müzik dinlemeyen, yalansız, olduğu gibi görünen, göründüğü gibi olan... (sanırım imkansızı arıyorum!) Vazgeçemeyeceğim 5 şey: Ailem, köpeğim, tekila, kitaplarım, CD'lerim, sinema, GS. En sevdiğim aşk/seks filmi sahnesi: Baştan sona The English Patient. En sevdiğim albüm/ şarkıcı/ şarkı: Frank Sinatra, Dean Martin, Elvis Presley, Andrea Bocelli, Chet Baker, en sevdiğim şarkı da: Extreme More Thak Words. Bugüne kadar söylediğim en berbat yalan: ‘‘Ben hiç yalan söylemedim. Hep dürüst oldum. Sense...’’ En beğendiğim ünlü: James Dean. En etkilendiğim kitap: İlahi Komedya, Dante. Rüzgarlı Bayır, Emily Bronte. Şeytanın Fısıldadıkları, Emre Yılmaz. En rahatsız olduğum an: Dumanaltı olmak.

birdyinlove2003@yahoo.co.uk

RUMUZ: BIRDY İN LOVE

Yaş: 36. İş: Halkla ilişkiler uzmanı. Beni tanımalısın: Çünkü pek de benzerine rastlamayacağın biriyim. Nasıl birini aradığımı anlaman için daha fazlası: Zeki, yalansız, açıksözlü, bekar bir erkek arıyorum! Vazgeçemeyeceğim 5 şey: Kitap, makyaj, temizlik, dostlarım, rakı. En sevdiğim aşk/ seks filmi sahnesi: Braveheart (Mel Gibson, Pope Cates) En sevdiğim albüm şarkı/ şarkıcı: Carmen, Yanlızlığım (Z. Olcay), Sezen Aksu. Bugüne kadar söylediğim en berbat yalan: ‘‘Yalnızlığı seviyorum...’’ Şu anda...: Sevgilimle sarmaş dolaş Prag'da parlak bir gök altında, onun kulağıma fısıldadığı güzel sözleri dinleyerek yürümek isterdim. En etkilendiğim kitap: Beşinci Dağ (Paulo Coelho.) En rahatsız olduğum an: Bana yalan söylendiğini anladığım an.

zeyneple2001@yahoo.com

RUMUZ: ZEYNEP

Yaş: 33. Beni tanımalısın: Çünkü düşüncelerinde olgun, sorumluluklarının farkında, özgür fakat bir o kadar da despot, yerine göre kendisinden beklenilmeyecek ölçüde çılgın beni yaşamalısın. Nasıl birini aradığımı anlaman için daha fazlası: Düş ve düşüncelerini paylaşabilen ve bunları hayata geçirmeyi hedefleyen, güçlü ama zorlayıcı olmayan, masaya otururken de masadan kalkarken de aynı kişi kalmayı becerebilen biri. Vazgeçemeyeceğim 5 şey: Huzur, çay, kalem, içimdeki ses. En sevdiğim aşk/ seks filmi sahnesi: Gönderilmemiş Mektuplar. En sevdiğim albüm/ şarkı/ şarkıcı: Sezen Aksu (tüm albümleri.) Bugüne kadar söylediğim en berbat yalan: ‘‘Ömrümün sonuna kadar tek başına yaşayabilirim...’’ Şu anda...:Sakin bir sahil kasabasında, bir kır kahvesinde etrafı ve insanları seyredip çay içiyor olmak isterdim. Yatak odamda...: Beni ben yapan şeyler var. En etkilendiğim kitap: Mutluluk, Zülfü Livaneli. Nü Peride, Hakan Akdoğan. En rahatsız olduğum an: Belirsizliği yaşadığım anlar.

BENİ SEKS MANYAĞI SANAN TAM 150 ERKEK MESAJ ATMIŞ

Bu sabah şirkete gelip, bilgisayarımı açınca şok oldum! Tam 150 erkek mesaj atmış. Neredeyse tamamı da beni seks objesi olarak görüyor. Temizliyorum, gelmeye devam ediyor. Nasıl başa çıkacağımı bilemiyorum. Yaptığım hiçbir şeyden pişman olmadım. Ama sanırım bu oyuna katıldığım için pişmanım. Daha doğrusu verdiğim cevaplara. Vazgeçemeyeceğim şeylere ‘‘seks’’ yazmam ve şu anda nerede ne yapmak isterdiniz sorusunu ‘‘masaj yaptırmak’’ diye yanıtlamam, beni seks manyağı haline getirdi! Bu durum da beni kahretti. Seks manyağı olsam 25 yaşında ve bakire olmazdım. Ve ilişkilerimde mükemmel bir seks yaşar, terk edilmezdim. Ben, seksin ileriye yönelik, benim için vazgeçilmez olacağını kastetmiştim. Bu durumda bana gelen mail'lerin hiçbirine cevap vermeyi düşünmüyorum. Oyun, benim için başlamadan bitti. Size kızamam, hata tamamen benim. (E.A) esmerbomba@hotmail.com

ÜMİT VERMEDİM, SADECE BANA AİT OLMAYAN BİR RESİM YOLLADIM

Oyunun ilk günü Anna rumuzlu mailim yayınlandı. Ve cevaben yüzlerce mail geldi. Nezaketle yanıtladım. Başka ne yapabilirdim ki? Tamam, size yazdığım her şey doğru ama benim bir hayatım, iş yaşamım, çocuğum ve düzenim var. Zaten amacım sevgili aramak değildi, bunu farklı insanlarla tanışmak adına yaptım. Hoş insanlarla da tanıştım. Hatta bir çoğu resim yollamış. Benden de resim isteyen çok. Bu arada, iki satırla yanıt verip resim yolladığım biri (ama itiraf ediyorum ki, resim bana ait değil, çünkü resim yollamak güvenli bir şey değil, ben de Amerikalı bir mankenin resmini yolladım, günahlarım affolsun!) ne hayaller kurmuş, kendini bana nasıl kaptırmış anlatamam. Karşısındaki in mi cin mi bilmeden... Ne telefonlaştık ne de başka bir şey, ben bir erkek de olabilirdim... Şimdi kara kara onu kırmadan gerçeği nasıl anlatacağımı düşünüyorum! Yemin ediyorum ümit vermedim. Sadece resim yolladım, tamam bana ait olmayan bir resim. Ama ne olacak şimdi? Adamı tepetaklak ettim, zavallı, olmayan bir hayalin peşinden gidiyor. Bu da internet ilişkilerinin bir özeti olsa gerek... kleinkauf_eva@yahoo.de