Hayali Alaska'ya gitmek

Boru değil. Türkiye'nin en güçlü, dünyanın da 21. güçlü kadınıyla konuşuyorum, röportaj yapıyorum, hızımı alamayıp, çok soru sormuş bulunuyorum, sığmıyor, artanları da izninizle bugüne devrediyorum. Başınıza gelecekleri anladınız. Sizi İmre Barmanbek'le baş başa bırakıyorum...

Paraya hükmetmek sizin için keyiflerden bir tanesi. Başka?

- O paranın sizin sayenizde büyüdüğünü görmek, yeni şirketler kurup onların başarılı olduğunu izlemek...

Çocuk doğurmak filan gibi bir şey mi bu!

- Aynen öyle. Mesela, taa işe ilk başladığım zamanlarda kurduğum şirketler var, bugün onlar çok küçüldü, grubun içinde rasyonel olmaktan çıktı. Ama onları tasfiye etmeyi düşünemiyorum bile. Aydın Bey'de de vardır bu huy. Sanki çocuğumu bir başkasına verecekmişim ya da ortadan kaldıracakmışım gibi filan geliyor...

Gazeteciler iyi haber yakalamak için yaşar. Ses getirecek, konuşturacak iş yapmak, yöneticiler ise gazetenin tirajını arttırmak. Siz ne için yaşıyorsunuz!

- Şirketimin başarılı olması, grubun büyümesi.

Yani kumbaradaki paranın çoğalması...

- Yok, olay o değil sadece. Petrol Ofisi'nin pazar payı birinci mi, o birinciliğini muhafaza etmesi ve giderek büyümesi. Hedef bu oluyor. Yeni alımlar, halka açılmalar. Esas olan da tabii, grubun büyümesi. Ben zaten hep şunu söylerim: Ben grupla beraber büyüdüm. Doğan Holding, 27 sene önce bugünkü Dogan Holding değildi. Birlikte büyümek inanılmaz keyifli. Durmamak. Varlık sebebiniz devamlı sağlıklı bir şekilde büyümek, büyütmek haline geliyor.

Bütün bu 40 yıllık koşturmacanın sizde bıraktığı tortu nedir? Yani bütün bunları neden yaptınız? Para kazanmak, şan, şöhret, itibar sahibi olmak. Ya da bir kadının ulaşabileceği yeri göstermek?

- Yola çıkarken hiçbiri yoktu aklımda. Bir işim vardı ve ben onu iyi yapmaya çalışıyordum. Zaten benim feminist tarafım o anlamda yok. Çalışan, hak eden herkes, hak ettiğini almalı. Kadın erkek ayrımı hiç yapmıyorum.

Aynı özelliklere sahip iki kişi var diyelim. Eğitimlerine kadar pek çok şeyleri benzer. Biri erkek biri kadın. Çalışmak için hangisini tercih edersiniz?

- Mutlaka bir farkları vardır. O farklılıklarına göre tercihimi kullanırım. Cinsiyetlerine göre değil.

BOŞ ZAMANLARIMI PLANLAYAMIYORUM

Hafta içi çalışırken çok planlıyım, vaktimi rasyonel kullanabiliyorum. Ama haftasonu vay halime! Tatil ya, plansız yaşamaya alışık değilim ya, ilacımın saatini unutuyorum, yemek saati karışıyor, o aksıyor, bu aksıyor. Hiçbir şeye vakit bulamıyorum.

AKTİF GÖREVİ BIRAKMADIM

Hálá aktif görevdeyim. Doğan Holding CEO'luğunu bıraktım ama Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve İcra Kurulu Üyesiyim. Bir nöbet devir teslimi gerekiyordu. Sonsuza kadar hep aynı işi yaparsanız, körleşirsiniz. Yine de değişen pek bir şey olmadı, İş hayatımda bir yavaşlama söz konusu değil. Hele Aydın Bey'le çalışıyorsanız. O 100 kilometre hızla giden bir trenin içinde, ya onun hızında gideceksiniz ya da treni terk edeceksiniz. Ortası yok!

HAYALİM ALASKA'YA GİTMEK

Hayalim eşimle birlikte Alaska'ya gitmek. Ama öyle uçakla değil. Seattle'a gidip cip kiralayacağız, oradan feribota bineceğiz filan. Önümüzdeki bir iki sene içinde yapmak istiyoruz. Sonra Yeni Zelanda'yı gitmeyi planlıyoruz. İnşallah...

POLİSİYE OKURUM

Tatillerde ve seyahatlerde inanılmaz polisiye okurum. Yeni, Ahmet Ümit'in Beyoğlu Rapsodisi'ni bitirdim. Agatha Christie'leri döner döner bir daha okurum. İrlandalı gazeteci yazar Glenn Meade'in kitaplarını çok severim. Gerçeklerin üzerine kuruyor hikayelerini. 8. Gün, Kar Kurdu, Sakkara'nın Kumları...
Yazarın Tüm Yazıları