Paylaş
BİR süredir görme engelliler üzerine yazıyorum.
Pazar günü Ümran Öztürk’ün biyonik göz ameliyatı, dün de yine görme engelli milli sporcu Necdet Turhan’ın hikâyesi.
Okurlardan pek çok mail geldi.
Sağ olun, var olun.
Fahri Gediz’in yazdıklarını sizinle de paylaşmak istedim. Çünkü “Ancak Türkiye’de olur” dedirten ve ibret veren bir hikâye.
Siz siz olun, düğünlerdeki lazerlerden uzak durun!
Olmaz demeyin, oluyor!
“30 Haziran 2012 günü bir arkadaşımın düğününde masada otururken, gözümde bir ani ışık patlaması oldu. Ben önce ne olduğunu anlamadım, flaş zannettim, “Geçer!” dedim.
Terasa çıkıp arkadaşlarla konuşurken ayın kırmızı olduğunu fark ettim!
Millet güldü, inanmadı.
Ama gerçekten sağ gözüm ayı kırmızımsı görüyordu!
Yeşil lazer yırtmış
Meğer düğünde kapalı alanlarda kullanılması yasak olmasına rağmen yeşil lazer kullanmışlar.
Şov amaçlı!
O da gözüme denk gelmiş, damarımı yakmış, retinamı yırtmış.
Ertesi gün uyandığımda sağ gözüm kısmen görmüyordu.
Beni acilen göz hekimi, Profesör Murat Karaçorlu’ya götürdüler.
‘Yüzde 10 olasılık’
“Ameliyat olman lazım!” dedi, “Gözünü kurtarabilmem yüzde 10 olasılık!”
Şoke oldum tabii. 2 gün ameliyata girdim. Sonrasında 5 gün karanlık bir odada yattım. Kör kalıp kalmayacağımı bilemeden...
İnsan o anlarda şükretmeyi daha iyi öğreniyor.
Bir de bu ülkede insan hayatının ne kadar ucuz olduğunu!
‘Lazerim yapmaz’ dedi!
Hayatımın en trajikomik anlarından birini düğünden sonra yaşadım. Organizasyon şirketinin sahibi beni aradı, “Benim lazerim yapmaz!” dedi.
İnanabiliyor musunuz?
“Benim köpeğim ısırmaz!” der gibi.
Ameliyat olduğumda bir kere bile aramadılar.
Allah’a çok şükür, ameliyat başarılı geçti.
Her şey yolunda gitti, görme kabiliyetimi kaybetmedim.
Her gece yatmadan önce Allah’a, sonra da doktoruma şükrediyorum.
Bu zor dönemde beni yalnız bırakmayan kız arkadaşımla da evlendim.
Doktorum Murat Bey evlenirken nikâh şahidimiz oldu.
3 yıldır duruşma yok
Hayat öyle acı ki!
O gün düğünlerine gittiğim dostlarım bana videoları uzun süre vermediler. Mahkemede organizasyon şirketine dava açmak için kanıt olarak istediğimi bilmelerine rağmen. Aylarca bir kanıt bulabilmek için uğraştım durdum.
Peki mahkeme ne mi oldu?
3 yıldır bekliyoruz, hâlâ bir duruşma bile yok!
Çıkardığım şöyle bir ders oldu, hayat sürprizlerle dolu ve her gün yeni bir şey öğreniyor insan...
Dostlarıyla ilgili, ülkesiyle ilgili, hukukla ilgili, bir doktorun yaşama etkisiyle ilgili, gerçek aşkın anlamıyla ilgili...
7’nci ameliyat benimkisi
Lazerler hâlâ ortalıklarda.
Düğünlerde, barlarda, konserlerde, hatta çocuklarımızın ilkokullarında...
Ben lazer sebebiyle doktorumun ameliyat ettiği 7’nci kişiymişim.
Belki benden sonra da başkaları olmuştur...
Herkesi uyarmak isterim, böyle bir tehlike söz konusu.
Dikkat edin kendinize...
Yeşil lazerlerden uzak durun...”
(Fahri Gediz)
FAHRİ GEDİZ KİMDİR?
GEDİZLER Şirketler Grubu’nun üst düzey yöneticisi. Saint Benoit, ardından da Sabancı İşletme mezunu. Profesyonel iş yaşamının yanı sıra o bir damak tadı uzmanı. Restoran değerlendirmeleri yazıyor. Vedat Milor’un da editörlerinden biri. Restoranları eleştiren yazıları da var. O yüzden bolca küfür ve tehdit yiyor. Türkiye’de hiç sevmediği bir âdet olduğunu söylüyor. “Her mekân çok güzel, çok lezzetli, mutlaka gidilmesi gereken bir yer olarak tanıtılıyor! Bunun başlıca sebebi de, mekânların bu tarz yazılar yazanları bedava tadımlara davet etmesi. Bir de mekânlardan para alan genç arkadaşlarım var ki, Allah onları ıslah etsin!” Fahri Gediz ise gittiği hiçbir restoranda bedava yemiyor. Giderken adını ve neden oraya gittiğini de söylemiyor. Herhangi bir müşteri gibi servis alıyor. Bu da yazılarının objektif olmasını sağlıyor... Ordan yırtıyor ama düğüne gidiyor, orada da yeşil lazer, retinasını yırtıyor! Siz siz olun, dikkatli olun...
Paylaş