09.09.09

BUGÜN yazamıyorsam sebebi var:

Bugün kardeşim evleniyor.

Haberin Devamı

Benden 09 yaş küçük kardeşim.

Ailemizin prensi.

Babam gitti, şimdi reisi.

Dünyanın en tatlı kızıyla evleniyor.

Yeliz Doğramacılar.

Bundan sonra Arman.

09.09.09

*

Nikâh burada, Dubai Başkonsolosluğu’nda.

Sonra evde küçük bir kutlama.

Düğün, Mayıs’ta.

Nikâh bize yasak.

İki aileden de kimse olmayacak, gençler öyle istediler.

Burnumun dibi, iki alt sokağımda ama ben de gidemiyorum.

09.09.09

Ailenin bütün fertlerine duyurulur, kıskançlık yapmayın yani, abla sana söylüyorum, gerçekten sözüm söz, hiçbir şekilde rüşvet verip içeriye girmeye çalışmayacağım!

İki aileden de gerçekten kimse yok.

Haberin Devamı

Tek istisna Alya.

Onu durduramadım.

Alya ile arkadaşları, Lila ve İdil beyaz nedime elbiseleri içinde nikâh esnasında hazır ve nazır olacak.

Başlarında duvakları, ellerinde sepetleriyle gelin ve damadı onlar karşılayacak.

Günlerdir bununla yatıp kalkıyor Alya.

Baktım dün bir ara “Anne, Aslan Cem de gelemez mi?” dedi.

Ben malımı bilmez miyim?

Uyanığa bakar mısın?

Teşkilat hazır ya...

Fırsat bu fırsat, aradan çıkartmak istiyor!

Neyi?

Kendi düğününü.

“Sen galiba beyaz elbiseyi giymişken, Aslan Cem’le evlenmeyi düşünüyorsun!” dedim.

Önce sessizlik.

Sonra...

“Ben konuştum bana yüzük alacak!” dedi.

“Para biriktir, annemin yüzüğünden al bana” demiş oğlana.

Kadınlardan korkulur!

Gülmem geldi ama gülmedim.

Konuyu değiştirdim.

“Sen şimdi şu sepeti tutuyorsun elinde, fiyonkları ve kurdeleleriyle oynamıyorsun, onun içindeki konfetileri, beyaz gül yapraklarını Yeliz’in başından aşağı döküyorsun, sakın ha sepeti kafasına atmıyorsun!”

Geçen gün acayip bir şey oldu...

Baba, Singapur’a uçacaktı, taksi geldi, havaalanına gidecek, biz de vedalaşıyoruz...

Öpüştük, ben bardakla su döktüm arkasından...

Bunun elinde sürahi var...

O da su dökeyim derken, birden sürahiyi fırlatmasın mı?

O kadar komikti ki, taksi şoförü bile güldü.

*

Bugün 09.09.2009.

Bugün benden 09 yaş küçük kardeşim evleniyor.

Haberin Devamı

Bugün hem güleceğiz hem ağlayacağız.

Ben nikâhta yanlarında olamayacağım ama bir arkadaşım (Tuğba) her şeyi kamerayla kaydediyor, Didem fotoğrafları çekiyor, Ayşen müzikleri hazırladı her dilde evlilik müzikleri çalacak, Demet ve Semih şahit, Nükhet de üç katlı acayip romantik bir pasta yaptı.

Nikâhı da Dubai Başkonsolosu Murat Yavuz Ateş kıyacak.

Bense yüreği pır pır evde bekliyor olacağım.

Sonra hep birlikte birlikte öğle yemeği yiyeceğiz.

Ama daha yapılması gereken bir sürü şey var, benim evden çıkmam gerek.

Anlayacağınız, bugün benden size hayır yok.

Olan biteni bilin ama bunları sizinle paylaştığım için beni pişman etmeyin, olur mu?

Türkçesi gelin ve damadı aramayın, “Ablan yazmış, okuduk kutlarız” filan demeyin, beni kardeşime ihbar etmeyin, Nevzat durduk yerde sinir yapar bana, babam gibi onun da sağı solu belli olmuyor.

Haberin Devamı

Bu önemli ve güzel günde bir tatsızlık çıkmasın.

Hadi ben Bur Dubai’ye tül- mül almaya gidiyorum...

HAMİŞ: “Yazarımız kardeşi evlendiği için yazısını yazamamıştır” ibaresinden daha samimi geldiği için böyle yazdım.

HAMİŞ 2: Ayrıca hepiniz biliyorsunuz, derdimi kısa anlatamıyorum, lafı uzatmaya bayılıyorum.

HAMİŞ 3: Son olarak, insanın kardeşlerinin olması çok güzel bir şey...

Yazarın Tüm Yazıları