Yetiş Ayşe

7 yaşında bir çocuk annesiyim. Her anne gibi ben de çocuğumun elimden geldiğince her istediğini yapmaya çalışıyorum. Ancak biliyorsunuz bunu istediği halde şartları elvermediği için yapamayan ebeveynler de var.

Sizden yardımını isteyeceğim konu benimle ilgili değil. Son derece gururlu, yokluklarını acındırma sebebi yapmayan, aksine yavrusu için yiyeceğinden kısarak okul masrafları için her fedakârlığı yapan bir anneyle ilgili.

Bahsedeceğim annenin yavrusu oğlumun sınıf arkadaşı ve sınıfın en başarılı çocuklarından biri. Her anlamda çok iyi yetiştirilmiş bir evladımız.

Oğlum yaşadığımız şehrin iyi semtlerinden birindeki ilköğretim okuluna gidiyor. Arkadaşının babası apartman görevlisi ve ancak temel ihtiyaçlarını karşılayacak bir gelire sahipler. Ama dediğim gibi hiçbir konuda yardım talep etmeyen bir aile.

Daha açıklayıcı olması açısından bir örnek vermek isterim. Çocuklarımız için özel bir yayın evinden okul seti sipariş ettik.

Anlaşmamız gereği durumu iyi olmayan 5 çocuğa bu set ücretsiz verildi. Velimiz kendisine verilmesi konusunda teklifte bile bulunmadı ve ilk ödemeyi yapanlardan birisi.

Şimdi bunları neden yazdığımı merak ediyorsunuzdur, sadede geleyim. Bu yavrumuz setin içinde bulunan Cd leri evinde izleyemiyor çünkü bilgisayarı yok.

Öncelikle çevremde bulunan insanlara sordum ama temin edemedim. Merhamet konusunda sizin kadar hastalık derecesinde olduğum için rüyalarıma giriyor, içim içimi yiyor. Çünkü bu çocuk çok zor imkânlarla 34 çocuğun içinden zekâsıyla sıyrılan bir çocuk ve onun bunu hak ettiğini düşünüyorum.

Yetiş Ayşe’yi okuyan insan profili farklı çünkü bu köşe, "acaba yardım edebileceğim bir mail yayınlanmış mı?" diye okunuyor.

Benim bu güzel okurlardan ricam; ellerinde kullanılabilir durumda olan (sürekli arızalanıp servise gitmemesi gerekiyor çünkü o da bir masraf, yük olur) ancak kullanmadıkları bir bilgisayarları varsa bu güzel yavrumuza hediye edebilirler mi?

Yazarken bile bilgisayarın gelmiş olduğunu düşünüp ağlıyorum. Ayşe eminim bu konuda bana yardımcı olursunuz.  

Sevgilerimle,

HÜLYA

CEVAP:�Hülyacım gerçekten çok güzel bir düşünce bu. Şimdilerde hemen her evde ya da işyerinde böyle atıl durumda bir ya da birkaç bilgisayar oluyor onları bu şekilde değerlendirmek gerçekten çok güzel olacak.

……………….

İŞİTME CİHAZI

Merhaba Ayşe Abla;

Yazılarınızı zevkle ve büyük bir keyifle okuyorum ve sizi çok takdir ediyorum.

Hiçbir okurunuzu geri çevirmediğinizi, mutlaka ilgilendiğinizi biliyorum.

Yaptığınız sevapların haddi, hesabı yok gerçekten Allah her zaman gönlünüze göre verecek, bundan hiç şüphem yok.

Size teşekkür ediyorum bir insan olarak bu kadar duyarlı bir birey ve anne olduğunuz için.

Sizin samimiyetinize güvendiğim için paylaşmak istediğim bir konu var.

Bir tanıdığımın çocuğu bu sene 6 yaşına girecek ama konuşamıyor ve konuşamadığı için de agresif hareketler sergiliyor.

Aslında çok akıllı bir çocuk ama annesinin peşinden hiç ayrılmıyor.

Ablacım bir görsen bu kadar iyi bir aile olamaz bir kere çocuğa bağırdığını veya sus dediğini görmedim, gerçekten anne olmak böyle bir şey galiba.

Sabırla ilgileniyor çocuğuyla ama tabi ki bu durma da çok üzülüyor, çünkü elinden bir şey gelmiyor.

Ben de düşünüyorum ailemle ne yapabilirim diye ama bizim durumumuz da o kadar iyi değil, normal yani ancak kendimizi geçindirebiliyoruz.

Bu duruma çok üzülüyoruz olsa biz yapacağız ama olmayınca da elin kolun bağlı kalıyorsun. Bu sene okula gitmesi gerek, tedaviye geç kalınmaması gerek.

Kolay Gelsin

İyi Çalışmalar

F.

CEVAP: E-postanı sevgili okur dostlarımın yardım edebilmeleri için kısmen yayınlıyorum. Geri kalanlar bana özel merak etme. İnşallah bu akıllı miniğe bir işitme cihazı buluruz acilen, o da yaşıtları gibi okuluna kavuşur. Seni, ufaklığı ve onun sabırlı anneciğini kucaklayarak öpüyorum. Sevgiler.

……………….

3 YAŞINDAKİ KIZ İÇİN GİYİM YARDIMI

Ayşe Hanım merhaba,

Bugünkü yazınızda 3 yaşındaki kızı için giyim yardımı isteyen anneye yardımda bulunmak istiyorum.

İletişim bilgilerini iletebilirseniz çok mutlu olurum.

Benim de 4,5 yaşında bir kızım var ve küçülen yıpranmamış kıyafetlerini göndererek onları mutlu etmeyi çok isterim.

Saygılarımla;

İlke  

CEVAP: İlkecim iletişim bilgilerini sana gönderdim. Desteğin için teşekkürler, iyi ki sizin gibi okur dostlarım var. Öyle güzel epostalar alıyorum ki gözlerim doluyor yazarken bile.

Geçen hafta da bu konuda epey fazlaca eposta gelmişti. Minik yavrumuz gerçekten çok mutlu olmuş paketlerini açtıkça, annesi de hepinizden Allah razı olsun diyor.

İnşallah Yetiş Ayşe köşesinde daha pek çok miniği mutlu ederiz hep beraber. Hepinizi öpüyorum.

…………..

Ayşe Selam,

"Kızım için Bıldırcınım için" diye yazan Aliye Hanım 3 yaşındaki kızı için kıyafet rica etmiş. Benim 5,5 yaşındaki kızımın küçülen kıyafetleri var, kendisine göndermek istiyorum. İletişim bilgilerini verebilir misin Aliye Hanım'ın?

Teşekkürler,

Zeynep

İstanbul

CEVAP: Zeynepcim iletişim bilgilerini ilettim. Bu konuda geçen hafta da çok fazla eposta geldiği için, konuştuğumuz gibi istersen farklı bir okurumuza da gönderebilirsin. Seçimi sana bırakıyorum. Beni bilgilendirirsen sevinirim.

…………………….

ROTARACT ORGANİZASYONU İÇİN SPONSORLUK

Ayşe’m merhaba,

Bizim bir rotaract asamblesi olacak Antalya’da sponsora ihtiyacımız var.  Elde edilen gelir rotaractın yardım kampanyalarında, yardıma muhtaç çocuklar, sokak hayvanları ve doğudaki okullar için kullanılacak.

Daha önce Yetiş Ayşe köşesinde yayınlanan Sivas’taki okula başkanımız Cem Çamur ve bizim kulübümüz kütüphane yapmıştı.

 Amacımız yine elde edilen sponsorluklarla Türkiye’nin her yerine yardımlar sağlamak. Yardımcı olabilecek aklıma sen geldin, belki birileri sponsor olmak ister.  Sponsorluk için detaylar aşağıda.

Sayın Yetkili,

Ekte 25-26-27 Mart 2011 tarihlerinde düzenleyeceğimiz Rotary & Rotaract organizasyonu detayları mevcuttur.

Ülkesini seven, barışa katkı sağlayan ve sosyal sorumluluk projelerine imza atan Bölge Rotaract Kulüpleri olarak desteğinizi görmek bizleri onurlandıracaktır.

Sponsorluk için en az 1.000 TL rica ediyoruz veya reklam için katılımcılara dağıtılmak üzere ürün/promosyon verebilirsiniz. Dilerseniz etkinlik süresince stand açabilirseniz. Yazılı ve Görsel Basında reklamınızı yapacağız ve haberlerde sponsorumuz olarak adınız geçecektir.

Organizasyonda İstanbul, Ankara, İzmir vb. şehirlerden 18-25 yaşlarında toplam 500 katılımcı genç olacaktır.

Bu büyük reklam ve pazarlama kaynağını değerlendirmek istersiniz konuyla ilgili her türlü sorunuza yanıt vermekten büyük mutluluk duyarız.

Desteğinizi bekliyoruz.

Saygılarımızla

Cansu UYGUR

CEVAP: Kütüphane için katkılarınızdan dolayı tekrar teşekkürler. Yine bu tip hayırlı faaliyetler yapacağınız inancıyla epostanı yayınladım. Başarılar.

……………….

OĞLUMA AKVARYUMDA İŞ ARIYORUM

Merhaba Ayşe Hanım,

Sizi yaklaşık 1 senedir aralıklı da olsa yazılarınızdan takip etmekteyim.

Samimiyetiniz ve iyi niyetiniz, dobralığınız, kelimeleri eğip bükmeden, herkesin anlayacağı ve mizahi dille yazmanız benim çok hoşuma gitti.

Hatta Yetiş Ayşe bölümüne çok zamandır ben de içimi dökmek istedim ama bilgisayarda yeni olduğum için yazamamıştım.

Şimdi sizi eklediğim ve kabul ettiğinizden dolayı teşekkür ediyorum ve sıkıntımı sizinle paylaşmak istiyorum.

Umarım yardımcı olabilirsiniz.

Ben 45 yaşındayım. 22 yaşında bir oğlum, 2 senelik su ürünlerini bitirdi, şimdi açık öğretim okuyor.

Bir zaman çeşitli geçici işlerde çalıştı. Ama onun en büyük ideali ve hayali ki stajını da Alanya’da yunuslar üzerine gösteri yapan bir yerde yaptı, mesleği üzerine çalışmak.

Gelin görün ki bu meslek kolunda fazla iş imkânı yok malum. Bir İstanbul’da dev akvaryum var, bir de şimdi belediye ortaklı açılacak Florya'da bir tesis var.

İstanbul’da iş imkânı bulamadı biraz torpil işledi sanıyorum. Aynı şey Florya için de geçerli.

Sizden ricam eğer belediyede veya başka kanallardan olabilir bu Florya’da açılacak akvaryum için tanıdığınız varsa oğlum adına aracı olmanızı rica edeceğim mümkünse.

Cv lerini isterseniz size gönderebilirim eğer ilgilenirseniz?

Çünkü kendisi şu anda işsiz ve moral yönünden de oldukça depresif hale geldi.

Başka iş de bulamıyor. Çevremiz de o kadar yeterli değil, aklıma gazeteci olmanız ve Yetiş Ayşe’den dolayı siz geldiniz.

Maddi imkânlarımız da oldukça kısıtlı tahmin edersiniz genç çocuğa yetemiyoruz.

Size duygu sömürüsü yapmak niyetinde değilim ki bugüne kadar kimseye yapmadım, yapamadım.

Ama ilgilenirseniz inanın çok minnettar olurum.

Aslında sizinle dertleşmek istediğim, fikirlerinizi almak istediğim o kadar çok şey var ki. Ama daha fazla sıkmak istemem.

Hayatınızda ve işinizde başarılar.

Sevgi ve saygılarımı iletiyorum. En yakın zamanda olumlu ya da olumsuz cevabınızı bekliyorum.

Ş.

CEVAP: Bir anne olarak neler hissettiğini çok iyi anlıyorum. Epostanı yayınladım belki okurlarımızdan da yardımcı olabilecek birileri çıkar. Ben de birkaç kişi ile paylaşacağım bunu. İnşallah en kısa zamanda bir iş bulunur. Sevgiler.

……………….

GÖZ DOKTORU ARAYIŞI

Serkan'la irtibat halindeyim. Ben, tıbbi anlamda yapılması gerekenlerin, yapılıyor olduğundan emin olmak için gayret gösteriyorum. Çalışmalarınızda başarılar dilerim.

Güneş

CEVAP: Çok teşekkür ederim. Epostada yazdığınız, burada yayınlamadığım diğer konuda da biraz detay vermenizi rica ederim. Sevgiler.

İLGİLİ ÖNCEKİ EPOSTA:

Sayın Ayşe Aral,

Londra'da yaşayan Serkan ve Volkan isimli iki ikiz kardeşten biri yoğun bakımda yatıyor 2 aydır.

İngiltere'deki sağlık sistemi çok kötü olduğu için durumunda yeterince olumlu gelişme göstermesine katkı sağlamadıklarını düşünüyoruz.

Bu nedenle belki de sizin bir katkınız olursa düşüncesi ile Volkan'ın durumunu size de iletmek istedim.

Volkan 2 aydır hastanede. Kardeşi Serkan çok umutlu. Birkaç gün önce son doktor kontrollerinde gözlerinin görme işlevini kaybettiği ortaya çıktı. Şu an sadece 24 yaşında. Belki bildiğiniz bir doktor vardır, Volkan'ın hastalığına ışık olur.�

Sevgi ve saygılar.

Hilal�

SERKAN'IN EPOSTASI:

Merhabalar,

Adım Serkan,24 yaşındayım, doğma büyüme Londra'da yaşamaktayım.

Annem, babam ve ikizim Volkan ile. İkizim Volkan tam 1 aydır Londra'da Homerton University Hospital'da yoğun bakımda yaşam savaşı veriyor.

Gerçekten çok zor ve kritik zamanlar geçiriyor. Bu mailimi sizden yardım dilemek için yazıyorum, olabilirseniz veya bize bir yön gösterirseniz, ailem ve ben size gerçekten minnettar kalacağız.

Bundan 30 gün önce, ikizim Volkan karın ağrısı ile hastaneye kaldırıldı ve bir kaç saat sonra da kalp krizi geçirdi. Nedeni de pancreatitis dediler. O bölgedeki salgı bezleri sıvı salmaya başlamış ve vücudunun sağ tarafı 2 litre, sol tarafı da 1 litre su ile dolmuş.

Bunu fark eden doktorlar, sağ tarafına bir delik sol tarafına da bir delik açmış ve sıvıyı boşaltmış sonra da kalbini çalıştırmışlar. Bunların hepsini 20-25 dakikada yapabilmişler. Yani 20-25 dakika boyunca kalbi durdu. Haliyle beyine o zaman zarfı içerisinde oksijen gitmemiş.

Beyninde şişlik var ve inmek bilmiyor. Fonksiyonunu yitirmiş olabilir diyorlar. Belki yürüyemez, konuşamaz hatta bu şekilde de kalabilir diyorlar. Bu da bizi gerçekten uzuyor.

Kalbini çalıştırdıktan sonra böbrekleri ve ciğerleri de çalışmıyordu, bir sure diyaliz makinesine bağlıydı ama onu bıraktılar artık çünkü çalışıyor.

Ciğerleri de iyi diyorlar ama hasarlı. Pankreasına gelecek olursak; bir kısmı işlevini tamamen yitirmiş, bir kısmı da çalışıyormuş ve şişlik varmış.

İyi olup olamayacağını bilmiyorlar, haliyle biz nasıl bilelim, Allah razı olsun hepsinden hayata döndürdüler ama bize bu yetmiyor. Ben ikizimden şu ana kadar ayrılmadım ve ayrılmak da istemiyorum, onsuz bir hayat düşünemiyorum, her şeyim o benim, lütfen yardım edin bize.

Doktorlarla görüştük ve ikinci bir fikir almakta serbest olduğumuzu söylediler ve biz de bunu Türkiye'deki doktorlarımızdan yana kullanmakta karar kildik. Bize “başka bir doktor veya bu alanda uzman kişiyi bulun, biz irtibata geçip bütün bilgiyi vermeye hazırız, sonra da o kişiyi buraya getirmeye çalışırız” dediler.

Biz bir aile olarak ne kadar masraf var ise karşılamaya hazırız. Benimle veya ailemle irtibata geçerseniz gerçekten hayat boyu duacınız olacağız, bir fikir, bir yol göstermeniz bile bizim için kâfi. Belki de bu konuda uzman olan birini tanıyor olabilirsiniz.

Neyimiz var neyimiz yok vermeye hazırız. Önce Allah'a sonra da sizlere güveniyorum. Volkan'ı artik geri istiyoruz.

Yardımcı olabilecek kişi lütfen bizimle irtibata geçsin. Sonsuz Teşekkürler.

Saygılarımız ve sevgilerimizle.

Serkan

GÖZ DOKTORU / SERKAN İÇİN

Ayşe Merhaba,

Ben Cerrahpaşa'da Profesör olan Dr.Gülipek Müftüoğlu'nu öneririm. Gerçekten özellikle kornea, retina ameliyatlarında başarılı, mükemmel bir doktordur.

Eşimi 2 kez ameliyat etti, kuzenimi ameliyat etti, yardımcı olacağına eminim. Gülipek Hanım'a ulaşabileceğiniz telefonlar : Sevgiler,

Zeynep

CEVAP: Teşekkürler Zeynep İstanbul’a gelebilecek olurlarsa desteğini isteriz.

…………..

ÇOCUK YARDIMI

Merhaba Ayşe Hanım,

Tanıdığım bir aile var. Eşi yalnızca 750 TL maaşla çalışıyor ve evleri kira. 450 TL kira veriyorlar.

Bu ailenin 1,5 yaşında bir çocukları var. 400 TL çocuk yardımı almaları için gerekenleri ve nereye müracaat etmeleri gerektiğini öğrenmek istiyorum.

Sevgilerimle,

Deren’in komik annesi

CEVAP: Bu konuyla ilgili ayrıntılı cevap geldiğinde yayınlayacağım tekrar. Bana aileyle ilgili daha detaylı bilgi ve iletişim detaylarını da gönderirsen onları da iletirim.

…………….

YARDIM ETMEK İSTİYORUM

Merhaba, Kadından Sorumlu Devlet Bakanı Aliye Kavaf ile öğle yemeği konulu yazınızı okudum.

İhtiyacı olan ailelerin çocuklarına aylık 400 TL. ödenmesi ile ilgili bir bilgi yer alıyor.

Gerçekten çok ihtiyacı olan ve çocukları olan bir aile tanıyorum. Konu ile ilgili olarak onlara yardımcı olmak istiyorum. Başvurularını nereye yapmaları gerekiyor ya da konu ile ilgili ayrıntılı bilgiyi nereden alabilirim.

Teşekkürler, İyi Çalışmalar.

MELİHA

CEVAP: Melihacım bana ailenin iletişim numaralarını ver, hemen irtibat sağlayayım. Öperim.

……………

SEVGİNİN GÜCÜ

Merhaba Ayşe Abla,

İlk yazmaya başladığından beri sürekli yazılarını takip ediyorum ve bayılıyorum.

Birebir karşılaşmayı çok isterdim. Bu fırsatı bana sunarsan inan çok mutlu olurum.

Konumuza dönecek olursak "Yetiş Ayşe" den babam için bir ricam olacak.

Yaklaşık 10 senedir çalışmayan, kazandığı emekli parasını istediği gibi yiyip evine bakmayan ve nasıl olduysa şimdi kafasına dank edip çalışmak isteyen babam için bir iş istiyorum.

Yaklaşık 5 ay sonra evleniyorum. Bir annem, bir kardeşim var.

Ciddi anlamda eve destek oluyorum ama evlendikten sonra nasıl geçineceklerini bilemiyorum. Sanırım yıllar sonra babam da bunu fark etmiş olacak ki benden iş bulmamı istedi. Sağa sola haber saldım ve sana da iletmek istedim. Lütfen bana yardımcı ol Ayşe Ablacım.

Şoför, bekçi ya da yapabileceği ne iş olursa yapabilir. 55 yaşında şu an. Onu oyalamalı, aynı zamanda evine para da getirmeli. 3 kuruş bile olsa razıyım, zira kardeşim üniversiteye gidecek bu sene Allah nasip ederse.

O benim küçük kızım gibi elimden gelen desteği yapacağım evlensem de ama babam artık evde oturup üstelik bizden para almayı bırakmalı.  Biraz sorumluluk almalı ve onca aradan sonra paranın nasıl kazandığını öğrenmeli, bakmak zorunda olduğu bir evi olduğunu anlamalı artık.

Umarım yayınlarsın bu yazımı ama adımı kullanmanı istemem. Zaten çok düşündüm yazmalı mıyım, çok daha ihtiyacı olan kişiler var onların haklarını elinden alır mıyım diye ama ben babamın balık yemesini değil tutmasını öğrenmesini istiyorum. Bu zamana kadar istemediği kadar balık yedi bizden zaten.

Sağlıklı ve mutlu günler dilerim.

CEVAP: Babana biraz haksızlık mı ediyorsun acaba? Sonuçta bir emeklilik parası olduğuna göre emekli olana kadar çalışmış baban. Belki bir bunalıma girdi emekli olunca çalışamadı şimdi çalışmak istediğine göre sen de ona elinden geldiğince destek olmaya çalışmalısın. Takdir edersin ki o yaştan sonra iş bulup çalışmak o kadar da kolay değil. İnşallah çabucak ve güzel bir iş bulur baban. Sevgiler. Seni de tebrik ederim Allah bir yastıkta kocatsın inşallah.

………….

DEPRESYON

Ayşe Hanım,

Ben yurt dışında yaşamaktayım. Ailem Türkiye’de. Dolayısıyla ailem benim için her şey. Bu anlamda sizden bir yardım talebim olacak.

Yeğenim lise mezunu, 30 yaşında ve 4 yıldır işsizlik nedeniyle son noktaya gelmiş durumda. Yani depresyonda. Şimdiye kadar eşten dosttan iş talebi yardımlarında bulunurken bu saatten sonra bu istekten vazgeçmiş durumdayız zira sağlıksız hiç bir şey olmuyor.

Şu anda iş de bulsa sanırım kendisinde çalışacak güç yok. O nedenle kendisini topluma kazandırabilecek İstanbul Anadolu yakasında haftada birkaç kez, birkaç saatlik evden dışarı çıkmasını, kendisine güven sağlamasını yaratabilecek bir ortama ihtiyacımız var.

Bununla ilgili sizden bilgi ve yardım talebim olacak. Bu konuda neler yapabiliriz, neler yapmalıyız? Bu benim ve benden çok bir ANNENİN sesi.

Selam ve sevgiler.

*İsmim ve mail adresim sizde saklı kalsın.

CEVAP: Epostanı yayınladım okur dostlarımdan bu konuda destek ve önerilerini bekliyorum. İnşallah en kısa zamanda sağlığına ve bir işe kavuşur. Böyle gencecik bir insanın eve kapanıp hayata küsmesi hiç hoş değil.

………….

KPSS A GRUBU KADROLARDA 30 YAŞ SORUNU

Merhaba,

Ülkemizde kpss a grubu kadrolar olan hâkimlik, kaymakamlık, müfettişlik, uzmanlık gibi kadroların sınavına 30 yaşından sonra girilememektedir.

Oysa AB ülkelerinde bu tür kadrolara girişte yaş sınırı uygulanmamakta ya da çok daha yukarıda yaş sınırı uygulanmaktadır.

Ülkemizde üniversite mezunlarına a grubu kadrolarda sınırlı iş imkânı olduğu için zaten her isteyen ilk girişte bu kadrolara girememekte, ayrıca sınavsız ikinci üniversite ve öğrenci affından bahsedildiği ortamda yaş sınırını anlamak da mümkün değil.

BU ŞART ANAYASA 70.MADDEYE AYKIRIDIR:

Bu madde ile aynen “Her Türk, kamu hizmetine girme hakkına sahiptir. Hizmete alınmada görevin gerektirdiği niteliklerden başka bir ayrım gözetilemez” denilmektedir.

Bu madde çok açıktır, memurluğun anayasal bir hak olduğu ve memurluk mesleğine girebilmek için aranacak şartların “görevin gerektirdiği niteliklerle” ilgili olmasını emretmektedir.

Bu maddeye göre görevin gerektirmediği bir şart ileri sürülemeyecektir. Örneğin bir kurum avukat alacaksa tabidir ki hukuk fakültesinden mezun olma şartını koyacaktır.

Bunun yanı sıra “Ayrıca ikinci bir fakülte bitirenler tercih sebebidir” gibi bir ibare konursa bu Anayasa 70.maddeye aykırıdır. Çünkü avukatlık yapmak için Hukuk Fakültesi’ni bitirmek yeterlidir. İkinci bir fakülte bitirmek “görevin gerektirdiği bir nitelik” değildir. Bu madde ile memuriyete girişte “Görevin gerektirdiği niteliklerden başka nitelikler aranmaması" ilkesini getirilmiştir.

Memuriyete girişte “30 yaşından gün almamış olmak” şartının görevin gerektirdiği nitelikler arasında olduğu iddia edilebilir mi? 30 yaşını geçenler memurluk yapamayacaksa o zaman kamuda çalışan ve 30 yaşını geçen tüm memurların işine son verilsin.

Memurluk bedensel değil, zihinsel bir faaliyettir ve insan beyni ortalama bir rakamla 65 yaşına kadar gençtir.

Bir kurumun “30 yaşından gün almamış olmak” şartını koyabilmesi için, Anayasa’nın 70.maddesine göre o iş 30 yaşından büyüklerin yapamayacağı bir iş olmalıdır.

O zaman bu 30 yaş şartı Anayasa’nın ifadesi ile “görevin gerektirdiği bir nitelik” olur. Örneğin, Milli takıma yetiştirmek için futbolcu adayı aranırken bu şart çok rahat anlaşılır. Çünkü profesyonel anlamda futbolculuk yapabilmek için 30 yaşına girmemiş olmak gerekir. Futbolculuk mesleğini ifa edebilmek için 30 yaşından gün almamış olmak şartı o mesleğin gerektirdiği niteliklerle ilgilidir.

Ama bir memur alımı için bu şart görevin gerektirdiği niteliklerle ilgisi olmayan bir şarttır. Çünkü hiç kimse 30 yaşını geçen birisinin memurluk görevini yapamayacağını iddia edemez.

BU ŞART ANAYASA 10.MADDEYE AYKIRIDIR:

Anayasa 10. madde 3. fıkra aynen “Devlet organları ve idare makamları bütün işlemlerinde kanun önünde eşitlik ilkesine uygun olarak hareket etmek zorundadır.” demektedir.

Görevin gerektirdiği niteliklerle hiçbir ilgisi olmayan bu “30 yaşından gün almamış olmak” şartı ile kişiler arasında haksız olarak yaş ayrımcılığı yapılmakta, 30 yaşını geçenlere kamu hizmetine girme yolu kapatılarak onların “Kamu hizmetlerine girme” şeklindeki anayasal hakları ellerinden alınmaktadır.

Hâlbuki 30 yaşını, geçenlerin memurluk görevini hakkıyla yapamayacaklarına dair hiçbir bilimsel tespit yoktur.

BU ŞART ANAYASA 123.MADDEYE AYKIRIDIR:

Bu madde ile idarenin bütünlüğü ilkesine vurgu yapılmakta ve aynen “ İdare, kuruluş ve görevleriyle bir bütündür……” denmektedir.

Bu ilke ile aynı durumlarda bütün kurumların aynı işlemi yapması gerektiği anlatılmaktadır. Bunun konumuzla ilgisine gelince, kamu kurumları aynı memur kadroları için farklı üst yaş sınırları tespit ederek, aynı durumda farklı uygulamaya gitmekte, idarenin bir bütün olduğunu belirten 123. maddeye aykırı davranmaktadırlar.

Kimi kurum üst yaş sınırı olarak 30 yaşı kimi kurum 35 yaşı istemektedir.

Görüldüğü gibi kurumlar üst yaş sınırını tamamen keyfi olarak belirleyebiliyor ve Devlet Personel Başkanlığı da her Türk vatandaşına Anayasa 70.madde ile tanınan kamu hizmetlerine girme anayasal hakkını kısıtlayan bu farklılıklara karşı şu an için hiçbir şey yapmıyor. Kurumların memurluk için farklı üst yaş sınırı koymaları farklı işlem yapmaları anlamına gelir ve Anayasa’nın 123. maddesinde yerini bulan idarenin bütünlüğü ilkesine aykırıdır.

Şayet bir üst yaş sınırı konulacaksa bu her kurum için aynı olmalı ve bu sınır yapılacak görevin nitelikleri ile ilgili ve haklı bir sınır olmalıdır.

30, 35, 40 gibi yaşlar memurluk yapmaya engel yaşlar değildir. Değil 30, 35, 50, 55 yaşındaki bir insanın bile memurluk yapamayacağına ilişkin hiçbir bilimsel tespit yoktur.

Fransa’da bu tip kadrolara giriş için yaş sınırı 40’tır. Ülkemizde öğretmenlik için bile 40 yaş, sınır olarak kabul edilmektedir. Eğer A grubu kadrolar için memurların eğitim sürecinin zaten 3 yıl sürdüğü ileri sürülecekse bile 30 yaş sınırının ülkemiz için çok erken olduğu da ortadadır. Kaldı ki, bazı kurumlarda (AB Genel Sekreterliği uzman yardımcılığı, Maliye Bakanlığı hesap uzmanlığı gibi...) yaş sınırı hali hazırda 35 olarak uygulanmaktadır.

BU ŞART ANAYASA 50.MADDEYE AYKIRIDIR:

Anayasa’nın 50.maddesi aynen “Kimse yaşına, cinsiyetine ve gücüne uymayan işlerde çalıştırılamaz.” demektedir. Bu hüküm sadece kamuyu değil, özel sektörü de bağlamaktadır. “Kimse yaşına….. uymayan işlerde çalıştırılamaz” hükmü gereği bir kimsenin yaşı nedeni ile memur olamaması için, ancak o yaşın memurluk yapmaya elverişli bir yaş olmaması lazımdır.

Memurluğun o yaşa uymaması lazım. Mesela 30 yaş sınırı koyan bir kurum, “Anayasa 50. maddesi insanların yaşına uymayan işlerde çalışmasını yasaklıyor. 31, 32 ve daha üst yaşlardakiler bu yaşları ile memuriyet yapamazlar, çünkü memurluk 31, 32, 33 yaşındakilerin yapabileceği bir iş değildir” diyebilmeli.

Ama hiçbir kurum böyle diyemez, çünkü o kurumda da 30 yaşını geçen birçok çalışan var ve zaten böyle bir iddiayı hiçbir akıl ve insaf sahibi kabul etmez. Anayasa 50. ve 70. maddeleri birbirleri ile tam bir uyum içerisindedir.

Bu maddelere göre memurluğa girişte aranacak şartlar görevin nitelikleriyle ilgili olmalı ve yapılacak iş kişinin yaşına uygun olmalı.

Ağırlıklı olarak zihinsel faaliyetlerle yürütülen memurluk için şu an konan yaş sınırlarının hiçbir makul sebebi yok.

Ülkemizde emeklilik yaşının yükseltildiğini, ortalama yaşam beklentisinin de yükseldiğini ve ülkemizin diğer koşullarını göz önüne alırsak kurumlar arasında bir standart sağlanması bakımından bütün A grubu kadrolar için sınavlara giriş için yaş sınırının en azından 35’e yükseltilmesi konusunda gereğinin yapılmasını, insan haklarına ve Anayasa’ya aykırı bu durumun düzeltilmesini saygılarımla arz ederim.

Not: Konuyla ilgili olarak, ilgili yerlere başvurduğumuzda Devlet Memurları Kanunu’nda yer alan “Her kurum özel şartlar koyabilir” hükmü kullanılarak, geçiştirici cevaplar alıyoruz.

30 yaş sınırı açıkça anayasaya aykırıdır ve bu sınırın, özel şart olmasını gerektirecek bilimsel, hukuki hiçbir dayanak da yoktur.

İlginize teşekkür ediyorum

Selçuk

CEVAP: Selçuk Bey, sizin verdiğiniz örnekten de yola çıkarsak yaş sınırı anlamsızlaşıyor zaten. “2. Üniversite tercih sebebidir” denildiğinde bir de askerlik koşulu gelirse fiilen 30 yaşın altında aday bulma olasılığı yok denecek kadar az olmalı.

Bu konu da tartışmaya açık gerçekten.