Arkadaşlar,  Kampanyamız hızla ilerliyor. Ama zamanımız çok..." />Arkadaşlar,  Kampanyamız hızla ilerliyor. Ama zamanımız çok..." />

Yetiş Ayşe

Haberin Devamı

LÖSEV’E DESTEK

Arkadaşlar,

 

Kampanyamız hızla ilerliyor. Ama zamanımız çok az. Bugün de lösemili bir çocuk başvurdu. 6/6 tam uyumlu verici kardeşi olmasına ve hastanın yaşaması kemik iliği nakline bağlı olmasına rağmen nakil yaptıracak hastane bulamıyor. En yakın 3 ay sonrasına randevu veriliyor. Yani bir anlamda beklerken öl deniliyor. Bunun için zamanımız yok. Ben utanıyorum. Ama ne yapacağımı da şaşırdım. Gerçekten bu insanlar bu kadar duyarsız mı? Ya da bir tek biz mi telaşlanıyoruz?  Acaba biz de mi 3 maymun olmalıyız ki akşam rahat uyuyalım. Hayır, olamaz. İnsanlık henüz ölmedi. Ya gerçekten bizim çok yakınımız birisi yaşayacakken göz göre göre ölse biz ne yapardık? İnsanlar katil olur ya hu.

 

Haberin Devamı

Haydi, tuşlara daha fazla dokunalım ve bu sayıyı kısa zamanda 1 MILYONA çıkaralım, sonra da 5 milyona. Sesimizi basın bile duymuyor, siyasiler nasıl duysun?

 

Elinize sağlık. Kolay gelsin.

 

Dr. Üstün EZER Yönetim Kurulu Başkanı

LOSEV Lösemili Çocuklar Vakfı

 

 

'[Lösemi hastası] Volkan Dündar 13 yaşındaydı. Hastanede ilik nakli için yıllarca sıra bekledi. Bir gün Dündar ailesinin telefonu çaldi. Nakil için sıra geldiğini söylediler. Ancak Volkan bu telefondan 4 gün önce ölmüştü. Son 10 ayda 15 lösemili çocuk, uygun ilik bulunduğu halde hastanede yatak bulunamadığı için yaşamını yitirdi.'

 

DUYARLI GÖNÜLLÜLERİMİZE,

 

Cağdaş ve aydınlık toplumlarda sivil toplum kuruluşları doğruları söylemekte ve ülke yararına olan konuları çıkar gözetmeksizin gündeme getirmektedir.

 

Değil yüzlercesini bir çocuğun bile ölümünde duyarlı ve aydın insanlar seslerini yükseltmekte, sorumlulardan hesap sormaktadırlar.

 

Haberin Devamı

Yıllardır LÖSEV hayat kurtarmak ve tamamen parasız tedavi hizmeti verebilmek için çırpınırken, eşsiz bir proje kurabilmek için çabalarken buna ilgisiz kalan siyasileri uyandıralım.

 

Biz yüzbinler değil, 1 milyon değil, 5 milyon kişinin bu konuda ciddi desteğini arzu ediyoruz ve de bu başarıyı tüm TÜRKİYE ile paylaşmak istiyoruz.

 

DESTEK İÇİN BURAYI TIKLAYINIZ. ( http://www.losev.org.tr/dergi/kent.htm )

 

UNUTMAYIN! HEDEFİMİZ 5 MİLYON KİŞİDİR.

 

Saygı ve şükranlarımızla,

 

Dr. Üstün EZER,

Pediatrik Hematolog,

 

LÖSEV YÖNETİM KURULU BAŞKANI

 

CEVAP: Biliyorsunuz Lösev’e hep tam destek veriyorum, yanınızdayım.

 

…………………

 

OYUNCAKLAR LÖSEV’E

 

 

Füsun Hanım günaydın,

 

Yetiş Ayşe’deki yazınızı okudum. Oyuncaklar konusunda fikir vermek isterim. Biz şirket olarak Lösev’e “Herkesin Yapacağı Bir Destek Mutlaka Vardır” kampanyası düzenliyoruz. Çocuklar ve aileleri için kullanmadığımız giysi, oyuncak, kıyafet vs ne varsa Lösev’e vereceğiz.

Oyuncakları belki yollamak istersiniz diye düşündüm.

Yalnız en geç cuma gününe kadar elimizde olmalı. Biz de gidip teslim edebilelim. Eğer isterseniz imzamdaki adrese adıma ödemeli olarak yollayabilirsiniz.

Duyarlılığınız için çok teşekkürler.

 

Özge YILDIRIM

 

CEVAP: İletişim bilgilerinizi karşılıklı ileteceğim size.Teşekkürler.

……………………………..

 

ANKARA’DA MESLEK KURSU ARIYORUM

 

Merhaba (lütfen kısa hikâyemi oku ve ismimi yazma olur mu?) Öncelikle bir yerlerde birilerinin, iyi birilerinin olduğunu bilmek beni biraz olsun rahatlatıyor. Yazılarını kaçırmamaya çalışarak okuyorum. İlk günden beri kalbimizde yerin ayrı oldu. (seni okuyan herkes bence bu fikirde)

Ben 38 yaşındayım. Hiç evlenmedim. Korkma koca istemiyeceğim

:)

Annem ile Ankara’da yaşıyorum. Özel bir şirkette muhasebe sorumlusu olarak çalışıyorum. Ama işimden hiç memnun değilim. Buraya muhasebe sorumlusu olarak girdim. Tuvalet, bulaşık, yemek vs herşeyi yapıyorum. İnan gocunmuyorum. Neticede ekmeğimi alnımın teriyle kazanıyorum. Kendimi geliştirmek için kurslara gitmeyi istedim ama imkânlarım yetmedi. (evi geçindiren benim ve maaşım 750 TL) yaşamdaki tek değerim annem oldu. (ha bir de kızkardeşim, minik kızı ve erkek kardeşim) ama herkesin bir evi var ve kendince düzeni.

Babam varlığı ile yokluğu pek fark edilmeyen çocuk ruhlu bi adam maalesef. Ben para pul istemiyorum senden. Ben Ankara’da beni yetiştirecek yeni bir iş bulmama yardım edecek kurslar için yardım istiyorum. İnan aslında bir dolu sağlık problemim var.

(Obezim-kilo problemim var-burnumda deviasyon var ameliyat olmam gerekiyor ama maalesef imkânlar sınırlı. Ssk hastanelerine gittim. Orada da tomografimi 100 kg üstündeyim diye çekmediler. Ben de kaderime küstüm. İşte böyle sevgili Ayşe yaşamda elimde bir tek annem var. Onu daha rahat yaşatmak ve daha iyi bir iş için kurslara katılmak istiyorum. Ancak nitelikli olursam çıtır kızların içinden sıyrılıp bir iş bulabilirm belki. İş kısmına gelince daha önce org. San. bölgesinde 2 ayrı firmada 10 yıl çalıştım. Benim hiç bir yerde torpilim yok Ayşe. Şimdiye dek hep tırnaklarımla kazıyarak bu noktaya geldim. Ama artık çok yoruldum, birinin bana elini uzatmasını istiyorum. Hiç bir şey yapmasan da inan önemli değil. Birine yüreğimi açtım ya bu da yeter. Sevgilerimle. Görüşmek istersen sana telefon numaramı da verebilirim.

 

 

CEVAP: E-postanı yayınladık, bakalım Ankaralılar sana neler önerecek.

…………………

 

BANA AKIL VER

 

Abla diyorum, kusura bakmayın ama ben uzun zamandır sizi okuyan biri olarak bir gün size yazacağım aklıma gelmezdi. Girer twitterden gizli gizli takip ederim, girer gazetede yazınızı okurum ya da izlerim tv ye çıktığınızda ama aklıma gelmezdi size yazacağım.Neden size yazıyorum bilmiyorum da ama sadece dertleşecek bir insan isteği galiba.

Sizin de kızınız var, bir anne olarak bilirim anlarsınız beni

Benim dertleşecek başımı omzuna koyacağım bir annem bile yok  ve okuduklarımdan bildiğim kadarıyla siz de çok tatsız günler yaşadınız ve şimdi dimdik hayattasınız ayaktasınız.

Sadece dertleşmek için yazıyorum belki okursunuz belki okumazsınız bilmiyorum da ama yazmak istedim belki böyle rahatlarım.

Başıma o kadar garip şeyler geldi ki son haftalarda, annem rahmetli oldu ve benim dertleşecek kimsem yok ve o kadar isterdim ki bir ablam bir kızkardeşim olsun. Ben de size yazmaya karar verdim, kızım şöyle yap dersiniz belki bana.

Konum şu; 2 yıldır birlikte olduğum bir insan vardı ve son zamanlarda olay ciddileşmeye ve evlilik yoluna doğru gidiyordu. Ama ondan önce maalesef hayatıma aldığım biri yüzünden 2 haftadır hayatım zindana çevrildi.

Benim biriyle birlikte olduğumu biriyle öğrenen ex kişi, sevgilime bir şekilde ulaşıp benimle ilgili yalan yanlış şeyler anlatıp hayatımı karartmaya uğraşıyor. Sonrasında tabi terkedildim ve onlar şimdi hergün görüşüp benim üzerimden planlar yapıyorlar. Tabi bu son2-3 yılda terkedilmeyi hazmedemeyen ex tarafından sürekli tehdit edildim. Yeni sevgilim üzerinden tehditler ve sonrasında bu evlenmek üzere olduğum insan tarafından da ağır hakaretler edilerek küfürler edilerek terkedildim. Konunun kısaca özeti bu, kafam o kadar dağınık ki anlatamadım belki de saçmaladım bilmiyorum.

Ama Ayşe Abla inan derdimi anlatabileceğim, kızım şöyle yapmalısın diyebilecek bir kimsem yok. Bir ara tv de bir programda facebookta kötü günler yaşadığında biriyle tanıştığını ve birbinizin dertlerinizi dinlediğinizi anlatmıştın hatırlar mısın bilmem. O anlattıklarına sığınarak ben de sana açılmak, anlatmak istedim. Ayşe Abla ben o kadar kötü durumdayım ki.

Dayanamıyorum artık yaşadıklarıma bana bir şey söyle yalvarırım. Sen bari bana ablalık yap. Tahmin ederim nice böyle mailler alıyosundur, kimlerin ne dertleri vardır kimbilir. Ama işte neresi ağrıyorsa insanın canı ordaymış ya benim de canım o kadar yanıyor ki 2 haftadır kalbim öyle ağrıyor ki.

 Ben anneciğimi kanser yüzünden kaybettim. Aylarca gözlerimin önünde eridi bir şey yapamadım ve bütün sevdiklerim böyle elimden uçunca kayınca yavaş yavaş ellerimden o kadar canım yanıyor ki. Ne olur bana bir nasihat, bir cevap ver.

 

Bu olaylar başlamadan bir kaç gün önce güzel bir iş teklifi almıştım, inşallah haftaya o işe başlayacağım. Çünkü 2 senedir sevgilim olan insan yüzünden işten ayrılmıştım onun rahatsızlıkları yüzünden. Ne manyakmışım, evet bu Allah’ın bir lütfu haklısın ki gerçek yüzünü gördüm iş işten geçmeden. Belki de ileride daha çok üzülecektim.

Seni seviyorum ablacım ya, iyi ki seni okumaya başlamışım, güzel bir kalbin olduğunu biliyordum ama bu kadar güzel olduğunu ummazdım. İyi ki dünyaya gelmişsin iyi ki yazıyosun.

 

 

 

CEVAP: Tatlım selam öncelikle başın sağolsun çok üzüldüm, biraz yoğunum çok uzun yazamayacağım bir ara yazarım ama eğer benden akıl istiyorsan bu iki adamı da hayatından çıkar, eskisi zaten aşağılıkmış, yenisi de onu dinlediği için ondan beter aşağılık, Allah’ın sana bir lütfu bu bak evlenmeden ne halt olduğunu anladın, ikisini de sil at hayatından ve acilen önüne bak artık lütfen çok öperim.

 

………………………

 

 

ANNEM İÇİN BANA KREDİ VERECEK BANKA ARIYORUM

 

Merhaba Ayşe Hanım,

Yetiş Ayşe'de sizi aylardır takip ederken ve köşenizde olmasa da elimden geldiğince çevremdeki ihtiyaç sahiplerine yardımcı olmaya çalışırken benim de sizden yardım isteyeceğim hiç aklıma gelmezdi.

Maaşı günümüz şartlarında iyi olan düzenli bir işe sahip 2 yıllık evli bir bayanım.

Allah’a çok şükür normal şartlarda hiçbir sıkıntımız yok kendi yağımızda kavruluyoruz.

Ama 2 ay önce hayatım altüst oldu. Diyabetli ve tek böbrekli olan annemin yıllardır çok iyi idare eden böbreği artık iflas etmeye tüm değerleri kötüleşmeye başladı ve 31 yıllık hayatımda ilk defa çaresizlik nedir öğrenmeye başladım.

Diyaliz maalesef çare değil annem gibi hastalarda ortalama yaşam süresi diyalize girmeye başladıktan itibaren en fazla 2 yıl deniliyor. Kadavradan nakil için ise maalesef annemin şansı hiç yok çünkü zaten diyabetli olduğu için öncelik sırası böbrek yetmezliği dışında bir rahatsızlığı olmayanlarda ve bildiğim kadarıyla 60.000'e yakın kişi var bu sırada bekleyen. Allah hepsine yardımcı olsun.

Biz de hemen aile çevresine bakmaya başladık ama AB0 denilen kan grubu uyumsuzluğu nedeniyle doku uyumu olsa bile canlı vericiden nakil ülkemizde imkânsız denecek kadar zor. Ne yazık ki kuruldan karar çıkmasını beklerken canlı vericisi olduğu halde hayatını kaybeden hastalar mevcut. Türkiye’nin en önde gelen nakil merkezlerinden olan Akdeniz Üniversitesi'ne bağlı merkezdeki yetkili kişi bile durumu tek cümle ile özetledi; "Kan grubu uyumsuzluğu varsa Türkiye'de nakil olamaz."

Yurtdışında ise buradan gerekli evrak tahlil ve dokümanlar tamamlandığında nakil olmamanız için hiçbir neden yok. Biz de araştırmalarımız sonucunda Almanya'da bir merkezle irtibata geçtik ve ön başvurularımızı tamamladık.

Ama ön başvuru sürecinden asıl kabule geçmek için ödememiz gereken bir depozito söz konusu. Bu nakil ve nakil sonrası tedavinin tutarı oldukça yüksek ama uzun vadede beklediğimiz bir satış var bu satış bizim masrafımızı karşılayacak ama hemen olacak bir satış değil.

Ön başvuru için eksik kalan tutarı banka kredisi alıp tamamlamak istedim. Yarısını düğünde takılan altınlarımı bozdurup tamamladım. Eşim arabasını satışa çıkardı ama öyle çok kolay satılan bir araba olmadığı için 1 aydır alıcı maalesef çıkmadı. Banka da maalesef eskiden kalma komik bir borç yüzünden ( ödenmemiş bir küsürat ) ki bu tutarı öğrenir öğrenmez 7 ay önce kapattım. Gecikme faiziyle birlikte 200 TL olacak kadar küçük bir borçtu bu. Ama bu yüzden kredi puanım çok düşük ve tanıdığım bir şube müdürü ancak 2 kefil şartıyla bana kredi verebileceğini söylüyor.

Ben kimseden hayatımda borç istemedim kimseye borçlu kalmak istemem ödeyememekten ve insanların iyi niyetini kötüye kullanıyor durumuna düşmekten çok korkarım. Maaşım dediğim gibi düzenli 1.800 TL net maaş alıyorum ve asıl mesleğim öğretmenlik olduğu için okullar açılınca özel ders veriyorum hafta sonları bu derslerle gelirim 2.250 TL oluyor, eşimin maaşını hiç katmıyorum bile.

Çalmadığım kapı kalmadı ama maalesef bana kefil olacak kimseyi bulamıyorum. Annem ve babam da 65 yaş üzerinde olduklarından kredi alamıyorlar, kayınvalidem de aynı durumda.Yardımcı olmak isteyen 2 arkadaşımı banka kabul etmedi, puanları olumsuzmuş.

Bir diğer arkadaşım boşanma arifesinde kendi derdi kendine yetiyor 2 çocukla. Kuzenim yüksek bir ev kredisi ödüyor. Ve eşim ne yazık ki sigortasız çalıştığından başvuramıyor.

7 kat el dediğim insanlara bile gururu bir kenara bırakıp rica ettim ve hep olumsuz yanıt aldım. Bu zamanda babama bile kefil olmam dediler gözlerimin içine bakarak. Ne diyeyim canları sağolsun. Keşke bir gün ben de onları zorda bırakır yardımcı olmam diyebilsem ama biliyorum ki zorda kalıp da benden yardım isteyecek olsalar canla başla yardımcı olurum, huyum böyle.

Üzüntü ve stres yüzünden 5 haftalık bebeğimi düşürdüm, buna bile üzülecek fırsatım olmadı .

Kredi dediğim de sadece 16.000 TL yani çok yüksek de değil ( 8.000 € eksiğim kaldı. 9000 €'yu düğünde takılan altınları takıları bozdurarak tamamladım)

Aylık ödemesi 36 ayda 612 TL yapıyor ki dediğim gibi maaşımla çok rahat karşılayabiliyorum bunu. Hatta arabamız satılınca toplu ödeme yapacağım bankaya. Bir kardeşim var ama o da eşinin ailesine yardımcı olmak durumunda ve günümüz şartlarında kolejde çocuk okutmaya çalışıyor borçlarla uğraşıyor.

 

Her şeye dayandım ama en kötüsü yardım beklediğim insanların bana akıl vermesi oldu. Neler duydum anlatsam inanamazsınız. Benim tek isteğim daha ondan öğrenecek çok şeyim varken annesiz kalmamak. Annemin ilerde torununu görmesini, bebeğimin de anneannesini tanımasını istiyorum. 45 yıldır evli olduğu annem yanında olmadan bir adım atmayan babamın yalnız kalmasını istemiyorum. Biliyorum ben ne kadar yanında olsam da annemin olmadığı bir hayata tutunamaz babam. Çocukluktan beri birlikteler.  Tam hayatın tadını çıkaracakları keyif sürecekleri bu zamanda ayrılmasınlar istiyorum.

Ben borç istemiyorum. Yardım istemiyorum kendi borcumu kendim ödeyeceğim sadece Ankara'da bana kefil olabilecek 2 kişiye ihtiyacım var. Ya da kefilsiz bana yardımcı olabilecek bir bankaya. Almanya'daki merkezle olan tüm yazışmaları, annemin tahlil sonuçlarını raporlarını gösterebilirim. Maaşımı belgeleyebilirim.  Ama hastanenin transplantasyon merkezinin verdiği süre içinde bu ödemeyi göndermem ve annem için randevu almam gerekiyor (30-31.08.2010 en son tarih). Bu süreyi geçirdiğimde 2 aylık her şeyi sil baştan yapmamız gerekecek ve geçen hergün annemin hayatından 1 gün daha eksiltiyor. O kadar tahlili ve yorgunluğu kaldırmaya çalışırken çok zorlanacak güçsüz bedeni.

 

En azından size içimi döktüğüm için rahatladım. Bebeğimi kaybettiğimi sadece eşim biliyordu anneme üzülmesin diye söyleyememiştim. Yardımcı olabilirseniz çok ama çok sevineceğim. Annemin inşallah sağlık haberlerini paylaşacağım sizinle.

Cep telefonu numaram:05……

Sizden ricam tam adımı cep numaramı ve email adresimi yazıda yayınlamadan sadece yardımcı olmak isteyen kişilere vermeniz. Çünkü saçma sapan nicklerden oluşan bir email adresim yok ve cep numaram ise şirket hattı...İsmim ise neredeyse Türkiyede tek :)

 

Çok ama çok teşekkür ediyorum içimde ufak da olsa bir umut ışığı yanmasına sebep olduğunuz için. Hayatta her şeyin gönlünüzden geçtiği gibi olmasını diliyorum ve ne olur sağlığınıza dikkat edin. İşe güce dalıp sakın kendinizi ihmal etmeyin.

 

İyi Haftalar Ayşe Hanım,

Çok özür dileyerek aynı e-postayı size tekrar gönderiyorum. Ne olur kusuruma bakmayın.  Artık çaresizlikten ne yapacağımı şaşırmış durumdayım.

Hastaneye elimde hazır olan tutarı göndermek için hastaneyle yazıştım ama ayrı ayrı ödeme kabulü söz konusu olmadığından bana 1 hafta ilave süre verdiler.

Ben hayatımda hiç bu kadar çaresiz kalmadım.

TV de bir yarışma programı var ( aslında yarışma değil şans oyunu demek daha doğru ) yarışmadaki kişi 91.000 TL'yi kabul etti ve daha sonra 500.000 TL’ yi kaybettiği için ağlamaya başladı. Ama nasıl bir ağlama. Ben bile son zamanlarda böyle ağlamadım. Üzüldüm o kişiye. Keşke şükretseydi haline; inanın bende o tutarın 6'da 1'i olsa annemi tedaviye yolluyor olurdum. Ama dedim ya bir şans oyunu; belki hayat bir şans oyunu ve ben bu oyunda kendim için değil annem için bir şans yakalamaya çalışıyorum.

 

Hoşçakalın

 

Sevgilerimle.

 

Hoşçakalın.

S.

CEVAP: Bu mailini okuyan bir banka yetkilisi mutlaka sana kredi verecektir. Annene geçmiş olsun dileklerimi ilet lütfen.

………………………….

 

ÖĞRETMENE TAKIM ELBİSE

 

 

Staj yapacak öğretmen adayı delikanlımıza 3 adet takım elbise ve yaklaşık 10 adet kravat A.. KARGO ile çarşamba günü adrese teslim olacak şekilde postalandı.

 

Bugün G. Hn'a telefonla ulaşmaya ve kargonun akıbetini öğrenmeye çalıştım. Ancak telefonu kapalı.

 

Takım elbiselerinin uyup uymadığı, beğenip beğenmediğini öğrenmek ve sonucu size de bildirmek istemiştim.

 

Eğer siz benden önce haber alırsanız beni bilgilendirmrenizi rica ederim.

 

Teşekkürler

 

Birsen

 

CEVAP: Birsen Hanım tekrar teşekkürler,kargonuz ulaşmış onlar da çok mutlu teşekkürlerini ilettiler.Harikasınız.

………..

 

HAVADAR RUMUZLU OKURA CEVAPLAR

 

OYUNCAK YARDIMI YAPMAK İSTİYORUM

 

Merhaba Ayşecim

 

Bugünkü yazında rumuzu Havadar olan bayanın oğluna oyuncak yardımı yapmak istiyorum.

 

8 yaşındaki oğlumun oynamadığı oyuncakları severek paylaşabilirim.

Lütfen bana kendisinin mail adresini gönderir misin?

 

Teşekkür ediyorum.

 

Nagihan Yucal

 

CEVAP: İletişim bilgilerini sana ileteceğim. Teşekkürler, öpüyorum seni ve oğlunu.

………………

 

Selam Ayşe Hanım,

24 Ağustos 2010 tarihinde havadar rumuzuyla yazan arkadaşa aşağıdaki mail adresimi verebilir misiniz?

Çünkü ben de 40 yaşındayım 2 ay oldu evleneli ve bu durumdan muzdaribim. Nereye gideceğimi bilmiyorum.

Sürekli internetten araştırıyorum. Ama kafam da çok karıştı. Kime güveneceğimi bilmiyorum. Olumsuz bir şeyler olursa iyice yıkılırım diye korkuyorum.

İlginiz için şimdiden çok teşekkür ederim. İyi Çalışmalar. Hoşçakalın.

 

CEVAP: İletişim bilgilerini sana ileteceğim.

……………………

 

Selam Ayşe

 

Havadar Rumuzlu arkadaşa mail adresimi verebilir misiniz?

 

Kendisiyle bir an önce iletişime geçmek istiyorum.

 

Yardımlarınız için şimdiden teşekkürler.

 

Hoşçakalın.

 

CEVAP: İletişim bilgilerini sana ileteceğim.

 

…………

 

Havadar rumuzlu okurunuzun yazmış olduğu “İş görüşmeleri için kıyafet talebi” başlıklı mesaj için ben de yardım talebinde bulunmak istiyorum.

Ben 37 yaşındayım. Boyum 165 cm, ayakkabı numaram 37 ve 36 bedenim.

 

Ben sık sık dolabımdaki giymediğim kıyafetlerimi (inan hepsi de yeni gibi) elerim ve çevremde ihtiyacı olan insanlara veririm (genellikle uzak ve yakın akrabalar) ve onlar mutlu oldukça ben de mutlu olurum.

Daha geçen hafta elediğim ve vermek istediğim 1 torba kıyafetim var.

 

Kendime yeni bir kıyafet alırsam, mutlaka dolabımdan bazı kıyafetleri elerim. Herkese de tavsiye ediyorum.

Bizim giymediğimiz ve dolabımızda yıllarca bekleyen kıyafetler, başka insanları çok mutlu edecektir.

 

Bu arada hangi kargo şirketi ile anlaşmanız vardı? Uygun olan bir kargo şirketi ile göndermek isterim, çünkü Ankara’da oturuyorum.

 

Havadar rumuzlu okuyucunuzun iletişim bilgilerini bekliyorum.

Kıyafetleri bir an önce göndermek istiyorum. Bayramdan önce elinde olsa fena olmaz diye düşündüm. Ayşecim, benim iletişim bilgilerimi vermemeni rica ediyorum.

Ben bayanla bağlantıya geçerim.

 

 

Sevgiler

Zuhal

 

CEVAP: İletişim bilgilerini sana ileteceğim. Herkes sizler kadar duyarlı olsa kimse sıkıntı çekmeyecek aslında.

…………….

 

AFYON KOCATEPE ÜNİVERSİTESİ’Nİ KAZANDI KAYIT YAPTIRAMIYOR

 

Merhaba ablacım ilk yazmaya başladığın günden beri yazılarını büyük bir keyifle okuyorum içtenliğin samimiyetin bizden biri oluşun seni daha bir farklı sevdiriyor bana. Ablacım aynı apartmanda oturduğumuz komşumuzun oğlu Afyon Kocatepe Üniversitesi’ni kazandı ama maddi imkânsızlıklar sebebi ile kayıt yaptıramıyorlar. Kadıncağız çocuklarını okutamadığı için o kadar ezik ki anlatamam sana.  O bana maddi imkansızlıklardan bahsederken birden aklıma sen geldin bir şansımı deniyim dedim belki bir hayırsever bu kardeşimize burs verir.

Komşumuz ev hanımı eşi çalışıyor ama ev kira olduğu için çocuğun eğitimini karşılamaya maalesef bütçe ayıramıyorlar.  Sana ailenin irtibat numarasını veriyim ablacım ilgilenen olursa ulaştırırsın şimdiden teşekkür ederim ablacım her şey gönlünce olsun sağlıcakla kal.

 

 

Melda

 

CEVAP: Sevgili Melda inşallah okurlarımız en kısa zamanda bu öğrenciye yardım elini uzatır.

………………….

 

ÜNİVERSİTE 3.SINIF ÖĞRENCİSİNE BURS BULUNMAZSA OKULU BIRAKACAK

 

Ayşe Hanım

 

Öncelikle bu şekilde hayırlı işlere vesile olduğunuz için sizi canı gönülden tebrik ederim. Allah her daim sizin gibilerin yanında olsun.  Bu gece Hürriyet’te sizin yazınızla ilgili haberi okuyunca en sonunda size de müracaat etmeyi denemek istedim.

 

Ben 45 yaşında hem anne hem de babayım. 2001’de eşimden boşandım ve bir kız annesiyim. Boşanma sonrasında çeşitli işlerde çalıştım sekreter, ön muhasebe ve idari işler olarak yeri geldi çalıştığım yer kapandı kriz derken  en son 2005’ de 40 yaşına gelince iş bulmak malum   sorun olduğundan en sonunda evden pc başında internette bir sitede maaşlı editörlük yaptım taa kii bu senenin başına dek ama bu sene de çalıştığım internet sitesi kapanınca 6 aydır işsizim.  Üniversite de okuyan oldukça başarılı bir kızım var. Ank. Üniv. DTCF de Fr. Dili ve Edebiyatı 3’e gidecek bu sene tabii ben bir mucize yaratabilirsem. Mucize diyorum!! Çünkü işim yok ve oturduğumuz ev kira. Kira durumlarını bilirsiniz malum İst’ da yeri geliyor 5-6 aylık kira borcum oluyor zaten boşandığım günden beri çünkü malum hayat şartları. Eve ait faturalar, gıda, okul masrafları vs. derken ancak dönebiliyor insan ve birinden biri aksıyor bu da her zaman kira oldu.  Allahtan ki ev sahiplerim idare eden bizi senelerdir tanıyan bilen insanlar da yeri geliyor 4-5 ay kira almıyorlar, sonra ben boşandığım için rahmetli anne babadan almış olduğum dul yetim maaşıma mahsuben bankadan kredi çekiyorum. Gelip kira borçlarımı sıfırlıyorum sonra tabii aldığım dul yetim maaşı bu sefer kırpılıyor elime geçen para iyice azalıyor bu son bir kaç senedir iyice bu şekilde gider hal aldı. Derken bunun da sonuna geldik. Sonuna geldik deme sebebim artık anne babadan aldığım iki dul yetim maaşımın toplamı sadece 430 TL.  bunu almış olduğum banka şubesinden de teyit edebilirsiniz araştırarak.

Bu para ile de ne evin kirasına yetişebiliyorum ne evin faturalarına ne gıdaya gittikçe zora doğru gider oldum. Artık kızım bu sene 3’e gidecek olmasına rağmen derslerinde final notlarının çok güzel olmasına rağmen ben eylül ayının 15’ ine dek bir mucize gerçekleştiremezsem okulu dahi dondurmak zorunda kalacak çünkü okul, harçlık, harç, yurt vs derken işim de olmadığı için altından kalkamayacağımın kızım da farkında :((

 

Birçok yere başvursam da, gazete ilanlarına tel etsem de ''Kusura bakmayın maksimum yaş sınırımız 35 '' yanıtı almaktan artık cidden ruhum daraldı. Ne iş ne de kızıma yardım edecek burs verecek hayırsever bulabildim anne olarak çünkü çevremiz yok. Bu tarz insanlara ulaşacak ve dediğim gibi şimdiden daha birkaç ay önce dul yetim maaşımdan yeni çekip de sıfırladığımız halde 3 kira borcumuz ve eve ait 2 şer faturalarımız bulunmakta ve de tabii iş de yok.

 

Sizden ricam bize destek olabilecek birilerine ulaşmamı sağlamanız yeter ki kızım okulu dondurmak zorunda kalmasın, tek başıma hayata buraya kadar yetişebildim ve baktım günden güne kötüye gidiyorum maddi açıdan ve aklıma bu gece Hürriyet’ teki yazınızı okuyunca bir de size yazmak geldi. İstediğiniz her an size gerekirse Ziraat Bankası’ndan dul yetim maaşına mahsuben aldığım kredi borçlarımın dokümanını vs size ulaştırırım yeter ki eylülde üniversite açılmadan kızım okulu dondurmadan bir şeyler olabilsin kızım okulundan kalmasın.

 

Yeşim 

 

Not:

 

Size iş için cv mi ve kızımın 2. sınıf final notlarını ek’ te yolluyorum.

 

Umarım ki elinize erken geçer bu mailim.

 

Sizden Allah razı olsun köşenizde bu tarz hayır işlerine vesile olduğunuz için.

 

CEVAP: E-postanızı yayınladım, inşallah bir an önce okurlardan destek gelir size de güzel bir iş ve yavrunuza da burs bulunur.Öpüyorum her ikinizi de,güçlü olun.

……………………….

 

BEZDİM, BANA DA YETİŞ AYŞE!

Merhaba Ayşe,

 

Kafam kazan, işin içinden çıkamaz durumdayım. Neden mi sana yazıyorum? Çünkü sen yazılanları okuyor ve çözümü için kendini paralıyorsun. Bitti denilen yerden tutup başlatıyorsun.

 

Ayşe, benim de aşamadığım bir sorun var. Seninle görüşmek çok istiyorum. Aman sakın yanlış anlama sapık falan değilim. Senin yaşlarında ve iki çocuklu bir kadınım. Sadece biraz deliyim o kadar. Sen bana bir yol gösterebilirsin inanıyorum. Senden rica ederim, bana küçücük bir zaman ayır da görüşelim. Sen haber ver ben uçarak geleceğim. Beni artık depresanlar da kesmez oldu. Senden yardım istiyor ve bana yardım edeceğin inancını bu yazıyı yazarken hissediyorum.

 

Sağlıkla ve mutlu kal.

 

Gülay

 

CEVAP: Bezmek yok öyle. Önce bana bir eposta at bakalım kısaca anlat derdini,sonra mümkün olursa görüşürüz tabi neden olmasın.

…………..

 

KPSS MAĞDURLARI

 

İyi akşamlar ben 2010 kpss mağdurlarından biriyim.

Mağdurum diyorum; yüksek alan da düşük alan da mağdurdur bu sınavda.

Benim puanım atanabileceğim kadar geldi, netlerime göre çok düşük bir puan olsa da beklediğim netler geldi ve atanma umudum var ama sınavda suçlular da vardır.

Ben suçluların bulunmasından onların ayıklanıp yeniden puanlarımızın hesaplanmasından yanayım, çünkü biz hakkımızla aldık bu puanı.

Bizim bir suçumuz yokken aynı stresi tekrar yaşamak istemiyoruz. Kaldı ki bundan sonraki olacak sınavda başıma böyle bir şeyin gelmeyeceğine inancım kalmadı artık. Kopya olayının olmayacağının garantisi yok, güvenimiz yok. Ee o zaman bize niçin aynı sıkıntıyı yaşatmak istiyorlar? İptalini savunan arkadaşların bir kısmı gerçekten mağdur ama çoğu düşük puan almış tekrar hesaplansa da puanı yetmeyecek arkadaşlar da iptal edilmesini istediğini söylüyor medya bizim gibi hakkıyla yapanlardan bahsetmiyor. Sizden ricam bizim de sesimizi duyurmanızdır.

Saygılar selamlar

 

CEVAP: Bu da farklı bir yönü tabi, birkaç kişi yüzünden kaç kişinin hayatı etkileniyor çok yazık.

……………

 

DESTEĞİNİZİ BEKLİYORUZ

 

 

Milli Eğitim Bakanlığından Adayların puanları çalınmış olup 4 gündür internette dolanmaktadır. Dün henüz ÖSYM puanları açıklamadığını söylese de bu bir yalandır. Puanların ÖSYM’den çalındığı ilan tarihleri incelenerek bu durum görülecektir. Bu puanlar 4 gündür sayfalarda dolanıyor. Puanların ele geçirilip branş sıralamalarının yapılabilmiş olması -30 küsur öğretmen arkadaşımın puanları küsuratlarına kadar tutuyor. Bu puanların uydurma olmadığı kesindir- sıralamaların yapılabilmiş olması, puanların değiştirilebilir/değiştirildiğinin de göstergesidir.

Bildiğiniz gibi Nimet Çubukçu atamaların durdurulmayacağını söyledi, ancak atamalar durdurulmazsa bizim mağduriyetimiz devam edecektir. Puanlarımız bu kopya çekenler yüzünden düşük geldi, atamalar olduktan sonra sınav yeniden değerlendirilemez.

Bu yüzden atamaların durdurulması ya da sınavın iptali için sesimize kulak vermenizi, mağduriyetimize ses olmanızı bilgilerinize arz ederim.

Kimya Öğretmeni

BİLGE

 

Cevap: Bu da hayatın ilginç tarafı işte,bir üstteki eposta iptal edilmesin diyor siz iptal edilsin diyorsunuz.Hayırlısı olsun ne diyeyim.

 

…………………..

 

 

VAJİNİSMUS

 

 

Selam

 

Ben 43 yaşındayım ve 10 Temmuz da evlendim. Halen eşimle ilişkiye giremedik.

 

O gün bugündür internetten doktor araştırıyorum. Devlet memuru olmam sebebiyle üniversite hastanesi araştırıyorum. Ama üniversite hastanelerinde cinsel fonksiyon bozuklukları ile ilgili bir bölüm bir türlü bulamadım.

 

Bana İstanbul’da gidebileceğim, işinde başarılı çok pahalı olmayan bir doktor önerebilir misiniz?

Bir de bugün size yazan okura mail adresimi verebilir misiniz?

 

Şimdiden çok teşekkür ederim.

İyi çalışmalar.

F.

CEVAP: E-postanızı okuyan doktor okuyucularım mutlaka destek vereceklerdir. Bu işi öncelikle siz kafanızda çözeceksiniz unutmayın.Kendi kendinize telkin ederek,ben bunu yenebilirim diye başlayın işe.Acil şifalar diliyorum.

……………………….

 

ARKADAŞIMA İŞ ARIYORUM

 

Ayşe Hanım, merhaba

 

Sizi ilk yazmaya başladığınız andan itibaren okuyorum. İlk etapta karikatürlü yazar da kim dedim kendi kendime ve sonra bırakamadım.

Şimdi de ne kadar güzel isler yaptığınızı görüyorum.

 

Aklıma canımdan çok sevdiğim bir işsiz arkadaşım geldi. Kendisi çok zor durumda tabi o kadar da gururuna düşkün. Kendisine deseydim Ayşe’ye yaz diye hayatta yazmazdı.

Onun adına yazıyorum. Ekte cv'si var. İnanın 2 yıldır çalmadığı kapı kalmadı, ancak bir iş bulamadı. Geçen gün msn'de kurtarın beni diye söylemesi içimi yaraladı.

 

Bense çok uzaklarda yaşadığım için elimden bir şey gelmiyor. Ancak cv'sini tanıdığım arkadaşlara gönderiyorum.

 

Her gün birlikte dua ediyoruz iş bulabilsin diye ama bir türlü o umut ışığı yanmıyor.

 

Sizin bir şeyler yapacağınıza inancım o kadar güçlü ki hiç üşenmeden yazdım bütün bunları.

 

Tabi onu arayıp da moral verirseniz çok sevinirim. İlgileneceğinizi bilmek ona daha fazla güç verecektir.

 

Size sımsıcak sevgilerimi gönderiyorum.

 

Lütfen beni yalnız bırakmayın

 

Sevgilerimle

 

Muhsin TOPCU

 

CEVAP: İyi ki sizin gibi bir dostu var,inşallah çabucak da bir iş bulur.

 

………………….

 

 

BURS TALEBİ

 

Merhaba Ayşe Hanım;

 

Ne tuhaf. Şu ana kadar kimseden bir şey istemedim ama şu anda artık başka bir seçeneğim kalmadı. Haberleri okurken sanki bir umut kim bilir belki olur dedim.

 

Ama önce kendimden bahsedeyim, çünkü bir yerden başlamam gerekiyor durumu anlatmak için.

 

Ailemin en büyüğüyüm, 2 kardeş ablasıyım. Kimya Mühendisliği Bölümü mezunuyum. Üniversite son sınıftayken pastanemiz vardı kapandı. (ailem başka şehirde) ve biz üniversiteyi farklı şehirlerde okuyan ben ve bir küçük kardeşim, lisede okuyan en küçük kardeşim çok şükür yine muhtaç olmadan okuldan mezun olabildik. Babamın emekli maaşıyla bu yükün altından kalktık. Mezun olduk ama asıl sıkıntı iş sıkıntısı o zaman başladı.

Ben memlekette iş bulamıyorum tırım tırım arıyorum ama yok yok. Neyse ki Allah razı olsun gönlü büyük arkadaşım 16 yıllık arkadaşım var onun yanına geldim, kız kardeşiyle hem okuyup hem de senelerdir çalışıyorlar.

Ben de geldim 3 kız ev kiramızı, her şeyimizi paylaştık.

Ben birazcık da olsun para gönderebildim aileme.

Hayalim ise babamın artık rahat etmesi bizi nasıl okutacak nasıl harçlık gönderecek derdi olmadan benim kardeşimi okutabilmemdi. Diğer kardeşimi de İstanbul'a yanıma alıp DGS sınavlarına hazırlanmasında yardımcı olmaktı.

Ben hem İstanbul'da çalışıp kendimi geçindirip aileme destek oldum hem de en büyük hayalim yüksek lisans yapmaktı, bir yandan da ALES sınavlarına hazırlandım ama İzmir’de  Malzeme Bilimi ve Mühendisliği bölümünü kazandım hem de kardeşim M. Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği(İngilizce) Bölümünü kazandı.

Yani şimdi işler daha da zorlaştı. Çünkü bir değil iki taraftan fedakârlık yapmalarını istemem gerekecek, böyle olacağına göre de kendimi feda etmeye ve susup oturmaya karar vereceğim.

Ben İzmir 'de eğitime gidersem hem ailem tekrar ciddi sıkıntılar yaşayacak (ki henüz hiç kimseye söyleyemedim kazandığımı) hem de bu evden ayrılırsam bana ilk İstanbul'a geldiğimde kapısını açan, maddi manevi destek olan arkadaşlarımı yüz üstü bırakmışım gibi hissedeceğim.

İnanılmaz kararsız kaldım çünkü arkadaşlarım kira ödeme konusunda sıkıntı yaşayacaklar. Onlar da inanılmaz parlak, inanılmaz güzel, zeki insanlar ikisi de kardeş. Kıyamıyorum, bırakamıyorum da bu halde. Kıyamıyorum gidemiyorum babamı tekrar sıkıntıya düşüreceğim diye. Üstelik arkadaşlarım da hem çalışıyorlar hem de okuyorlar.

Biri Turizm Bölümünde okuyor hem de çağrı merkezinde çalışıyor. Diğeri de İşletme bölümünde okuyor ve mağazada çalışıyor.

Sizden ricam bu parlak arkadaşlarım zaten taşı sıksalar suyunu çıkartırlar ama en azından eğitim bursu veren bir okurunuz olursa arkadaşlarım da sıkıntı yaşamadan eğitim hayatlarını bitirirler, ben de en azından aileme yük olmadan ailemi sıkıntıya daha fazla sokmadan bursla eğitimimi tamamlamış olurum. Ama mutlaka gittiğimde işe de başlayacağım durmayacağım.

Bilgilerin doğruluğu konusunda lütfen şüpheleriniz olmasın. Gerekli evrakları TC numaralarını istediğiniz her belgeyi gönderebilirim hatta mümkünse sizinle yüz yüze bile görüşmeyi seve seve kabul ederim. Hatta bir akşam buyurun gelin evimizde sizi misafir edelim ama ne olur aramızda kalsın ev arkadaşlarıma bile söylemedim kazandığımı ;)

(Bir de eğer yayınlarsanız yerin kulağı var mümkün mertebe şehir ya da üniversite bilgilerini biraz daha gizleyerek yayınlayınız.

Hem ben istemem burs istediğim anlaşılsın utanırım, hem durumu arkadaşlarım bilmiyorlar onları da mahcup edip benden önce gazetede görsünler istemem. Sonuçta kaç kişinin bizim gibi hikâyesi var ki)(tabi ismimi de lütfen yayınlamayınız)

 

Şimdiden teşekkürler.

 

Hayat da ne tuhaf şey.

 

Sevgilerle.

 

M. Ç.

 

CEVAP: Sevgili M. hayat tuhaf gerçekten. Bazılarımızın omuzlarına da diğerlerinden fazla yük yükleniyor ama unutma Allah hiçbir kuluna taşıyabileceğinden fazla yük vermezmiş, demek ki sen gerçekten çok güçlüsün.

……………..

 

BEN DE ÇOK OLUYORUM BİLİYORUM, İŞ İSTİYORUM

 

Ayşe Hanım merhaba,

Yazımı görünce inanamadım bir ütopya idi benim için yayınlanması çok teşekkür ederim.

Kıyafet talebim vardı ilgilenen ilgilenmeyen herkese canı gönülden selam olsun.

Geçen hafta oğlumu komşuma bıraktım bin bir zahmetle kadının zaten 2 küçük çocuğu var, evimin 50 km ötesinde koskocaman bir fabrikaya iş görüşmesine gittim. İnsan kaynakları müdürü (sözde) beni teste tabi tuttu.

İlk test 20 soruluk ihracatla ilgili sorular ve hepsini İngilizce olarak cevapladım bir de ek kâğıt istedim yetmedi yorumlarıma; sonra sizi bir de matematik sınavına tabi tutacağız dedi, peki dedim.

 15 tane aptal soru A şehrinden araç yola çıkmış da saatteki hızı şuymuş yok bir silindire 1000 mt teli hiç firesiz nasıl sararmışım. Toplantı salonunda yalnızım aklım oğlumda hadi diyorum bir mucize olsun çözeyim bu matematik sorularını Allah’ım ne olur yardım et,  çözemedim.

İK müdürü sizi yöneticilerimizle görüştüremem zira matematik sorularının sadece 10’unu çözmüşsünüz onların da 2 si yanlış dedi.  Bu soruları nerden buldunuz dedim kpss ‘de çıkmış sorulardan dedi.

Üstelik benim işimle son derece alakasız sorular, bunlar temel matematik bilgisi soruları bilmelisiniz dedi.

Bakın dedim ben İngiliz dili ve edebiyatı bölümü mezunuyum, sözelciyim bunu bile bile çağırdınız beni keşke ilanınızda herhangi bir mühendis arıyoruz sayısal bilgileri kuvvetli olan ama ihracatı şöyle böyle bilen deseydiniz dedim. Teşekkür ettim ve de çıktım.

 

Allah’ın tarlalarının ortasında bir yer orası, dolmuştan inip 200 mt yürüyorsunuz saat öğlenin 2’ si üstümde ipek bluzum ayağımda kışlık pantolonum dayanamadım pes ettim oturdum yolun kenarına ağladım. Bu kadar mı bahtsız olur bir insan ik müdürü beyefendi bir de demez mi bu kadar İngilizce gereksiz ihracat bölümünde sorduğu sorulara verdiğim cevaplar için.

Sözü uzatmayacağım.

2003 yılı İng. dili ve edebiyatı bölümü mezunuyum; mütevazi olamayacağım kolumdaki bilezik altın değil pırlanta benim için, o derece iyi İngilizcem var; 4 senelik iş deneyimim var; ilk işimde işyerinde wc de temizledim bayan patronumla kankisine çay da yaptım ama ihracatta kendimi hep geliştirdim yılmadım en son işyerim beni Amerika’ya fuara gönderdi. Orda firmamı temsil ettim, başarı ile döndüm.

4 kere kpss sınavına girdim 75 alınca öğretmen oluyorsunuz düşünün birine 1 haftalık sezaryen ameliyatı olmuşken oğlumu emzirirken girdim. Sütlerim göğsümden aktı oğlum ise sınava girdiğim yerden 3 saat uzaklıkta idi, ben merkez şehirde sınava girdim. Göğüslerim acıdan yandı ama azimle sınavımı çözdüm. Sonuç 74 aldım sözleşmeli öğretmenlik için başvurdum pedagojik formasyonun yok, olmaz dediler öğretmen olamadım.

Halbuki ne güzel öğretmen olurdum ben Shakespeare’in sonelerini sevdirirdim öğrencilerime, kelime oyunları oynatırdım ah hayallerim olmadı, olmaz da artık. Hele ki bu son skandaldan sonra asla kpss ye girmem. Küçükken kendi kendime oynadığım öğretmencilik oyunum elveda.

Ama şimdi yaş oldu 30, borç gırtlakta ben çalışmak istiyorum her sabah işe gidenlere bakıyorum camdan ne güzel telaşlılar.

Yok mu bana iş verecek birisi İzmir’de. Ben işimde iyiyim çalışırım, cümle bile kuramıyorum tıkanıyorum işte ben de iş arıyorum.

N.

CEVAP: Sevgili N., bu devirde iş bulmak hele ki üniversite mezunları için çok zor ama pes etme. İzmirli okurlarımızdan iş konusunda destek bekliyorum. Kıyafetler yolda geliyor merak etme.Sana uğur getirirler umarım.

………………….

 

KORUK TEYZE VE KEDİLERİNE YARDIM

 

 

Koruk hanım, onun kimsesi olmak ister misiniz?

Nereden başlasam fazla uzatmadan sizlere kısacık anlatabilsem Koruk Hanım’ı, kedilerini ve hayat hikayesini.

 

Bu tür birçok kişi geliyor yanımıza her zaman bir şeyler istiyorlar bir şeyler soruyorlar ama Koruk Hanım, Koruk Teyze benim yüreğime aktı. Yüreğimi acıttı. Gözlerine baktığım anda çok etkilendim ve bir şey yapmak istedim onun için. Çok inandım durumuna ve yanılmadığımı evine gittiğimiz anda anladım iyi ki kayıtsız kalmadık dedik iyi ki gittik evine iyi ki onu ciddiye aldık. Hayvanları bahane eden insanlardan değildi Koruk Hanım. Yüreği sıcacık yüreği sevgi doluydu Koruk Hanım’ın.

 

Taksim’deydik yanımıza yanaştı. Yumuşacık sakin ses tonuyla kedilerim var evsahibim beni evden çıkartıyor ve kedilerimi istemiyor. Kedilerimin hepsi sokaktan kapıma bırakıp kaçıyorlar bir sürü bebek atmışlar kapıma aldım eve ama ölüyor. Ne yapayım ben onları sokağa atamam ne yapayım ben onları, ne yapayım ben onları, ne yapayım ben onları?

 

Dinlemeye çalıştım sorular sordum aldığım her cevapla daha çok acıdı yüreğim.

Kimsen yok mu teyzecim? Yok, kızım Allah’tan başka kimsem yok (gözleri doluyor ağlamamak için zor tutuyor kendisini)

2 oğlum vardı ikisi de gitti. (sanıyoruz ki yaşıyorlar da terk edip gittiler meğer ikisi de ölmüş biri kan kanserinden ölmüş kimyagermiş)

“yaşasaydı ben böyle olur muydum? O sizlere, o sokaktakilere yardım ederdi” diyor yine gözleri dolu dolu.

 

Güvercinlere yem satarak üç kuruş denkleştirip gidip ciğer mama alıyormuş kedilerine senin neye ihtiyacın var dedik, benim hiçbir şeye ihtiyacım yok dedi. Üstündekilerin rengi solmuş. Ama o kendisi için hiç bir şey istemedi. Onun tek derdi yanımıza gelmesinin tek nedeni kedileriydi.

“Hastalar, ölüyorlar yardım edin onlara iyi yerler bulun nereye götüreyim ben onları?” dedi başka da bir şey istemedi.

”Evden çıkartıyorlar beni onları nereye götürebilirim?” diyordu. Kısık denebilecek bir ses tonuyla gözleri dolu dolu ve biraz da mahcup. Eminim bugüne kadar kimseden kendisi için bir şey istemedi Koruk Teyze, o sadece işin içinden çıkamıyor, kedilerini ne yapacağını bilemiyordu. Taksim meydanında güvercinlere yem satıyor, dilenmiyor. 3 kuruş para kazanıp, onları da kedilerine harcıyor.

 

Ayaküstü biraz dinledik teyzemizi telefonunu istedik, telefonu yok adresini aldık. “Sen ayakta çok durma ben sana geleceğim” dedim gözlerim yaşlı “geleceğiz teyzecim yanına sen git evine”.

İnandı mı bilmiyorum elinde kedileri için lokantalardan aldığı yemek artıkları ve boş yem kutusu ile bir de orada bir arkadaşımızın verdiği bir torba kuru mamayla düştü yola gitti.

 

Arkasından baktım kayboldu Taksim kalabalığında.

 

Ceyda, Sevim, Meltem ve ben eylem sonrası elimizdeki adresle düştük yola, Koruk Teyzemizin evini bulmaya.

Tarlabaşı’nda ara sokaklardan birinde zor da olsa bulduk evini ev demek için bir sürü eksiği olan 4-5 m2’den ibaret köhne, tek pencereli evinin kapısını açtığında nasıl sevindiğini size anlatamam. Ne ikram edeyim size demesi, gelin oturun diyip yer bulmaya çalışması o heyecanı kelimelerle anlatılmaz.

 

Evde tuvalet yok arkadaşlar, bir döşek var üzerinde kendisine yatacak yer yok kedilerinden. Bir kolide mini mini kedi yavrularını anneleri olmayan kediler boş memeleriyle emzirmeye çalışıyor, başka yetişkin hasta kediler.

Yavrulardan biri ölmek üzere, toplam 7 bebeği kapısına bırakıp gitmişler. Bebeklerden 2 ya da 3 tanesinin gözleri kör. Yetişkin kedilerin 1 ya da 2 tanesi bence hamile. Ve hepsi enfeksiyonlu hepsinin burunları akıyor. Hepsi hapşırıyor. Ev dediğimiz yerde sadece bir lavabo, bir masa bir de yatak var. Yer beton.

Banyo, tuvalet yok, hamama gidiyormuş, tuvalet için de komşulara gidiyormuş. Bir torba ilacı var ama biz sorduk da öyle söyledi. Oğlunun çocukları varmış başka bir şehirde. Onlar için de erzak topluyor, bir de onlara yolluyormuş.

 

Ne desem nasıl anlatsam bilmiyorum arkadaşlar bana Koruk Teyzem’in yaşantısı çok dokundu. Biliyorum daha neler var bu ülkede   ama birlikte Koruk Teyze için bir şeyleri değiştirebiliriz diye düşünüyorum.

Biz ilk önce yavru kedileri topladık. Onları veterinere götürdük. Diğerlerini de bir bir, iki iki kliniklere nakledip tedavi ettirip sonra da kısırlaştırmak ve uygun mahallelere bırakmamız gerekiyor.

Kedileri hallettikten sonra da Koruk Teyze için de bir şeyler yaparız değil mi?

 

Diyeceğim şu nereden başlanacağını bilmiyorum ama Koruk Teyzemizin bundan sonra kalan yıllarını insan gibi, en azından tuvaleti, banyosu, buzdolabı, ocağı ve birden fazla penceresi olan bir evde geçirmesini çok istiyorum.

Nasıl olacak bilmiyorum ama olmalı. Onun yerinde bizlerden biri de olabilirdi.

Biz de bir gün yaşlanacağız, bir gün biz de çalışamaz olacağız. Sağlığımız gidecek, elimiz ayağımız tutmayacak. Kimin ne olacağı belli değil bu dünyada.

 

Şimdi kimler Koruk Teyze için neler yapabilir? Kısa anlatmaya çalıştım. Kediler için klinik lazım kedileri taşımak için araç ve kedi taşıma kutusu lazım. Ve elbette tedavileri ve kısırlaşmaları için de sponsor.

Kedilerden iki tanesini veremem diyor Koruk Teyzemiz gözleri dolu dolu birinin doğuştan ön patisi yok diğeri de en eski kedisi, Prenses diyor ona onu veremem ben onlara bakarım diyor. Diğerlerini nerelere bırakabiliriz? Kimler tedavilerini üstlenir, kimler taşınma konusunda destek olur bizlere?

 

Bana ulaşabilirsiniz Koruk Teyze ve kedileri için yalvarıyorum size bir şeyleri değiştirmek çok zor değil emin olun. Birlikten kuvvet doğar.

 

CEVAP: Kedileri barınaklara götürmek de çözüm olabilir ama bu son çare tabi ki öncelikle sahiplendirmeye çalışılmalı.Fotoğraflarını çekip yollarsanız belki okurlarımızdan minik yavruları sahiplenmek isteyen çıkar.

………………

 

 

 MAKAM ŞOFÖRÜ İŞ ARIYOR

 

Merhaba nasılsın?

 

Sana daha önce de yazmıştım kızımın Maraz Ali hayranlığı hala devam etmekte, bir de diyor ki Ayşe Teyze hani beni tanıştıracaktı anne, ne zaman tanışacağız diye soruyor :)

 

Gelelim aslında diğer konuya, hani çocukların istekleri kadar basit olabilse sorunlarımız öyle değil mi?

Eşim de ne yazık ki işsiz kaldı artık, iş yeri kapandı ve inanılmaz bir moral bozukluğu ve gelecek kaygısı yaşıyor.

Çünkü liseyi yarıda bırakmıştı şimdi dışarıdan bitirmeye çalışıyor ama ne iş olursa olsun en az lise mezunu istiyorlar ki artık eşimin iş kolu tamamen bitti. Biz de şoförlük işi arıyoruz İstanbul Avrupa yakasında ikamet ediyoruz. Ben eşime inanılmaz güvenirim benden çok daha iyi biridir eşim, çalışkan dürüst işine gerçekten sahip çıkan diksiyonu düzgün, 32 yaşındadır. Makam şoförlüğünü çok iyi yapacağına inanıyoruz umarım bu vesile ile inşallah senin köşende uğur getirir eşime bir iş buluruz

 

Kendine çok iyi bak,

Her şey isteklerin doğrultusunda gelişsin.

Safiye

 

CEVAP: Sevgili Safiye, kocana destek olman harika gerçekten,bir an önce iyi bir iş bulur umarım o da.

…………….

 

 

KIYAFET YARDIMI

 

Sevgili Ayşe Aral,

 

Yazılarınızı sürekli okuyorum ve üslubunuzu çok içten buluyorum. İnsanlara yardım etme isteğinizi de çok takdir ediyorum.

 

Ben kıyafete ihtiyacı olan bayanlara yardımcı olmak istiyorum. İki doğumun ardından hiç giyemediğim takımlarım ve gömleklerim var. İş hayatında olup kıyafet sıkıntısı yaşayanlara göndermek istiyorum. Çoğu 38 veya 40 beden.

 

İhtiyacı olanların bana ulaşması için mailimi curcu75@gmail.com  iletirseniz sevinirim.

 

Burcu

CEVAP: Sevgili Burcu mailini yayınlıyorum.Harikasın,iyi ki senin gibi okurlarım var.

……………………

 

EMEKLİYİM, İŞ ARIYORUM

 

Ayşe’m,

Canım ben oğlana beyaz önlüğü giydirdiğim gün mutlaka o gün de seninle ÇAK Ayşe işte bu diyeceğim.

Kesinlikle inanıyorum çünkü ben sana dokunduğum ilk günden beri insanlığınla mertliğinle doğallığınla sevdim.

 

Ben eşinden yıllar evvel ayrılmış biriyim. İki evladımı çalışarak büyüttüm ve iki yıl önce emekli oldum.  8 ay evvel büyük olgumla birlikte yaşamak adına İstanbul’a yerleştim.

Küçük oğlum tıp fakültesinde okuyor. 2.sınıfa geçti. Nasip olursa doktor olacak ama ben burada çalışmak istiyorum. İstanbul’u doğru dürüst tam bilemiyorum. İletişim halkla ilişkiler konusunda yıllarca çalıştım.  Eh bir de ikizler burcuyum ya, becerikliyimdir.

Ben and içtim oğlanı da okutup doktor çıkartıp hayata benden bu kadar diyeceğim Anadolu yakasında oturuyorum, emekliyim 49 yaşındayım ve çok becerikliyimdir.  Sevgimle kucaklıyorum.

 

Ayşe’m bir iş imkanı olursa derhal çalışmak istiyorum.

Sekreterlik, halkla ilişkiler. 10 parmak seri klavyem vardır. 27 sene memuriyet yaptım. Yüzünü kara çıkartmam.

 

 

S.

CEVAP: Sevgili S. hayata bu kadar tutunman çok güzel,emekli oldum kenarda oturayım demek yerine ben daha gencim demen harika.En verimli çağındasın bunu değerlendirecek işverenler umarım okuyordur bu yazıyı.

 ……………………….

 

BİR ÜMİTTİR İNSANI YAŞATAN

 

Merhabalar Ayşe Abla,

Ben normalde köşe yazarlarını okuyan bir insan değilim ama tesadüfen bir gün bir yazını okudum, o gün bugün takipçinim.

Çok da güzel şeylere imza atıyorsunuz, memleketin sizin gibi elinden geleni sakınmayan insanlara çok ihtiyacı var.  Baktım ki insanlar sorunlarını, mutluluklarını, dertlerini, her şeylerini paylaşıyorlar seninle. Ve ben de bu maili yazmaya karar verdim. 30 yaşındayım,7 yıllık evliyim, çocuğum yok.

Bizdeki sorun ise eşimin iş bulamaması, öyle sözler verildi ama tutulmadı ki artık ümidimizi yitirdik inan. Sürekli insanların vaatleriyle kandırıldık.  Bir de benim kocamın şanssızlığı mıdır nedir, hangi işe girse kısa süre sonra işyerinde mutlaka bir aksilik oldu ve bir sürü insan (benim eşim de dahil) işsiz kaldı. Öyle enteresan bir durum ki ben de bir o kadar şanslıyım çok şükür işsiz kalmıyorum. Şimdi bir tasarım ajansında yönetici asistanlığı yapıyorum. Tabi durum böyle olunca eşim iyice üzülüyor ve bunalıma giriyor. Otomatikman da aramızda sorunlar olmaya başlıyor.

Birbirimizi kırmaya incitmeye başlıyoruz, ben ona göre biraz daha deyim yerindeyse feleğin çemberinden geçtim, 10 sene önce ailem beni kapının önüne koyunca erken büyümek zorunda kaldım tabi.

Hayatla, insanlarla mücadele etmekten yılmadım, ayaklarımın üstünde sağlam durdum ama anladım ki insanın kendinden başka dostu yok.

Annen baban bile seni kapıya koyabiliyorsa bir kez daha düşünmek lazım hayatı. Eşimse annesinden babasından her konuda destek görmüş ve hala da görüyoruz ama onun bu sıkıntısı evliliğimize çok yansıdı.

Ben de düşündüm bir ümittir ya hani insanı yaşatan, ben de o ümidimi yitirmeden bir sonuç alabileceğimi hayal edip sana bu maili yazdım.

Eşim duysa müsaade etmez aslında, çünkü insanlara inancını yitirdi ama ben mutlaka iyi bir şeyler olacağına inanıyorum.

Düşünüyorum şöyle sabah gidip akşam geldiği bir işi olsa kocamın, ancak akşamları didişicek vaktimiz olsa.

Konuşacak bir şeyimiz bile kalmadı artık ve bu beni çok üzüyor, tabi onu da. Geceleri sessizce ağladığını duyuyorum. 43 yaşında ama çok temiz, düzgün, kaliteli bir adam kocam. Yaşından dolayı da iş bulamadığı zamanlar oldu ama görseniz yaşı en fazla 30 dersiniz.

 

Şimdi ne yapmam gerek bilmiyorum Ayşe Ablacım, senden gelen cevaba göre hareket edeceğim. Hangi bilgileri paylaşmalıyım bilmiyorum ama mail yoluyla senden bir cevap gelmesi için dört gözle bekleyeceğim.

 

İyi ki varsın Ayşe Ablacım

 

Aylin

 

CEVAP: Ben de söz verildi mi tutulması gerektiğini düşünürüm. Ancak bu tip durumlarda iyi niyetle yardım etmek isteyen çok olur ama şartlar el vermez yardım edemezler.Çok da beklentiye girmemek gerek  başkalarından.

………………….

 

OYUNCAKLARA TALİBİM

 

Sevgili Ayşe Aral,

 

Hürriyet’in takipçisi olarak bir gün bir baktım yeni biri gelmiş. Aaaaa dedim bu da kim acaba? Sonra sizin yazılarınızı okudum, okudum okudum ve bu kadar mı güzel ve mizahi anlatılır olaylar. Gerçekten hayran kaldım size. İlk gününüzden beri sizi okuyorum sizin yazılarınızı okumakta azıcık bile geciksem kendimi eksik hissediyorum.

Elinize ve yüreğinize sağlık.

Ayrıca şunu da söylemeliyim ki Allah o prensi karşınıza çıkaracak bundan da eminim. Dün gece bunun için dua ettim, çünkü gerçekten çok güzel şeyleri hak ediyorsunuz. İnşallah hep mutlu olun kızınız, kızınızın erkek arkadaşı ve ailesi ve sizin yeni eşiniz inşallah o güzel günleri de buradan okumayı dört gözle bekliyorum.

 

Benim ricam bugün size yazan MEHMET AVAR Bey’in kızının oyuncakları için. Eğer mümkünse ben o oyuncaklara talip olmak istiyorum biricik yeğenlerim için.

İnanın ablam sırf kızlarına oyuncak alabilmek için temizlik bulursa evlere temizlik işine gitmek istiyor ama onu da maalesef bulamıyor. Benim mailimi o beye iletirseniz çok sevinirim. Gerçi biz Güneydoğu’da ya da Doğu’da değiliz Akdeniz’deyiz ama olursa çok seviniriz olmazsa sağlık olsun. Lütfen mail adresimi ve ismimi yayınlamayın ablam duymasın olursa ona sürpriz olsun.

Teşekkür ederim ve sizi kocaman öpüyorum.

 

Özlem

CEVAP: Sevgili Özlem iletişim bilgilerinizi ileteceğim karşılıklı.

……………….

 

 

İLKÖĞRETİM 2.SINIF İÇİN KIYAFET VE OKUL MALZEMESİ TALEBİ

 

Ayşecim merhaba,

Sana daha önce otistik olan çocuğumuzla ilgili bir mail atmıştım. Sn.Paktuna’dan randevu talebim vardı belki hatırlarsın.

Senden hiç ses çıkmadı zaten söz veremiyorum bu konuda demiştin. Yayınlaman bile yetti benim için.

 

Şimdi başka bir ricam var güzel yürekli insanlardan.

İlkokul 2.sınıfa başlayacak yardıma muhtaç bir ailenin dünyalar tatlısı okumak isteyen bir kızı var. Para değil sadece giyilmeyen küçük gelen her türlü kıyafet, oyuncak ve okul için okuma kitapları, hikâye kitapları, kalem, defter ne olursa ellerinde ne varsa yardımlarınızı bekliyorum.

Dertler sıkıntılar paylaşıldıkça azalırmış.

 

Selamlar

 

Not: Yardımlarla ilgili dönüş olursa ben bir kargo adresi veririm oraya yollanır. Göndereceğimiz yer Ankara.

Serpil

 

CEVAP: Hazır ramazan bayramı yaklaşırken herkes bir çocuk sevindirse ne kadar güzel olur değil mi? Hadi bekliyorum sevgili dostlar.

……………….

 

 

YARDIM İSTEYENLER ARAŞTIRILIYOR MU?

 

Ayşe Abla merhaba,

Hatırlar mısın bilmiyorum ben daha önce sana yazmıştım ihtiyacı olan birine ufak çaplı destek olabilirsem mutlu olurum diye.

 

Ayşe Abla bu maili neden yazdım, yazma sebebim şu, açıkçası biraz ikilemde kaldım acaba gerçekten ihtiyacı olan birine mi yardımcı oluyorum? Bu zamanda insanlara güvenmek çok zor olduğundan içime bir kuşku düştü.

Bu zamanda insanların para için neler yaptığını da görebiliyoruz. Sana sormak istediğim ve maili yazma sebebim, acaba sana yazanların yazdıkları maillerin doğruluğundan emin olmak için herhangi bir şey yapıyor musun? Tekrar sana danışmak istedim.

 

N.

 

Cevap: Sevgili N. Mailinin yayınlanmasını istemediğin için sadece önemli bulduğum bölümünü alıntı yaptım. Bana gelen her maili araştırma şansım olmuyor maalesef. Büyük çoğunluğuna telefonla veya epostayla ulaşsam da burada sizlere de iş düşüyor. Yardım etmek istediğiniz kişiyle temasa geçtiğinizde siz de bilgilerin doğruluğunu araştırın. Belge isteyin.Okurlarıma ben çok güveniyorum,geçen gün iş bulduğu için kendisine artık yardım gönderilmemesini isteyen okurum gibi çok gururlu ve gerçekten yardıma ihtiyacı olan okurlarım var. Ancak tabi ki arada birkaç kötüniyetli olabilir ki o da hemen anlaşılır, izin vermeyiz.

 

………………..

 

GEMLİK’TE MUHASEBE İŞİ ARIYORUM

 

Merhaba Ayşe Hanım,

 

Ben Ankara’da yaşıyorum eşimden 3 yıl önce ayrıldım.  Kızlarım Ankara’da babaanneleriyle kalıyordu, hafta sonları bende kalıyorlardı. Ama eski eşim kızlarımı yanına aldı yani Yalova’ya götürdü kızlarımı göremeyecek olmam hayatımı kabusa çevirdi Bursa’nın Gemlik İlçesi’nde iş arıyorum, oraya yerleşip kızlarıma daha yakın olmalıyım Yalova’ya 20 dakika neden Yalova değil derseniz orda beni huzursuz eder kızlarım mutsuz olur. Bana bu konuda yardımcı olursanız çok mutlu olurum. Ben onlardan uzak yaşayamam, kendi çabalarımla iş bulamadım bana yardımcı olursanız beni çok mutlu edersiniz. Muhasebe elemanı olarak çalışıyorum.

 

 

ÖZLEM

CEVAP: Özlemcim kızların için bu kadar fedakarlık yapman gerçekten saygı uyandırıyor. Umarım Gemlikliler de sana destek olacaklardır.

………………..

 

DÜRÜST YAŞAMAK ÇOK ZOR

 

Ayşecim tüm içtenliğimle gözlerinden öpüyorum canım benim. Allah razı olsun senden. Bu memlekette binlerce insan var yardıma muhtaç. İşsizlik almış başını gitmiş. İnsanlar üniversite bitiriyor ama diplomalı işsizler ordusu var memlekette. Ben ve kız kardeşim de aslında aynı durumdayız ama utancımızdan kimselere bir şey diyemiyoruz derdimizi anlatamıyoruz. Kendimiz gibi insanların çaresizliklerini okuyunca içimiz sızladı.Biz de varız demek istedim ama utandım yine de yazmaya.

Ağrımıza gidiyor çünkü bu yaşadıklarımız. Eğer güzel bir bayansan ve tek başına ayakta durmaya çalışıyorsan işin çok zor bu memlekette. Namusunla çalışacak iş bulmak çok zor. Ya 3 kuruşa talim edeceksin ya da metres olacaksın. Rusya’ya dönüyoruz yavaş yavaş Nataşalar yaratıyoruz içimizden. Global ekonomik krizi bahane eden iş verenler, patronlar 3 yıldır zam yapmıyorlar.

Her yerde asgari ücret geçerli. Okuyanla okumayanın farkı yok zaten. 15-18 saat çalışıyorsun fazla mesai falan yok. İşe başladıktan 3-6 ay sonra sigortan başlıyor. İtiraz edemiyorsun çünkü düzen böyle deniyor. Azıcık sesini çıkardığında çıbanbaşı konumuna düşüyorsun ve sudan sebeplerle işten çıkartılıyorsun. Hakkını falan aramak gerilerde kaldı. Kız kardeşimle birlikte yaşamaya çalışıyoruz ama sana yemin ederim Ayşe resmen ev kirası ve faturalara çalışıyoruz.

Maaşları alınca oraya buraya dağıt bakıyoruz elde 20 TL kalmış, ay sonuna kadar. Bu memlekette çalmadan çırpmadan ahlaksızlık yapmadan hak yemeden yaşamak çok zor artık. Kendi durumumu anlatmaya utanıyorum benden daha vahim yaşayanları okudukça. Senden tek ricam lütfen ama lütfen elinden geldiğince sana gelen bu maillere cevap ver yardımcı ol canım. Artık insanların umudu kalmadı.

Sevgiyle öpüyorum gözlerinden.

ASLI
CEVAP:Hayat gerçekten zor ve acımasız ancak siz gene de doğru bildiğiniz yoldan şaşmayın.

 

Yazarın Tüm Yazıları