Sevgililer günü işkencesi

Niye mi bu başlığı attım? Yok, sandığınız gibi değil, sevgilim yok diye sinir yapmış değilim. Ayrıca belki de vardır, kime ne?

Haberin Devamı

Ben sadece adının başkaları tarafından konulduğu benim hiçbir katkı payımın olmadığı “Kutlayacaksın işte” gibi diretilen günlerden haz almıyorum mesele bu sadece.

Üç gündür  sürekli oradan buradan e - postalar gelip duruyor.

“Bilmem ne otelde sevgilinle mum ışığı yemeği, şarap dâhil şu kadar lira.”

“Sevgiline onu sevdiğini göster, limuzinle evden alalım şampanya eşliğinde boğaz turunuz kredi kartınıza on taksit” Onun gibi bir ıvır zıvır şeyler.

Ama bunların içinde bugün gelen bir tanesi var ki gözlerimi yerinden oynattı…

“Sevgililer günü geceniz cinsellik zevkiniz olsun, ızdırabınız değil."

"Penis küçüklüğü, erken boşalma, kadında veya erkekte  isteksizlik, ereksiyon sorunu, tüm  bu sorunlarınızdan bir paket sayesinde kurtulabilir, sevgilinizi doruklara çıkarabilir, daha zevkli, daha doyurucu bir gece için denemekle ne kaybedersiniz?”

Haberin Devamı

Tüm ürünlerimiz Bakanlık izinli, orijinal ve ithal ürünlerdir, kredi kartına 12 ay taksit ve paket eve teslim…

İşte artık buna “oha” diyorum izninizle. Üstelik şaka falan da değil, bu şirketin adı madı var bende.

Bu tip şeyler bazı insanların ilgi alanlarına girebilir, ona lafım yok. Beni sinir eden sevgililer günü üzerinden dahi prim yapmaya çalışmaları...

Ayrıca kardeşim herkes sevgililer gününde illa ki seks yapacak gibi bir durum da yok yani. Sıkıntıları olanlar da elbet sevgililer gününün gelmesini beklemeyip önlemlerini daha önceden almışlardır bence.

Sevgililer günü öncesi televizyonlardaki bazı reklamlara da takıyorum mesela.

Neymiş tek taş yüzükte duyulmamış indirim varmış. Artık 5.000 TL değilmiş, kaçırmayın 999 TL ye  inmiş…

Millet eve ekmek sokamıyor, bas bas bağırıp durunuyorsunuz tek taş diye, bu da benim aklıma Marie Antoinett’i, getiriyor..  Ne demiş kendisi: “Ekmek bulamıyorsanız pasta yiyin!”

Diğer tilt olduğum reklam türü de erkekleri, eşine mutfak eşyası almaya yöneltenler…

Buzdolabı, çamaşır makinası, elektrik süpürgesi, “Gel gel, kaçırma bu fırsatları, kampanyada hepsi sudan ucuz, sevindirin beyler karılarınızı !”

Tam bizlik bir zihniyet işte: “Kadının yeri ev, mutfak işi, temizlik.”

Haberin Devamı

Ayrıca neden tüm reklamlar erkeğin alım gücünü işaret ediyor ki? Yani kadın aciz mi?

Şu tarz kadını işaret eden reklamlar niye yok? : “Kocanı, sevgilini sevindir, beş taksite kol saati, on taksite çim biçme makinası, arabasına kar lastiği, vs…”

Ha var tabii bazen, ama olanlarda sadece “Gömlek, traş bıçağı, çorap..” cinsinden…

Eee kadın ezik ve kısıtlı olanaklara sahip ya, alsa alsa bunları alabilir sevdiğine….

Bir de işin şu yanı var, onu da es geçemeyeceğim;  “Sevgililer gününde hediye alınan ve mutlu edilmeye çalışılan hatun kişiler, genellikle metres tayfasından olanlardır…Hediyelerin, gün içi cazip kaçamakların tadını onlar çıkartırlar…”

Ne yazıktır ki ülkemizde çoğu erkek karısını  aldatmıyor dahi olsa, onu sevgili olarak görmez. “Sen benim sevgilim değilsin ki, karımsın, çocuklarımın anasısın.” der geçer…

Sinir ama gerçek…

Haberin Devamı

Sevgililer günü işkencesi

Gelelim merak edenlerinize. Benim sevgililer günümü nasıl geçireceğime?

Sevgilim dedi ki, sabah saat 10.00’da  havalaanında buluşuyoruz. Program şuymuş:

Önce, biziniz klasla Londra’ya uçuyormuşuz. Bu arada kabin görevlisi benim için önceden hazırlanmış olan otuzdokuz adet güllü şampanya eşliğinde getirecekmiş. (yaşım otuzdokuz ya)

Hiitrov havaalanında, bizi on metre boyunda bir limuzin karşılayacakmış. Haa bu arada yanıma kılık kıyafet almayacakmışım, çünkü kalacağımız otelin kral dairesinin dolabında benim için Versaçe tarafından özel hazırlanan bir koleksiyon yerleştirilmiş….

Akşam yemeğimizi “çiprianikolisiyusumus”ki de yiyecekmişiz, hatta lokantada bizden başka kimse de olmayacakmış…Sevgilim bu yemeğe özel  benim için taaaaaa okyanustan özel istakozlar getirtmiş. Onu da yanlışlıkla ağzından kaçırdı işte…

Haberin Devamı

Eee dedim bu kadar mı? Nerede gecenin devamı? Orası bende saklı dedi.

“Daha fazlasını söyleyemem…”

Ama benim tahminlerim var, hatta biliyorum her sene aynı şey. Yine muhtemelen ya Elton John ya Madonna bana özel konser verecek. Bu durum baydı beni, ama ses edemiyorum işte…

Eee ben de her zamanki gibi bunların altında kalmayayım diye, organizasyonumu önceden yaptım tabii ki… Bu sene değişiklik olsun dedim, ev yerine araba aldım, sağlıkla kullansın inşallah….

Kendime “hadi len” der, hepinizin sevgililer gününü kutlarım. Ben bu sene gerçek sevgilime sarılacağım.

Kızıma…

Yer, içer bir film çeker, sonra da ana kız birbirimize sarılarak uyuruz.

Gerçekten sizi sevenler ve sizin en çok sevdikleriniz hep yanınızda olsun inşallah…

Yazarın Tüm Yazıları