Paylaş
İllet bir şey, mecalim yok yazmaya, ağrısı bir felaket.
Aslında yazacak çok şey de var. Bayramda evde oturdum, seyahate gitmedim amma gitmişten de beter oldum valla, kafam azıcık kalksın, yazacağım.
Sayfamı boş bırakmaya içim el vermedi, bayram alışverişi yaparken de izlenimlerim değişmediğinden buyurun, okuyun sevdiğim bir yazımı.
Biraz toparlanayım büyük bir mutfak alışverişine çıkacağım,
o kesin.
Bekâr olanlara da şiddetle tavsiye ederim.
Tabi verdiğim tüyoları göz ardı etmemenizi de şiddetle tavsiye ederim yine.
İKİNCİ EL KOCA ADAYLARI NERELERDE BULUNUR?
Bugün benim gibi daha önceden evlenip ayrılmış, orta yaşlı ve tekrardan evlenmek niyetinde olan hatunlara bir kıyak geçecek ve en ikinci el koca adaylarının bulunma ihtimali olan mekânları ve nasıl davranmanız gerektiğini yazacağım.
Şimdi efendim yaşları kırklara, ellilere, altmışlara ha vardı ha varacak olan hatun kısmısı, ne demişler “yalnızlık Allah’a mahsus”, başımızdan bir ya da bir kaç sefer evlilik geçmiş olsa bile, kadınız işte, büyük çoğunluğumuz tekrar bir erkeğin hayatımıza girmesini isteriz.
Eh yaşlar da malum, bu yaşlarda onunla flört bununla flört, ay bu olmadı dur bir diğerine bakayım gibi haller bizi bozar. Eşin dostun bizi baş göz etme çabaları, habersiz ayarlanan tanıştırılma yemekleri, “aa bu akşam bize gelsene” denilip gidildiğinde “ah bak ne tesadüf hiç haberimiz yokken Mehmet de geldi” şeklindeki sinir bozucu durumlar işin büyüsünü bozar.
Yaşlarımızı ve çoğumuzun çoluklu çocuklu olmasını göz önüne alıp kısa ve çabuk yoldan tekrardan bir sevgili ya da eş edinme niyetinde olan bizler ne yapacağız, hayatımıza girecek yeni adamları kimselerin yardımı olmadan gidip en doğru yerlerde arayacağız.
Şimdi diyeceksiniz ki “eh Ayşe bu adamların dolandığı belli yerler mi var, ne yani sokakta yürürken, bir iş toplantısında, bir seyahatte ya da bir barda otururken yan masada karşıma çıkamaz mı yeni aşkım? ” Ben de diyeceğim ki “tabi ki çıkabilir ama size fazladan mesai harcatır.”
Diyelim ki adamın birini oralarda gördün beğendin, ee ne belli adamın evli olup olmadığı, bizim yaş kadınları dan diye konuya da giremez “merhaba sizi pek beğendim, eee ne iş yaparsınız beyefendi, evli misiniz bekar mısınız, gibi....
Ya da oldu da girdin diyelim, ya adam “evliyim” derse... Yok, işte olmaz öyle, onun için benim dediklerimi dinleyeceksiniz, valla dediklerimde haklı çıkmazsam maillerinizle beni dövebilirsiniz.
Evet, şimdi gelelim ikinci el yani, eşinden boşanmış ya da hiç evlenmemiş erkeklerle tanışabileceğiniz mekânlara ve günlere. Günler hafta sonu olmalı, ya cumartesi ya pazar, mekânlar ise Migros ya da Carrefour. Neden mi? Şundan, bir erkek hafta sonu bu tip yerlerde alışveriş yapıyorsa anlamı şudur; hafta arası iş güçten vakit ayıramadığından haftalık alışverişini acil durumlar dışında genelde hafta sonu yapar. Ama burada da dikkat etmeniz gereken bir durum var, o da şu; dikkatlice bakın adamın elinde alışveriş listesi var mı diye. Çünkü eğer varsa muhtemelen evlidir, karısı eline listeyi tutuşturmuş “git şunları al” demiştir. Ha elinde liste yoksa muhtemelen bekârdır, çünkü erkekler ambalajını beğendiklerini, gördükleri an akıllarına gelenleri ve pişmesi, yemesi kolay şeyleri satın alırlar genellikle.
Bir de şunu unutmayın, adamın alışveriş arabasına bir bakın, sadece iki poşetlik alışveriş yapıp ekmek, ketçap, 5 adet patlıcan, yarım kilo fasulye ve bir yoğurt aldıysa o da evlidir, evin acil ihtiyacı için alışveriş yapıyordur. Ama eğer önündeki arabaya tuvalet kâğıdından peçeteye, bir evin tüm hafta boyu ihtiyacı olacakları doldurup yüklüce bir alışveriş yapıyorsa anlayın ki adam bekâr.
Baktınız emin olamadınız, adamı deterjan reyonuna kadar takip edin. Bakın bakalım deterjan reyonunda “ay hangisini alsam, bu mu iyidir acaba şu mu gibi mi bakınıyor, yoksa direk eli tek bir markaya mı gidiyor? Kafasında soru işareti olmaksınız kısa bir sürede deterjanları arabaya dolduruyorsa, adam evli.
Gelelim kasa bölümüne, eh ülke şartları maalesef ona da önem vermemizi gerektiriyor. Bakın bakalım kredi kartıyla mı yoksa nakitle mi ödüyor ve eğer kredi kartıyla ödüyorsa taksit mi yaptırıyor, tek seferde mi çektiriyor? Bu kısmı sizlerin iyiliği için yazdım bilesiniz.
Ha bir de hazır adamı bu kadar takip etmişken bindiği arabaya bakmanız da fena olmaz. Hatta çok beğendiyseniz plakasını not etmek de fayda sağlayabilir. Alışveriş boyunca takip ettiğiniz ve beğendiğiniz adamın bekâr olduğuna kanaat getirdikten sonra, sakın “ee bir daha nasıl göreceğim demeyin, önünüzdeki hafta sonu en şık cicilerinizi giyip, yine aynı saatlerde aynı mekâna gidin, hiç merak etmeyin erkekler hep aynı yerden alışveriş yaparlar.
Artık alışveriş arabalarını kaza süsü vererek çarpıştırmak ya da yanlışlıkla adamın üzerine reyondan bir şey devirmek sizin maharetinize kalmış.
Son olarak ikinci el sevgili-eş adaylarınızı bulabileceğiniz diğer mekânlara gelelim. Tabi ki kitap, dergi, dvd, cd satan yerler. Günler yine hafta sonu, ya cumartesi ya pazar.
Burada da yapmanız gereken beğendiğiniz erkeğin aldıklarına bakmak. Adam eğer bol dvd alıyorsa, muhtemelen bekâr ama aldığı filmler de mühim; daha çok gerilim ve savaş tarzı filmler alıyorsa karısı sevmeyeceği ve tek başına seyretmek istediği içindir yani muhtemelen evlidir.
Ha aşk filmi ve komediye takılıyorsa kesin bekârdır, aşka ve gülmeye ihtiyaç duyduğunu gösterir.
Gelelim kitaplara, çok kitap alıyorsa okuyacak vakti çok demektir. Çünkü kadın dırdırı ve çoluk çocuk olan evde çok kitap okuyamaz erkek. Aldığı kitaplara da şöyle bir bakın aralarında aşk romanı varsa, bu iş tamamdır.
Bu arada adamın aldığı dergilere de göz atmayı unutmayın, ekonomi ve araba dergileri alıyorsa evli ama kapağında güzel kadın resimleri olan dergileri alıyorsa bekâr. Unutmadan şunu da söyleyeyim, eğer play station oyunları falan alıyorsa büyük ihtimal bekârdır ama bu oyunlar erkeklerde hastalık haline geliyor bildiğiniz gibi. Hani olur ya aranızda bir ilişki, bir evlilik falan olur, sonra adam yine her gece oyun oynamaya devam eder, sorumluluğu üzerime almam peşin peşin biliniz.
Not: Geçenlerde twitter’da Hürriyet yazarı arkadaşım Demet ile bu konuda sohbet ediyorduk. Ben Migros Carrefour erkekleri deyince o da bana “ya Ayşe sabah sekiz Ankara uçağı erkekleri de bekâr hanımlar için iyi olabilir” dedi. Ben de cevap verdim “hahah Demet aman almayalım biz de bu şans varken çatarız bir politikacıya, ondan sonra da adama ayak uyduracağım diye dansöz gibi bir sağ bir sol uğraş dur.
Paylaş