Mask sahibine ve evine kavuştu
Dün gece saat 01.00 gibi bana bir mesaj geldi. Bir dostumun arkadaşının köpeği, günün bir saati habersizce eve gelen görevliler tarafından apar topar alınıp bir barınağa götürülmüştü. Köpeğin sahibi perişandı. Çünkü köpekçik onun eline yavruyken gelmişti. Yıllardır aynı yatakta uyuyorlardı. Aralarında insan- hayvan farkı kalmamış, birbirlerinin en yakın dostu olmuşlardı.
Bu durumdan haberdar olunca yapabileceğim tek şeyi yaptım ve bu konuyu yazdım. Yazım yayına girdikten sonra twitter ve facebook’taki dostlarımdan yardım istedim; yazıyı yayalım dedim.
Herkes o kadar büyük duyarlılık gösterdi ki sabah barınağın telefonları kilitlendi. Bana yardım eden herkese sonsuz teşekkürler.
Ayrıca barınağın veterineri Dr. Engin Civan’a da gösterdiği alakadan dolayı teşekkür ediyorum.
Mask şu an yani benim yazıyı yazdığım şu saatlerde, sahibiyle birlikte evine doğru yolda. Sizlerin bu yazıyı okuduğu saatlerde ise muhtemelen sıcak evinde kemiğiyle oynuyor olacak. Mask’ı kurtarabildik belki ama nice hayvanlar ve nice hayvan severler aynı durumu yaşıyor ve belki de hayvanlarını kaybediyorlar. Umarım Mask bu konuda bir ilk, hatta son olur.
Aşağıda bana barınaktan gelen mail var. Onların da söz hakkı olduğundan bu maili yayınlıyorum ve yetkililere buradan sesleniyorum, hadi artık bu durumu çözün çözün çözün.
NOT: Bugün için İngiltere’den kaçış maceramın ikincisini yazacağımı duyurmuştum ancak bu olay ortaya çıkınca o yazı pazartesiye kaldı.
Güngören Hayvan Barınağı’nın açıklaması:
Sayın Ayşe Aral,
Güngören Belediyesi Veteriner İşleri Müdürlüğümüze iletilen 23 imzalı şikayet dilekçesinde G. Mahallesi, K. sokak no:..’te Pitbull ırkı köpek beslendiği , apartman sakinlerinin bu durumdan rahatsız oldukları belirtilmiştir.
Takdir edildiği üzere vatandaşlarımızca idareye iletilen her türlü şikâyet incelenmeli ve açıklığa kavuşturulmalıdır.
Bu kapsamda Çevre ve Orman Bakanlığının 20.05.2010 tarih ve 4595 sayılı uygulama yönetmeliğine istinaden incelenmek üzere Pitbull ırkı olduğu iddia edilen hayvan bir süre müşahede altında tutulmak üzere veteriner hekim gözetimi altına alınmak mecburiyetinde kalınmıştır.
Ancak medyada çıkan haberlere konu olan uyutulma gibi bir uygulamanın yapılması söz konusu bile olamaz. Meslek hayatları boyunca hayvan sevgisi ile dolu olan veteriner hekimlik camiasının hiçbir mensubu bu uygulamayı kabul edemez.
Müdürlüğümüzdeki veteriner hekimlerce yapılan inceleme ve konsültasyon sonucu bahsi geçen sahipli hayvanın Pitbull Terrier ırkı olmadığı; American Stuffordshire Terrier ırkına ait olduğu anlaşıldığı için, hayvanın hayvan sahibine iade edilmesine karar verilmiştir.
Çevre ve Orman Bakanlığı’nca gönderilen uygulama yönetmeliğinde maalesef bir takım uygulama eksiklikleri bulunmaktadır. Yönetmeliği uygulayacak idareler de bir takım sorunlarla karşılaşmaktadırlar.
Örneğin toplanacak olan hayvanların nasıl barındırılacağı, barındırmada görevli personelin hangi nitelikleri taşıyacağı, barındırma ve bakım koşulları tam olarak açıklığa kavuşturulmamıştır. Belediyelerimiz bakımevlerinin ve rehabilitasyon merkezlerinin hali hazırda kapasiteleri bu denli yetersiz olmasına rağmen bu noktada nasıl hareket edileceği açık bir şekilde belirtilmemekte, uygulama mesafesindeki belediye ve idareler yalnız kalmaktadırlar.
Ayrıca hayvan ırklarının kesin ve net bir şekilde tür tayini yapıldıktan sonra, gereğinin yapılması daha sağlıklı bir uygulama olacaktır.
Özgün Öztürk, Yaşam Hakkına Saygı Derneği Başkanı’nın açıklaması:
Sayın Bakan ve belli STK’lar yaklaşık 2 ay önce genelgenin “yanlış anlaşıldığını, sorun kalmadığını” açıkladılar.
Aslında genelge gayet net ve resmi; bakanın sözleri genelgeden üstün ve yasal değil. Maalesef ortalığı sakinleştirmek için yapılmış bu açıklamanın STK’lar tarafından da desteklenmesiyle kamuoyu yanlış yönlendirilmiştir.
YHS (Yaşam Hakkına Saygı Derneği) olarak ilk günden itibaren kamuoyuna çağrıda bulunduk, “uyutuluyoruz” dedik, “kanmayın, resmi bir genelge için ses verin” dedik ve imza kampanyalarıyla 2.bir genelge çıkması için defalarca dilekçe yolladık.
Toplamda 7.500 imza ile dilekçeler yolladık. Ancak köpeklerin toplanması 2 aya yakın zamandır devam ediyor.
Diğer yandan söz konusu genelgenin insani ve sorun çözmekten uzak boyutundan önce, yasalara aykırılığına dikkat çekmek istiyorum.
TCK'nın 151/1 ve 151/2 maddelerine istinaden sahipli köpeğin uğrayacağı tüm mağduriyetler suçtur ve hapis cezası mevcuttur. Kimse sahipli ve saldırgan olmayan bir köpeği sahibinden alamaz, barınağa koyamaz, köpeklere ve sahibine fiziksel ya da ruhsal zarar veremez.
Türkiye 20.10.2003 tarihinde Ev Hayvanlarının Korunmasına Dair Avrupa Sözleşmesi’ni imzalamıştır.
Anayasamızın 90/son fıkrasına göre uluslararası sözleşmeler yasa hükmündedir. Tüm bu somut yasa maddeleri varken sahipli, masum, saldırgan olmayan hayvanların durduk yere toplanması, mağdur edilmesi, hayvanlara el konulması açıkça yasalara aykırıdır.
Başka bir açıdan yani genelgenin insani ve vicdani, toplum sağlığına yönelik çözüm olup olmadığına bakarsak, böylesine bir yaklaşım kastını aşan, binlerce sakin (saldırgan olmayan) pitbullun da sahiplerinden koparılmasına, hem hayvanların hem sahiplerinin mağdur edilmesine sebep olmuştur ve mağduriyet devam etmektedir.
Toplum huzurunu ve sağlığını tehdit eden, dövüştürülen pitbullların üretiminin merdiven altında devam edeceği, dövüşlerin engellenemeyeceği aşikârdır. Dolayısıyla toplum sağlığını ve huzurunu korumak adına da çözüm olmayacağı kesindir.
Toplumda insanın insana şiddetinin had safhada olduğu günümüzde, bu genelge ile pitbullları dövüştüren, kumar oynayan ya da güç sembolü olarak kullanan insanlara bu genelge ile hiçbir yaptırım uygulanmadığı aşikârdır.
Dövüş sektörünü durdurmaya gücümüzün yetmediğinin göstergesi, çözümden uzak, birkaç ırkın katliamına çağrı niteliğinde, göstermelik bir genelgedir.
İnanıyoruz ki genelgede geçen ırklar yanlış insanların elinde gizlice üretilip satılmaya ve yurt dışından getirilmeye devam edilecektir.
Çünkü Çevre ve Orman Bakanlığı'nda gerekli denetimleri yapacak veteriner hekim teşkilatı yoktur.
İstisnalar haricinde, veteriner hekim olmayan memurların yasaklanmış olan cinsleri herhangi bir yasak bulunmayan Boxer hatta Danua gibi köpeklerden ayırt etmeleri bile olanaksızdır.
Birçok belediyede veteriner hekim dahi bulunmamaktadır. Bu nedenlerle düşünülmeden çıkarılan bu tarz genelgeler ancak toplumu kargaşaya, hayvanları ve hayvan sahiplerini ise mağduriyete sürükler.
Gerçek halk sağlığına yönelik ve hayvanların yaşam hakkına sahip çıkan çözüm, dövüşlerle ve dövüştürenlerle ilgili alınacak önlemlerin, toplanacak dövüş köpeklerinin sonraki rehabilitasyon şartlarının belirlenmesi ile mümkündür.
Tüm toplumun bilmesi gerekir ki hiçbir köpek doğuştan agresif, saldırgan ya da dövüşçü değildir. Hayvanlara dövüşmeyi, öldürmeyi öğretenler insanlardır.
Dövüştürülen hayvanlar aslında birer insan “mağdurudur”. Onlar da “şiddet mağdurlarıdır”. Bizler tarafından yönlendirilen, aslında sadece “sahibi” ne derse onu yapan bu şiddet mağdurlarına sahip çıkmak hepimizin görevidir.
Bu konudawww.sessizkalmasucaortakolma.com üzerinden başlattığımız imza kampanyasına herkesin desteğini bekliyoruz.
BU HAYVANSEVERLER ARASI BİR KAVGA DEĞİLDİR, HAYVANSEVERLERİ BİLGİLENDİRMEK HEDEFLİDİR.
Sayın Haytap Federasyonu,
Ülkemizin ilk hayvan koruma federasyonunun haftalar sonra pitbull genelgesinin yanlış anlaşılmadığını kavraması bizleri inanılmaz mutlu etti.
İdrak edilmesinin bu kadar uzun sürmesinin muhakkak anlamlı - hayvanların yüksek faydasına olacak nedenleri vardır.
Bakanın "yanlış anlaşıldı" açıklamasının ardından, 1 saat sonra başkanınızın web siteniz ve mail grupları aracılığıyla "bakanla aynı açıklamaları" yaparak hayvan severleri yanlış bilgilendirmesi neticesinde o gün ve sonrasında birçok ilde pitbullar polis zoruyla toplatıldı, sokağa atıldı. Birçok hayvan ve hayvan sahibi mağdur oldu. İlgili açıklamalarınız ekte resimli olarak mevcuttur.
"... Bakan beyanat verdiği için uygulama geçici olarak durduruldu. Ama her
an tekrar başlayabilir. " sözlerinize istinaden size sormak istiyorum;
Duran neydi?
Sizin de gayet iyi bildiğiniz gibi (basın ve medyada bangır bangır çıkan haberleri görmemiş olamazsınız - zira sizin çalışma konunuz, varoluş sebebiniz hakkında dehşet verici haberlerdi ) hiçbir şey durmadı, günlerce devam etti. Tüm bunlara rağmen sizlerin yayınlarınızla kamuoyunu eksik ve yanlış bilgilendirdiğiniz fikrine kapıldık.
Kamuoyunun beynine kazınılan bu genelge yanlış anlaşıldı yanlış anlaşılmasını düzeltmek için sadece Yaşam Hakkına Saygı Derneği (YHS) & İstanbul Barosu hayvan hakları komisyonu tarafından çalışmalar yapıldı. YHS tarafından imza dilekçeleri yollandı. Özellikle YHS kamuoyunda yaratılan yanlış algıyı düzeltmek için çabaladı. Ayrıca İstanbul Barosu Hayvan Hakları Komisyonu genelgenin yürütülmesini durdurma istemiyle dava açtı. Resmi olarak böyle bir davayı da bir tek onlar açtı.
Siz federasyon olarak bakan yardımcısı ve genelgenin yayınlanmasına sebep veren şikâyetçi tarafından iddia edildiği üzere "genelgeyi sizinle birlikte çıkardıkları" sözleri hakkında ve genelgenin iptali için federasyon olarak resmi bir girişimde bulundunuz mu, dava açtınız mı? Federasyonunuzun imzası bulunan çalışma neticesinde çıkarılmış genelgenin sebep olduğu bu katliamlar sizi rahatsız etti mi?
Şimdi günler, haftalar sonra böyle bir mail yazmanızın sebebi acaba YHS'nın ve komisyonun baskılarıyla 2.genelgenin yolda olması mı, yoksa yanlışlıkla imza atılan 2.bir katliamın yolda olması mıdır?
Bu konuda bizleri aydınlatmanızı bekliyoruz.
Ve biz pitbull sahipleri Haytap Hayvan Hakları Federasyonu’nun pitbull
genelgesine imza atmış, bakanla aynı açıklamaları gerek e-maille gerek sitesi üzerinden yapan bu federasyonun pitbullarla ilgili herhangi bir eylem ve söyleminin samimiyetine inanmıyoruz.
Sizin elinizi pitbullardan çekmenizi istiyoruz!
Turan Çokyaşar
Pitbull sahipleri ve 2.000 üyeli pitbull grubu adına
