Ege’nin iyilik hareketi

Ütopyalar güzeldir…
HOBBIT HOUSE BARBAROS
 Nasıl hayat buldu?
İstanbul’dan Urla’ya iyilik yolculuğu: Sinem Can ve Murat Asilcan... İki iyi ve güzel ruh... Sinem sinema – televizyon mezunu, Murat ressam... Her şey dezavantajlı çocuklar için bir aşevi, her şeyin ücretsiz olduğu bir ütopya düşleyerek başlamış. Ve Balat’taki ‘Ütopya Çocuk Aşevi’ hayat bulmuş. Proje başarılı olunca aşevini yanlarında çalışan bir anneye armağan ederek kendilerini yollara, hayallere, düşlere ve iyiliğe bırakmışlar. İstanbul’dan Toroslar’a köy köy gezmişler, eko-yerleşkelerle kucaklaşmışlar. Yolun sonunda İzmir’e, Urla’nın Bademler Köyü’ne varmışlar. Bademler Köyü’ne Çocuk Etnografya Müzesi ve Açıkhava Köy Sineması armağan etmişler. Ve Bademler’den çok sevdikleri ve sevildikleri Barbaros Köyü’ne devam etmişler.

Hobbit House Barbaros’ta neler var?
Hayata ve iyiliğe kök salmış bir kahvaltı evi ve pansiyon var. El emeği, el yapımı, üreterek, dayanışarak, paylaşarak hikâyesi olan ürünler, lezzetler var. Hobbit House Barbaros, Kadın Kooperatifi ve üretici annelerle el ele veriyor. İneği olan anne süt getiriyor, peynir yapıyor. Eli lezzetli anne reçel kaynatıyor. Bir başka anne ekolojik karabuğday unundan gözleme yapıyor. Pansiyon olarak hizmet veren üç tane anneanne odaları var. Sonra ihtiyacı olan gezginler ve dünyanın her yerinden gelen, çocuklara karşılıksız atölyeler düzenleyen, onlarla proje yapan gönüllüler için ücretsiz konaklama ve yemek sağlıyorlar. Çocuklara ücretsiz resim, masal, drama, İngilizce gibi birçok atölye düzenliyorlar. Onları müzisyenlerle, pandomim sanatçılarıyla, palyaçolarla, neşeyle buluşturuyorlar.
Peki neler yok?
Bir kere kalbinde, ruhunda iyilik olmayan, umut olmayan, hoşgörü olmayan, doğa, çocuk ve pati sevgisi olmayan insanlar yok. Market ürünleri ve endüstriyel ürünler yok. Televizyon yok, klima yok, bulaşık makinesi yok. Merak ediyorum ve “Bu kadar kötünün, kötülüğün olduğu bir dünyada nasıl böylesine iyi ve temiz kaldınız?” diye soruyorum. Yol karşılarına ne çıkarırsa çıkarsın iyilikten asla vazgeçmiyorlar ve kalplerini hep temiz tutuyorlar. Televizyon izlemiyorlar, şehir merkezlerinden, kent kalabalıklarından uzak duruyorlar. Gezmekse, görmekse, keşfetmekse dağ köylerine gidiyorlar. Herkese de tavsiye ediyorlar.

Başka neler yapıyorlar?
Hayatında hiç kitabı olmayan, hiç oyuncağı olmayan çocuklara minik birer ütopya düşü taşımışlar. Topladıkları ikinci el kitap, oyuncak ve kırtasiye ürünleriyle. Kahvaltıdan, pansiyondan elde ettikleri gelirlerle köy okullarında 21 tane ‘Ütopya Atatürk Kütüphanesi’ kurmuşlar. Şimdi 22’nci kütüphane yoldaymış ve 30 Ağustos Zafer Bayramı’nda açılacakmış. Sonra sayısız çocuğu ‘Nutuk’la buluşturmuşlar. Ve hepimize umut, hepimize ışık olsun diye iyilik yolculuklarını anlattıkları bir de kitap hazırlığındalar...
Taşın altına elimizi nasıl koyarız?
Kahvaltıya, çaya, kahveye, konaklamaya, sohbete Hobbit House Barbaros’a gidebiliriz. Evimizdeki, elimizdeki ikinci el kırtasiye ürünlerini, kitapları, oyuncakları köy çocuklarına PTT Kargo ile yüzde 50 indirimli gönderebiliriz. Instagram hesapları @hobbithousebarbaros’tan iyilik hareketlerine ortak ve destek olabiliriz.
Barbaros Mahallesi Hobbit House Barbaros 7000 Sokak No: 23 Urla, İzmir. (0507) 780 43 82
El ver
hayata
tutunsun…
KORUNCUKKÖY URLA

Nasıl hayat buldu?
Çocuklara sıcacık bir yuva olan, onları okulöncesi yaştan itibaren geleceğe hazırlayan Türkiye Korunmaya Muhtaç Çocuklar Vakfı (Koruncuk) 40’ıncı yılında Koruncukköy Urla ile karşımızda. Eğitim hakkı risk altında olan, imkânsızlıklardan dolayı eğitim hayatından uzaklaşma tehlikesi bulunan kız çocuklarına uzman kadrosuyla kapılarını açıyor. Vakfın İzmir Şube Başkanı Işıl Nişli, “Kızlarımız hak ettikleri koşullarda eğitimlerine devam edecekler, hayata hazırlanacaklar... Eylül ayıyla yerleşimleri tamamlanacak” diyor.
Eğitim hayatı risk altındaki kız çocuklarına nasıl ulaşıyorlar?
Yasalar gereği Koruncukköy’e 4’üncü sınıfı bitirmiş kız çocuklarını kabul ediyorlar. Türkiye genelinde iletişime geçtikleri öğretmenler ve yerel yönetimlerin yönlendirmeleriyle ihtiyaç sahibi ailelere ulaşıyorlar. Karşılıklı görüşmeler sonucu prosedürleri tamamlayıp çevre okullara kızların kayıtlarını yaptırıyorlar ve köye yerleştiriyorlar. Işıl Nişli kızların gözlerindeki heyecanı, ışığı görmenin harika bir his olduğunu söylüyor: “İnsan o ışık, o pırıltı bir ömür artarak sürsün istiyor. Kız çocukları hep en iyi, en mutlu, en umutlu olsun istiyor.”
Kaç yaşa kadar destek var?
Yaşı başı yok! Mottoları “El ver hayata tutsun!” Ellerinden tuttukları çocuklar kendi ayakları üzerinde duruncaya dek kolları, kalpleri, kanatları, destekleri hep onlarla.
Koruncukköy’de neler var?
15 dönüm arazide ev sıcaklığında, samimiyetinde, konforunda ve güvenliğinde bir hayat var. Aynı yaş grubundaki çocukların 8-10 kişilik gruplar halinde yaşayacakları daireler var. Ve her binada özel mutfak, oturma, televizyon izleme ve dinlenme alanları var. Alanlarında uzman eğitimciler eşliğinde; ücretsiz barınma hizmeti, kitap, kırtasiye malzemesi, kıyafet ve sağlık sigortası desteği var. Bitmedi! Vakıf kızlara yılda en az iki kez aile yanına ulaşım, etüt öğretmeni, rehberlik ve kariyer danışmanlığı, ihtiyaç halinde rehabilitasyon desteği verecek. Tatil dönemlerinde gelişim kamplarına katılma imkânı sağlayacaklar. Koruncuklar atölye ve laboratuvarlarda kişisel gelişimlerini güçlendirecekler. Akıl oyunları odasında analitik düşünmeyi öğrenecekler, müzik odasında dersler alacaklar, görsel sanatlar atölyesinde sanatsal çalışmalar yapacaklar. Sportif, kültürel, sanatsal etkinliklere düzenli katılmaları için yönlendirilecekler.
 Başka neler yapıyorlar?
Çocukları, gençleri sportmenliğe, kültürel etkinliklere yöneltecek, özendirecek projelerin peşindeler. Çağla Kubat ile hayat verdikleri, bugün ve yarın Alaçatı’da 4’üncüsü düzenlenecek olan Koruncuk Sörf Festivali de bu projelerden biri. Çocuklar kendileri kadar şanslı olmayan çocuklar için yarışacaklar. İyiliğin sörf halini, festival halini kaçırmayın derim.


Taşın altına elimizi nasıl koyarız?
Koruncukların barınma, eğitim ve sağlık giderlerine birçok şekilde destek olabiliriz. Tek seferlik ya da düzenli bağış sağlayabiliriz. Bayramlar, Anneler Günü, doğumlar, yıldönümleri, doğum günleri gibi özel günlerde sertifika bağışı yapabiliriz. İşletmeler, kurumlar da taşın altına ellerini koyuyorlar ve ‘Koruncuk Dostu İşyeri’ oluyorlar. Yaratan, üreten, yenilikçi, iyiliksever her türlü desteğe ve projeye de kalpleri, kapıları açık. Unutmadan, vakıf sadece bağışlarla varlığını sürdüren bir sivil toplum kuruluşu...
Koruncukköy Urla 7028 Sokak No: 6/A Barbaros Köyü Urla, İzmir. (0212) 274 95 45