Anne Sütü Bankası ve Ensest

İsterseniz ensest gerçeğini rakamlarla konuşalım.
Ancak önce yeni doğum yapmış emziren annenin psikolojisiyle başlamak isterim.

Sütün gelmesi ve bebeğin doyması konusunda yaşanan stresin neye mal olacağını çok iyi fena deneyimlemiş bir anneyim.  Üstüne üstlük “sütün yetmiyor, besleyemiyorsun, zayıf bu çocuk” laflarının yaktığı canlardan biriyim.

Bu nedenle süt bankası projesine pek çok annenin sıcak baktığına dair yorumlar okudum.

Karşı çıkanların yorumlarını da…

Ben anne sütünden yanayım!

Doğumdan sonra bebeğimi birazcık daha fazla emzirmek için harcadığım çabayı öleceğim ama unutmayacağım.

Sırf mamayla daha az beslemek için girdiğim mücadeleyi hatırlıyorum da…

Anlatacak kelime yok. Sadece şunu söyleyebilirim; sırtımın tam ortasında kocaman, futbol topundan hallice bir çapta yara çıkmıştı. Farkedince  içime kapanmış, bu konuda hiçbir şey konuşmaz olmuştum.

Zaten konuşulacak ne var ki? Sütün yoksa “besleyemiyorsun”, bol olursa da ilk edilen latife “inek”(!)…

Bu durumda susmak en güzeliydi.  Bol su ve dinlenme takviyeleriyle sütüm 2. ayda yeterli hale gelmişti ve 20 ay emzirebilmiştim, çok şükür ki…

Tabi “lohusa olmak” diye bir şey var!

Yeni anne için “sütün yoksa nasıl olsa mama var” parolası imdada yetişiyor.

Gelin bunun ne demek olduğunu hassas annelere sorun.

Pek çoğu  “bebeğime sanki zehir veriyormuşum gibi hissettim” diyor. Bu işler zor işler.

Anne ve bebek dostu bir proje daha uygulamaya başlanmadan polemik malzemesi oluyor bence.

Yaşadığımız çağ dijital çağ

Hatırlar mısınız? Facebook Türkiye’ de ilk popüler olduğu zamanlarda “İlkokulda kaybettiğim silgimi Facebook’ta buldum” isminde bir grup oluşturulmuştu. Durum aynen böyle. “40 yıl önceki ilkokul arkadaşını Facebook’ta buluyorsun da, sütünü bağışladığın anneyle ve bebekle mi iletişim kuramayacaksın kardeşim” demeden edemiyorum.

Tek korku ensest ise konuyu rakamlarla konuşalım.

Cinsel istismara maruz kalan çocukların yaşa göre dağılımları incelendiğinde; %30'unun 2-5, %40'ının 6-10, %30'unun 11 - 17 yaş grubunda olduğunu görülmekte. Bir başka deyişle olguların %70'ini küçük yaş grubu oluşturmaktadır.

İstismara maruz kalan çocuklarda kız/erkek oranı 3'tür. Yurt içi yayınlarda ise kız/erkek oranı birbirine yakın bulunmuştur. İstismarcıların %96'sı erkek, %80'i de çocuğun tanıdığı birisidir. ( Kaynak: Wikipedia)

İçişleri Bakanlığı Emniyet ve Jandarma teşkilâtlarının istatistikî verilerine göre ise: Tecavüze uğrayanların % 50’si 18 yaş altında ve bunlardan % 10’u erkek çocuk gerisi ise kız çocuktur. Her 4 kız çocuktan biri cinsel şiddete uğruyor.

Daha çok 7–9 yaş arası çocuklar cinsel şiddete uğruyor. 5–10 yaş arası çocukların % 55'i ensest mağdurudur. 10–16 yaş arası çocukların % 40’ı ensest mağdurudur.

Cinsel saldırganların % 75'i tanıdık biridir. Ensest olaylarında faillerin % 50'si öz baba, sırasıyla da amcalar enişteler, ağabeyler, dedeler ve dayılardır. Acil yardım hattını arayan kadınlardan % 57'si fiziksel şiddete, % 46,9'u cinsel şiddete, % 14,6'sı enseste ve % 8,6'sı tecavüze maruz kalmıştır.

Bunca büyük acılar yaşanıyorken, anne sütü gibi ak ve helal bir konuda değil de, taciz ve tecavüz gibi, cehennemin dibini boylayasıcalar için Diyanet’ in fetva üstüne fetva vermesini beklerdim. Belki daha önce böyle bir açıklama yapmışlardır diyerek araştırdım, ama ne yazık ki herhangi bir açıklama göremedim. Eksiğim varsa düzeltin lütfen.

Çocuğun tanıdığı adamlar babalar, abiler, dayılar, amcalar, ırza geçince sesler cılız çıkarken, tanımadığı ama tanıma ihtimali çok kolay olduğu anneler sütünü paylaşınca sapıklık oluyor. Açıkçası risk altındaki çocuklarla çalışan biri olarak bu beni çok üzdü.�

Özetle, anne sütü alan, almayan, aynı anneden süt içip kardeş olan, olmayan,  her çocuğa ama her çocuğa, Allah aklı başında, her türlü cinsel sapkınlıktan uzak yakınlar nasip etsin.

Başka diyecek bir sözüm yok.

-Haftanın tavsiyesi emziren anneler için:

3 şey süt yapar demişlerdi bana; su, uyku ve huzur.

Bebeğiniz uyuduğunda sen de uyu. Saat indeksli değil, bebekne zaman emmek isterse o zaman emzir. Bu çok özel bir bağ, emin olun ne istediğini hissediyor olacaksınız. Sütün yetmiyor, aç bu çocuk sözlerine aldırmamaya bak. Bunlar süt çalan laflar.

Seni en iyi emziren anneler anlar. Emziren anneler gruplarına katıl. İmkanın varsa emzirme danışmanlarına başvur. Bebeğinle başbaşayken sadece ona konsantre olmaya bak. Bebeğini bol  bol kokla, sarıl, okşa ve kucakla. Kendinizi daha iyi hissedeceğiniz için süt artacaktır.

Emzirme danışmanı Beyhan Numan’ ın dediği gibi; beden doğurur, yürek büyütür.

Emzirmenin tadına var bence, çünkü çok çabuk büyüyorlar.�