Paylaş
Ay düğümleri akşam 21:00 civarlarında burç değiştirerek Yengeç-Oğlak aksına geçiş yapıyor. Aynı zamanda Uranüs gezegeni de bu saatlerde gerileme hareketine devam ederek 29 derecelerde Koç burcuna gerilemiş olacak. Uranüs ve ay düğümleri aralarında bir meydan okuma başlatıyor diyebiliriz. Uranüs beklenilmeyeni beklemek olarak bilinirken, Ay düğümleri kadersel döngüler olarak ifade edilir. Kader hepimizi bazı konularda yön değişikliklerine zorlayacak gibi görünüyor. Bazı konularda beklenmedik dönüşlerle karşılaşabilirsiniz. Buna bir sürü örnek verilebilir tabii ki bu sizin öykünüzün gerçekliği nedir buna göre değişim gösterecektir. Değişiklikler ne olursa olsun çok fazla öngörülemeyecek düzeyde olabilir. Bu yüzden bazı olaylara karşı daha yumuşak ve anlayışlı olmanızı önerebilirim. Bu hemen sizi panikletip korkutmasın. Çünkü bu yaşamınız için ideal bir başlangıç olmaya aday. Bu süre 1,5 yıl boyunca sürecek ve 2019 yılı içinde tutulmalarını gerçekleştirecek. Bunları daha detaylı bir yazı ile sizlerle paylaşacağım. Şimdi gökyüzünü bir değerlendirelim. Ay terazi burcunda ilerliyor. Hayat şu an için biraz gergin akıyor olabilir. Dostunuzu düşmanınızı tanıyor olmak sizi biraz yorabilir. Âmâ iyi olan erkenden bazı şeyleri fark ediyor olmanızdır. Sinirlenmiş, öfkeli veya karşı tarafa karşı acımasız hissediyor musunuz? İşte, bu hislerin size verdiği gerçeklikleri kucaklamanın zamanı geldi. Duygusal gerçeklikleriniz genellikle bir olayın sonunda anlaşılır. Bu yüzden önemli olan bugün yaşadığınız olayın sizin içinizde neyi kontrol etmeniz gerektiğini ve neyi görmeniz gerektiğine doğru ipuçları verecektir. Her zorluk aslında kendi karakterimizi geliştirmemiz için önemli bir fırsattır. Harekete geçmeden önce gerilimin düşmesini bekleyin.
Gelelim günün tavsiyeli hikayesine;
İmamı Azam hazretlerinin genç bir komşusu vardı. Her gece evine içkili gelir, çıkardığı gürültü ile imamı çok rahatsız ederdi. İmam, gençten hiç şikâyetçi olmaz, komşusunun haline tahammül ederdi.
Bir gün başkalarının şikâyetinden olsa gerek genci hapse attılar. Ertesi gece gencin sesini duymayan Ebu Hanife (r.a.) şaşırdı ve: Genç komşumuzun sesleri niçin kulağımıza gelmiyor?
Diye sordu.
Efendim, o sarhoşu vali hapse attırdı, dediler. Ertesi sabah doğruca valinin konağına gitti. Talebeleri, hocamız her halde valiye teşekkür edecek, diye düşünüyordu. Vali, onu görür görmez ayağa fırladı.
Hürmet etti ve: Ya imam! Teşriflerinizin sebebini lütfen söyler misiniz? dedi.
O da, komşusu olan gencin serbest bırakılmasını rica etti.
Vali: Efendim, böyle ehemmiyetsiz bir mesele için niye zahmet ettiniz?
Haber gönderseydiniz emriniz derhal yerine getirilirdi, cevabını verdi.
Delikanlı serbest bırakıldı. İmamla karşılaştıklarında oldukça mahcuptu.
Kendisini bizzat çok rahatsız etmesine rağmen,
Ebu Hanife: Bak biz seni unutmuyoruz, sözleriyle iltifat buyurdu.
Genç kısa zaman sonra tövbe etti ve İmamın talebeleri arasında katıldı.
Onlar, kimseyi itmiyor, kınamıyor, suçlamıyor, belki sadece kendine zulmeden zavallılara acıyor ve yardım etmeye çalışıyorlardı. Başkası ne yaparsa yapsın, onlar kendilerine düşeni yapıyordu.
Dememiz o ki; Karşılaştığımız olumsuzluklara sabretmeliyiz. Belki bize yanlış davranışlarda bulunan insanları doğru yola getirebiliriz. Her insanın yanlış davranışlar yaptığı zamanlar ve dönemler hatta kendimizin de bu tür davranışları olabilir. Bundan dolayı nasıl ki kendimize anlayış gösterilmesini istiyorsak biz de başkalarına anlayış göstermeliyiz. İnsanları yanlış davranışlarından dolayı hemen silmemeli onlara kendilerini düzeltmeleri için fırsat vermeliyiz. Bunu birbirimize uyguladığımızda birçok insanın değişimine yardımcı olabiliriz ve bence biz bunu tüm sevgimizle yapabiliriz. Her şeye insanı sevmekle başlayalım. Sevgi tahammül getirir.
Paylaş