Nasıl sunduğun ne sunduğundan daha önemli

TASARIM kavramı son dönemde ilgi görse de, hak ettiği değeri alması için daha çok zaman var. Hem üreten, hem de kullananın özgün bir bakış açısına sahip olmasını gerektiren tasarım ürünlerin müşteriyle buluşmasını sağlayabilecek mağaza bulması da her zaman kolay olmuyor. Uzun yıllardır pazarlama alanında çalışmalar yapan Sinem Tunçel Özusta, tasarımcılarla müşterileri bir araya getirmek amacıyla OZ Design adında bir mağaza açtı. Bu konsepti ozbeoz adlı web sitesi ve dijital dergiyle de destekleyen Özusta ile projelerini konuştuk.

TASARLAYAN VE ÜRETENİ MÜŞTERİYLE BULUŞTURDUK
- İzmir’de tasarım alanında mağaza açmak cesaret isteyen bir iş. OZ Design’ı açmaya nasıl karar verdin?
- Marka Pazarlama İletişimi alanında çalıştığım dönemde başta bir marka yaratma çalışması olarak başladı OZ. Tasarımcıları bir araya getiren konsept marka olarak planlandı. Son yıllarda tasarımcıların markalaşmaya başlaması kaliteli ve doğru ürünler ile var olmaya başlamaları bize ilham verdi. Son 15 yıldır çeşitli şirketlerde pazarlama alanında çalışmalarımı sürdürmekteydim. Genel olarak izlenimim tasarlayan ve üreten insanın pazarlama ve müşteriye ulaştırma alanında sıkıntı yaşamasıydı. Üretmeye ve tasarlamaya konsantre olan kişiler, ürünlerini doğru noktalarda doğru pazarlama stratejileri ile müşteriye ulaştırmada zorluk yaşayabiliyordu. Ben de kurumsal birikimimi kendi işime dönüştürme isteğiyle bu iş modelini yarattım ve tasarımcıların buluşma noktası OZ’u hayata geçirdim.
- Neler var OZ Design’da?
- Bu işi harekete geçirirken eşim Erhan Özusta ile birlikte yol haritamızı belirledik. Öncelikle onun hakim olduğu alan olan mücevher tasarımcılarına yöneldik. Onun üründeki, benim pazarlama ve tanıtımdaki tecrübemden yola çıkarak markayı oluşturduk. Markayı ilk önce onun Alsancak’taki mücevher mağazası içinde konumlandırdık. Mağazanın içerisinde tasarımcılar için bir bölüm oluşturduk. Bu bölümde tasarımcılar kendi markaları ile yer aldılar. Tasarımcılar ile özel kapsül koleksiyonlar hazırladık. Bu aşamalar benim için marka oluşturma aşamalarını deneyimleme ile sınırlıydı.

3’ÜNCÜ YILINDA İKİNCİ ŞUBEYİ AÇTIK
- İzmir’den önce Alaçatı’da mağaza açtınız değil mi?
- Alaçatı’da bir mağaza açma düşüncesi ile yola çıktığımızda o dönemde yeni gelişmekte olan Hacı Memiş Mahallesi’ni seçtik. Hacı Memiş’in doğal dokusunu koruyan hali bizi büyüledi ve markamızın ilk temellerini orada attık. Sezonluk bir mağaza olduğu için sadece mücevher tasarımcılarına yönelmenin kendimizi kısıtlamak olacağına karar vererek, işin içine moda tasarımcılarını da dahil ettik. Marka kendi kanatları ile uçmaya karar verdiğinde bu işi profesyonel olarak yapmak istediğime karar verdim. KOSGEB Yeni Girişimci Destek Programı’ndan destek almaya hak kazandım. 2013 yılında hayata geçen marka bu yıl 3’üncü yılını sürdürmekte. Geçtiğimiz kasım ayında İzmir Alsancak’ta ikinci şubesini hayata geçirdim.
- İki lokasyonun belirgin farkları var mı?
- Evet, bu kış planlanandan erken olarak ikinci mağazamızı İzmir Alsancak’ta açtık. Açıkçası çekincelerim olmadı değil. Bir İzmirli olarak İzmir’in iş yapması ne kadar zor bir şehir olduğunun farkındayım, ancak mağazamız çok olumlu tepki aldı. Birbirine benzeşmeyen ve birbirini tekrarlamayan ürünleri bulmak müşterilerimizi memnun etti. Doğru fiyat aralığında kaliteli ürünler sunmaya gayret ediyoruz. Ayrıca Türk tasarımcılar çok başarılı özgün ve farklı ürünler geliştiriyorlar. Bizim gibi konsept mağazaları desteklemek Türk tasarımcılarının markalaşması için çok önemli. Ne sunduğun önemli, ama nasıl sunduğun daha önemli düşüncesine inanıyorum.

ÜLKEMİZ TASARIMCISINA SAHİP ÇIKMALI
- Tasarım kavramı hak ettiği değeri görüyor mu? Sanki marka olsun da tasarım o kadar önemli değil gibi bir anlayış hakim...
- İnsanların dünya markalarına ciddi paralar öderken kendi ülkesinin tasarımcısına gereken değeri vermemesi çok acı. Bu anlayış Türkiye’nin fasona dayalı tekstil ülkesinden ileri gitmemesine sebep oluyor. Ancak son yıllarda moda haftalarında dünyada da seslerini duyuran Türk tasarımcıların olması umut verici. Umarız iç müşteri öncelikle kendi ülkesinin tasarımcısına sahip çıkar...
- Siz hangi tasarımcılarla çalışıyorsunuz?
- Şu anda markanın bünyesinde anlaşmalı mücevherden kıyafete, sandalete çantaya 40’a yakın tasarımcı markasının ürünleri yer alıyor. Mücevherde; Ayşe Rodoslu, Baguette Jewellery, Charms Company, Sedef Cengiz, Lope Jewelery, Melie Jewellery, Mago Jewellery, Erhan Özusta, Why Not, Canan Alimdar, Pınara, Zoya. Modada; Epikette, El Auria, Movom, Sketch&Style, Simay Bülbül, Dilber İşlekoğlu, Fatma Gönay, Zeynep Ökmen, Meltem Özbek, R2P, Bobos@City, Basic&Co, Hasan Koca, Maissha, Cihan Nacar, Sibelle by Sibel İlkiz, My Way by Selda Önder, Bohcha Bags, Tooche Bags, Hittbag, Prep Bags, Les Benjamins, Hüsna Sandals, Sezin Karabulut, LifisLife, Filiz Aslı Tasarım, Uğur Daşkan, Clea, Tukutukum, KingsandQueens, Pastense by Güniz Taşdemir, Esra İnceefe, Siren Ertan Beachwear, İrem Yıldırım. OZ’un şu anda kendi tasarımları bulunmamakta. Misyonu tasarımcıları bir araya getiren konsept mağaza olmak. Ama ileriye yönelik genç tasarımcılarla işbirlikleri içerisinde ürünler geliştirebiliriz.

DİJİTAL DERGİ ÇIKARIYORUZ
- Bir de dijital dergi projesi var. Bu nasıl oluştu?
- Benim en büyük farkım üzerinde çalıştığım bir markayı, bir projeyi vs konu ne ise hedef kitleye ulaştırırken alışılmış yolları tercih etmiyorum. Yaratıcı olma yolunda yeni şeyler denemeye cesaretim var. Beni tanıyan kişiler geçmişte yaptığım işlerden de bunu bilirler. Bazen biraz Don Kişotluk gibi olsa da inovatif ve yeni olanın peşinden gitmeyi seviyorum. OZ’un yeni hedefi online shopping, bu alan zorlayıcı ve rekabetçi. Büyük reklam bütçeleri ile yeni kurulmuş bir şirket olarak hareket etmem güç, o sebeple kendi interaktif pazarlama enstrümanımı yaratmaya çalışıyorum. Online satış sitemiz www.ozbeoz.com olarak açtık, sitenin içerisinde bir blog bölümümüz var. Blogda 5 ayrı editör düzenli yazılar yazmakta.
- Neler var bu dergide, kimler yazıyor?
- ‘Yaşam tarzın stilini belirler’ sloganıyla yaşamdan kareler sunuyoruz. Moda, Sanat, Spor, Yaşam gustosu olan konu ve konukları bloğumuzda işliyoruz. Pınar Atınç, Aslı Göksan, Şebnem Nacar, Çağnur Şarman, Aslı Önder’in editörlüğünde bölümler var. Hayat en büyük tasarım inancıyla tasarımın hayatın her alanında olduğunu paylaşırken tasarımcıların ürünlerini editörlerimizin konularına yerleştiriyoruz. Daha çok yolun başında olduğumuz bu sanal dünyayı gün geçtikçe geliştirip büyütmeyi hedeflemekteyiz. Amacımız bir dijital dergi ciddiyeti ile bu işi sürdürmek. Umarız başarılı oluruz...