PaylaÅŸ
Dokuz Eylül Üniversitesi’nin Düşün Toplantıları için İzmir’e gelen dünyanın en önemli sümerologlarından Çığ ve Tema Vakfı Onursal Başkanı Karaca’nın tadına doyulmaz sohbetlerini aktarıyorum sizlere. Yeni yılda en az onlar kadar umutlu, kararlı, ruhen ve bedenen sağlıklı olabilmemizi diliyorum.
» Sümeroloji üzerine çalışmaya nasıl başladınız?
» Muazzez İ.Ç.: 1936’da sümerolojiyi memlekette bilen yoktu. Tesadüf işte, o bölüm yeni açıldı, bizi aldılar. Ama sonradan gönül verdim, müzeye atanmayı istedim. Müzeye gitmem, orada çalışmam benim hayatımın bu hale gelmesini sağladı.
» Neden?
» Çünkü orada çok güzel çalışmalar oldu, çok güzel işler çıkardık. Ama o işler orada kaldı, kimse bilmedi. Ne zaman ki ben halka dönük kitaplar yazmaya başladım ondan sonra iş alevlendi, toplumda bilinmeye başladı.
» Aslında halkın bu tip çalışmalara yeterli ilgi göstermemesi önemli bir konu..
» Muazzez İ.Ç.: Ben hep halka dönük çalışmalar yaptım, ağır dil kullanmadım, çoban bile okuyabilir. Benim kitaplarımı küçücük çocuklardan akademisyenlere kadar herkes okuyor.
» Hayrettin K.: Savaşarak birçok şeyi kazanırsın ama dil ve kültür giderse ulus gider.
» Bir araya gelmeniz, iki beynin, iki ruhun birleşmesi nasıl oldu?
» Hayrettin K.: Muazzez Hanım imrendiÄŸim yazarlardandı. Kitap fuarlarına hastayım. Ä°stanbul dışında da olsa giderim. Bir kitap fuarında kendisinin yalnızca bir sümerolog olmadığını anladım. Atatürkçü, cumhuriyetçi, kuva-i milliyeci olduÄŸunu, çok müşterek duygularımız, fikirlerimiz, ideallerimiz olduÄŸunu öğrendim. Sonra, ‘Niçin bu bildiklerimizi, duyduklarımızı, hislerimizi toplumla paylaÅŸmıyoruz’ dedik. Ãœniversiteden bir profesör arkadaşımızla grubumuza ‘Giderayak’ adını verdik. Televizyonda program yapmaya baÅŸladık. Ä°lgi arttı.Â
Yeni ekonomi; İhtiyacımdan fazla tüketmeyeceğim
» Dünyanın kaynaklarının tüketilmesinden hepimiz dert yanıyoruz ama pek bir ÅŸey de yapmıyoruz deÄŸil mi?Â
» Hayrettin K.: Bana göre, ben hem şikayetçiyim, hem suçluyum. Küresel ısınma olmuş, topraklar güç kaybediyormuş, denizler kirlenmiş şikayetçi Hayrettin, ama onu yaratan da Hayrettin. Ben kendi kendimin katiliyim. Neden? Bugün dünyada reklam diye bir şey icat etmişler, büyük paralar ödüyorlar. Tüketerek dünyayı yok ediyoruz. Yeni tüketim ahlakına ihtiyacımız var.
» Tüketim tüm dünyanın sorunu ama nasıl bir ekonomik sistem kurulmalı sizce?
» Hayrettin K.: İstedikleri kadar reklam versinler, ben ihtiyacımdan fazla tüketemem. Çünkü beni yaşatanları da yaşatmak zorundayım. Bugünkü ekonomi kendine hayat veren doğal varlıkları bitirinceye kadar büyümeye devam ediyor. Geçen sene dünyada 1,343 milyar dolar, 1,800 milyar dolar silaha harcanmış. Kim? Sen, ben, hepimiz. Tüketiyoruz, kazanıp vergi veriyoruz, o silahın ortağıyız. Ahlak sahibi biri olarak bunu yapmayacağım, ihtiyacımdan fazla tüketmeyeceğim. Benim ihtiyacım kadar üretecekler, öyle bir ekonomi kuracağız.
Aidiyet ve köken konusu kendi kendimize yaptığımız düşmanlık
» Türkiye’nin bugününü nasıl yorumluyorsunuz?
» Muazzez İ.Ç.: Ben en çok bu aidiyet konusuna kızıyorum. Atatürk’ün de dediği gibi, bu topraklarda yaşayan herkes birdir, her şeyi beraber paylaşıyoruz. Ne demek o ayrı bu ayrı? Eskiden bu memlekette ne Kürt meselesi vardı ne de Laz. Bu dışarıdan empoze edilen şeyi ne yazık ki, bizim aydın denilen ama aydınlıkla ilgisi olmayan kimseler ortaya koyuyor, münakaşa konusu yapıyor. Bu bizim kendi kendimize yaptığımız bir düşmanlık.
» Hayrettin K.: Türkiye’yi Türkler idare etmeden Türkiye’nin derdi çözülmez. Bizi başkaları, daha doğrusu sermaye idare ediyor. Şimdi ben merak ediyorum. Karadeniz’de, İstanbul’da sel oldu da ne konuşuldu? İstanbul Sanayi Odası, başkaları bilgi sundu, şu kadar trilyon zayiat varmış. Bir Allah’ın kulu, bilim adamı, bunun nedenini aramadı. Bir tane siyasi, gidenin toprak olduğunu söyledi mi? Söylettirmiyorlar, çünkü bütün mesele kendi gücümüzü bilmiyoruz. Buna sinir oluyorum.
Tarihte bir tek Türklerin savaş tanrısı yok
» Sizce 2010’da özlediğimiz huzura kavuşur muyuz?
» Hayrettin K.: Biz şöyle bir inanç içindeyiz. Denizler dalgalanmadan durulmaz. Gerçekten ne kadar azmışsa biz o kadar bilinçlendik. 5 sene evvel buna ihtiyacımız yoktu ama bugün barışa ihtiyacımız olduğunu öğrendik. Dış ülkelerin bizi nasıl esir aldığını öğrendik. Kime karşı ne tedbirler alacağımızı da biliyoruz. İddia ediyorum dünya barışı Anadolu’dan başlayacaktır. Hiç şüpheniz olmasın buna. Çünkü ben Anadolu halkının içindeyim.
» Muazzez İ.Ç.: Bakın tarihte Türkler, dünyada savaş tanrısı olmayan tek ulus. Çünkü Türkler savaş istemiyor. Türkler’in tanrısı, yalnız sevgi istiyor. Eğer sevginiz varsa ve hayatınızın yolu şaşmışsa sizi yolunuza geri getiriyor. Ama sevginiz yoksa bırakıyor kendi halinize.
Bizde arkeoloji Atatürk ile başladı
» Yurt dışındaki müzelere gittiğinizde Anadolu’dan götürülen eserleri görünce ne hissediyorsunuz?
» Muazzez İ.Ç.: Bu kültürsüzlük Osmanlı zamanında başlamış. Bu eserlere hiç aldırılmamış. Aslında arkeoloji 18. yüzyılda başlıyor Avrupa’da, bizse Atatürk’le başladık. Yani bilmiyorduk. Kaçırılanların dışında padişahlar para karşılığı satmış.
» Şimdi İzmir Belediyesi istedi Louvre Müzesi’nden önemli eserlerini, ne düşünüyorsunuz?
» Muazzez İ.Ç.: Taş yerinde ağırdır. Keşke kopyaları alınsaymış. Atatürk bunu istedi, kopyalarını aldırmıştı. Alıp götürmüşler saklamışlar.
» Hayrettin K: İstanbul surlarına bakın mermerleri göreceksiniz. Yani Bizans da yapmış bunu maalesef.
Bilgisizlik din baskısı, kültürsüzlük küçümseme yaratıyor
» Peki neler yapılmalı sizce?
» Hayrettin K.: Tek çare var, Türkiye’yi Türkler idare edene kadar biz mahkumuz. Sanayimizden, ekonomimizden, kültürümüzden, dilimizden, hepsinden bağlıyız ama bana tek dükkan gösterin ki Türk malı olsun da, yabancı isim kullanmasın.
» Muazzez İ.Ç.: Kültür yok. Tarih, felsefe, siyaset okumalı, bol bol sorgulamalı. Dini de okusun, öğrensin. Ben gençlere hep iki şeyi okumalarını tavsiye ettim; Kur’an’ın Türkçe’sini ve Atatürk’ün Nutku’nu. Dinimiz nedir, öğrenin, Atatürk’ün neler yaptığını da öğrenin. Sadece gençler için değil, herkes için söylüyorum. Eğer bunları bilirsek korumamız kolaylaşır. Biz bilgisizlikten dolayı din baskısı altındayız. Kültürsüzlükten dolayı da dış ülkelerin küçümsemesi altındayız.
Ülkenin vasıflarından pay istiyoruz ama sorunlarından kaçıyoruz
» Siz topraklarımız satılıyor diye meclisin önünde eylem yapmıştınız. Eylemleriniz devam edecek mi?
» Hayrettin K.: Hayatımızın sonuna kadar devam edecek ama hiçbir faydası olmayacak. Ama Obama’dan ümitliyim. Belki dünya toprakları deÄŸer kaybettiÄŸinden Obama bizle ilgili bir talimat verebilir.Â
» Muazzez İ.Ç.: Hiçbirimiz itiraz ettik mi memlekette şöyle oluyor, böyle oluyor diye. Bir, iki laf çıkıyor o kadar.
-» Hayrettin K.: Ülkenin vasıflarından pay almak için hepimiz canavar gibi saldırıyoruz. Ama ülkenin sorunlarından pay almak hiçbirimizin aklına gelmiyor. Kendi kendinize sorun bugün topraklar yabancılara satılırken ne yaptınız? Üzgünsünüz ama bir şey yapmadınız.
Â
Â
PaylaÅŸ