Paylaş
Köpekbalığına neden bu ismin takıldığı ise meçhuldü.
Yazının ardından okurlar Selami Aral ile Gabriyel İpekel, bu ismin nereden geldiğini hatırlatan notlar gönderdi. Bu notları takip edip, arşive girince hem köpekbalığının isminin nereden geldiği aydınlandı... Hem de çarpıcı bir gangster hikâyesinin kapısı aralandı.
BİR ANDA SİLAHINI ÇEKTİ
28 Aralık 1968 günü, İstanbul polisi Taksim’de Milano plakalı bir otomobilden şüphelendi. Durdurulan otomobilde iki kişi vardı. Bauladen Ralph Gary ile sevgilisi Patricia Ann Seeds. İki Amerikalı, Karaköy’de bulunan yolcu salonunun üst katındaki mali polis merkezine götürüldü. Günlerden cumartesiydi. Merkezde sadece nöbetçi polisler vardı.
Kaçakçılık masasında bir odaya alındı Gary. Henüz ifadesini vermemişti. Bir anda belindeki tabancayı çekip kendisini yakalayan polis memuru Ahmet Çetin’i vurdu.
İlk kurşunun ardından büyük bir panik havası yaşandı.
KARŞISINA ÇIKANI VURDU
Sadrettin Şen ve Yusuf Küçükayberk isimli polis memurlarını da vurup ağır yaraladı Gary. Ardından da tuvalete kaçıp, camı kırarak Liman Lokantası’nın terasına atladı.
Habere göre Gary’nin üzerinde 4 tabanca ile yedek şarjörler bulunuyordu.
Gangsterin üzeri neden aranmadı, bu kadar silahla polis merkezine nasıl sokuldu bu sorular yanıtsız. Liman Lokantası’nın terasından lokantanın mutfağına girdi.
Komi Hasan Döğen’le yüz yüze geldi. İlk anda ateş etmedi, çıkabileceği bir yol sordu. Ancak komi kaçınca arkasından kurşun sıktı. Komi şanslıydı, kurşunlar teğet geçti.
Ama o sırada lokantanın ambar memuru Kemal Barut çıktı karşısına. Barut’un hiçbir şeyden haberi yoktu.
Camgöz Gary iki oğluyla birlikte.
Gary silahını doğrultup Barut’u da öldürdü. Garsonlar, aşçılar, herkes korku içinde sağa sola kaçıyordu.
Lokantanın koridoruna çıkınca karşısında Denizcilik Bankası Müşaviri Sadrettin Teksaç’ı buldu. Onu da bir kurşunla öldürdü. Gary, tam bir makine gibi karşısına çıkan herkesi vura vura ilerliyordu.
Polis telsizi vızır vızırdı. Hazır Kuvvet, Toplum Polisi, cinayet masası ekipleri... Olayı duyan tüm polisler Karaköy’e akın ediyordu. Gary Liman Lokantası’nda sıkışmıştı.
HAVADA BİLE ATEŞ EDİYORDU
ABD’de narkotik eğitimini birincilikle bitiren Beyoğlu Emniyet Amiri Kemalettin Eröge, iyi derecede İngilizce biliyordu. Uzaktan Gary’ye seslendi:
29 ARALIK 1968
“Teslim ol. Sana bir şey yapılmayacak. Söz veriyoruz.”
Teksaslı gangster yanıtını silahla verdi ve Eröge’yi kasığından vurdu. İki çocuk babası 37 yaşındaki emniyet amiri, Taksim İlkyardım Hastanesi’nde şehit oldu.
Jandarma kumandanlığından sten makineli tabancalarla çelik yelekler getirildi. Saat 18.00’e geliyordu. Polisler lokantaya gaz bombası atıyor, tek tek odaları arıyordu. İkinci Şube Müdürü Saip Gözet, bir polis memurunun elindeki otomatik tabancayı alıp yerini tespit ettikleri saldırgana ateş açtı. İlk kurşun yarasından sonra asansör boşluğuna düşen Gary, havada bile hâlâ ateş ediyordu.
Teksaslı Gary, Gözet ile yanındaki polislerin makineli tabancalarından çıkan kurşunlarla öldürüldü.
Vücudunda tam 62 kurşun deliği tespit edildi. Teksas doğumlu,
33 yaşındaki katilin tek gözü takmaydı.
Camdan bir gözü vardı.
Bu nedenle hep Camgöz Gary olarak anıldı.
30 ARALIK 1968
BİR MEZARCI VE BİR MEMUR
Gary’nin sevgilisi Patricia ancak çatışma bittikten sonra saklandığı yerden çıktı. İfadesinde, birlikte Avrupa’yı dolaşıp İtalya’dan kiraladıkları otomobille Türkiye’ye doğru yola çıktıklarını anlattı.
Bayramın birinci günü Kapıkule’den Türkiye’ye girip önce İstanbul, ardından Adana’ya gittiler. Gary burada 5 kilogram esrar aldı. Bu ifadelerle birlikte bir uyuşturucu çetesi ve uyuşturucu trafiği çıkarıldı ortaya. Bir çok kişi yakalandı.
19 MART 1969
Uyuşturucu şebekesinin başında Bingo lakaplı Alman Walter Gillermann vardı. Ancak yakalanamadı. Ailesinin cenazesini istemediği Gary, Feriköy Protestan Mezarlığı’na defnedildi. İstanbul’u birbirine katan, dört kişiyi katleden gangster Camgöz Gary’nin cenazesinde sadece ABD Konsolosluğu’ndan bir memur ile mezarcı vardı.
Paylaş