Paylaş
Cumhuriyetçi Millet Partisi (CMP) Genel Başkanı Bölükbaşı, 1956 Mart’ta 14 ili kapsayan Güneydoğu gezisine çıktı.
Osman Bölükbaşı
Diyarbakır’dan Kahramanmaraş’a giderken trende eşyalarını koyduğu “bohçasını” kaybetti.
Evet, parti lideri Bölükbaşı, gömlek ve çamaşırlarını, bohçaya koyup seyahat ediyordu.
Buna karşılık konuşmalarında hükümet aleyhine kullandığı evraklar ise mavi bir çanta içindeydi.
24 Mart tarihli Hürriyet’in birinci sayfasında şöyle bir haber vardı:
“Diyarbakır ile Maraş arası çamaşır bohçasını kaybeden Bölükbaşı, emanet gömlekle dün Gaziantep’te 57 dakika konuştu.”
FIKRA ANLATIP BOL BOL SU İÇİYORDU
Bölükbaşı’nın çok uzun süren, nükteli konuşmaları meşhurdu. Bu seyahati sırasında da hemen her gün şöyle haberler yayınlanıyordu:
- 6 bardak su içip, 5 fıkra anlatarak formunda olduğunu ispat eden Bölükbaşı, Adana’da 3 saat 17 dakika konuştu.
- Bölükbaşı’nın Antakya’daki yedinci açık hava konuşması 135 dakika sürdü.
- Bölükbaşı yeniden 11 espri ve 7 fıkra anlattı.
- Dün Tarsus’ta 40, Erdemli’de 30 ve Silifke’de 62 dakika konuşan Bölükbaşı ‘1958’de görüşürüz’ dedi.
- Bölükbaşı’nın 2441 kilometrelik turnesi bitti. Mersin’de son konuşmayı yapan Bölükbaşı 14 nutkunda 9 sürahi su içti.
Gazeteciler hem konuşma süresini hem de içtiği suyun hesabını tutuyordu.
24 MART 1956
EŞYALAR SAMSUN’DAN ÇIKTI
- Nihayet, günler sonra Bölükbaşı’nın “kayıp bohçası” bulundu. Kahramanmaraş’ta ortadan yok olan çamaşırlar Samsun’da ortaya çıktı.
Bölükbaşı’nın eşyaları başka bir yolcunun eşyaları arasına karışmıştı. Samsunlu yolcu gazetedeki haberleri okuduktan sonra bohçayı CMP İl Başkanlığı’na götürdü. CMP Samsun teşkilatından Cemalettin Bulak, beyaz bir bohça içerisinde gıcır gıcır ütülenmiş 6 kolalı gömleği gazetecilere gösterirken “İşte görüyorsunuz ya CMP Lideri’nin kirli çamaşırı yok” diye espri yaparak Genel Başkanı’nın izinden gidiyordu.
Osman Bölükbaşı koca Anadolu turnesini bohçasız geçirdi.
27 MART 1956
BAKAN VE HEYETİ TAKMA İSİMLE UÇTU
YIL 1989. Dönemin Dışişleri Bakanı Mesut Yılmaz, Avusturya’nın başkenti Viyana’da düzenlenen Avrupa Konvansiyonel Kuvvet Müzakereleri toplantısına gidiyordu.
Ancak bu seyahatte bir gariplik vardı.
6 Mart günü Türkiye’den ayrılan Yılmaz ve heyeti, Viyana seyahati sırasında kendi isimleri yerine takma adlar kullandılar.
Örneğin Mesut Yılmaz’ın ismi Mr. Hansen olarak geçti kayıtlara. Silahsızlanma Daire Başkanı Ünal Maraşlı; Mr. Müller, Bakan Özel Danışmanı Mehmet Ali İrtemçelik ise Mr. Taylor olarak yazıldı.
Heyettekiler 9 Mart’taki dönüşlerine kadar uçak ve otel kayıtlarında bu isimleri kullandılar.
Bunun gerekçesi ise güvenlikti.
Uluslararası terör örgütlerinin muhtemel bir saldırısına karşı alınıyordu bu önlem.
Dönemin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü İnal Batu, bu durumu doğruluyordu. Bakanın nereye gideceğinin güvenlik gerekçesiyle bilinmesinin istenmediğini söyleyen Batu, “Bu uygulama yıllardır devam eder” de diyordu.
Hürriyet bunu yakalayıp birinci sayfaya da “Yılmaz, Mr.Hansen oldu” başlığını attı.
9 MART 1989
Paylaş