Taksim’de tek forma

Komutan Harrington İstanbul macerasını bir futbol zaferi ile noktalamak ister…
Gazetelere verdiği ilanlarda kendisine güvenen bir Türk kulübüyle, İngiliz Guardlar Karmasının maç yapmak istediğini belirtir...

***
Haber aynı gün İstanbul’un diline düşer;
Kahvehanelerde, camilerde, herkes bu maçı konuşmaya başlar… Fenerbahçe, bu ilanı kendisine yönelik bir maç daveti olarak algılar ve anında kabul eder…

***
Maçın adı konmuştur:
Guardlar Karması-Fenerbahçe
Harington, Guardlar karmasının dünyaca ünlü İngiliz kulübünden getirttiği dört futbolcuyla takviye eder...

***
İstanbul bu haberle çalkanır…
Kurtuluş Savaşı, İstanbul’un kurtuluşu, Lozan görüşmeleri unutulur…
Bu maç konuşulmaya başlanır…
Çünkü bu maç sadece bir futbol maçı değildir…

***
Galatasaray kulübü yöneticileri, Fenerbahçe yöneticilerini ziyaret ederler…
Yenilmek olmaz. Hele bu sırada...

“Ya biz de karma bir takım çıkaralım, ya da Aslan Nihat gibi bir iki oyuncumuzu alın, daha güçlü olun, yenin İngiliz karmasını” derler...
Fenerbahçeliler, Galatasaray yöneticilerini kucaklayıp öper:
 “Çok teşekkür ederiz. Bu dostluğunuzu asla unutmayacağız.” derler…

***
Maç günü bütün İstanbul Taksim’e doğru yürüyüşe geçer...
Fenerli gençler vapurdan inerek, ellerinde Türk ve Fenerbahçe bayrakları, Karaköy-Tepebaşı yoluyla, bugünkü İstiklal Caddesi’ne çıkarlar…

Fenerbahçeliler’e, İstiklal Caddesi’nde, Galatasaray Lisesi’nin bahçesinde toplanan  Galatasaraylı gençler katılır…
Ellerinde Türk ve Galatasaray bayrakları vardır…
Kucaklaşarak, Taksim’e doğru yürürler.
Taksim meydanına çıkınca, Gümüşsuyu yoluyla gelen Beşiktaşlı gençlerle birleşirler…
Onların da ellerinde Türk ve Beşiktaş bayrakları vardır.
“Çarşı” henüz faaliyete geçmemiştir…

Hep birlikte, milli mücadele marşlarını söyleyerek, Taksim stadına yürürler.

***
Taksim stadının ahşap tribünleri tarihi bir kalabalığa sahne olur…
Bu dayanışma ve birliktelik bu maça milli maç havası vermiştir.
Bir yanda kadınlı erkekli ellerinde, sarı-kırmızı, siyah-beyaz, sarı- lacivert bayraklı Türkler…
Diğer yanda işgal kuvvetlerinin ordusuna mensup askerler…
Arada ise Rum ve Ermeni seyirciler…

***

İlk yarıyı 1-0 yenik kapatan Fenerbahçe, ikinci yarı Zeki Rıza Sporel’in attığı iki golle maçı 2-1 kazanır…
General Harrington  kupası kaptan Zeki Rıza’nın ellerindedir..
Taksim Stadı mutluluktan yıkılır…
Galatasaraylı, Beşiktaşlı ve Fenerbahçeli gençler kol kola galibiyetin gururunu paylaşırlar…
Zafer haberi tüm Anadolu’ya yayılır…

***

Tam 90 yıl sonra yine bir Haziran günü…
Yine Taksim Stadı’nda renk renk formalar giyildi…
Siyah- beyaz-kırmızı-sarı-lacivert-yeşil-beyaz-bordo ve mavi formalar birlikteydi…
Kol kola girdiler…
Omuz omuzaydılar…
Birlikte marşlar söylediler…
Bir daha hiç ayrı tribünde oturmasınlar…