Şimdi “Şaşırma” zamanıdır…

• Kasımpaşa tribünden sahaya atlayan “içinde Beşiktaş forması olan biri”;
30 metre koştu... Fernandes’i tekmeledi…
Sonra da tehdit etti…
Arkadaşlarına sahip çıkan iki Beşiktaşlı futbolcu kırmızı kart gördü…

• Eline ikinci topu alan Kasımpaşalı futbolcu Donk;
Gözümüzün önünde, ceza alanına giren Almeida’nın ayağındaki topa, elindeki topu fırlattı!
Ve tam isabet…

***

Hiç kural kitaplarını falan karıştırmayın…
Böylesi bir olay ilk kez oluyordur…
Bulacağınız her çözüm yama olacaktır!
Bakın olaya ve değerlendirin.
Benim şimdiye kadar gördüğüm;
”En spor dışı bir davranış ile engelleme” görüntüsüydü…
Bence kırmızı ve penaltı…
Sarı kart ve hakem atışı ile geçiştirildi…

***
Kartlar, penaltı falan benim için önemli değil…
Burası daha vahim!
Şimdi;
Gözümüzün önündeki bu iki olay için;

• Hakem; “Düdüğü önceden çalmıştım” diyor…
• Donk; “Top elimden kaçtı” diyor..
• Saldırganda; “Fernandes’i öpecektim. Ayağım kaydı” diyor…
Arkadaşlar, biz gördük. Bütün ülke gördü…
Gözümüzün içine baka baka;
Vallahi yazarken utanıyorum ama bunun adı;
Yalan…
Ya yalan çok ayıptır diye öğretmediler mi size?

***
Birde “adamı” televizyona çıkardılar…
“Adam”, dün sahaya girmiş.
Futbolcu tekmelemiş. Tehdit etmiş…
Akşam televizyona konuk oldu(!)
Yine şaşırdım!
Binlerce insanın çıkmak istediği spor programına konuk oldu…
Şimdi, “televizyona çıkmanın yolu buymuş” diyen olmaz mı?
Nasıl örnek olacağız gençlerimize?
Şaşkınlık bitmiyor doğal olarak…(Bunun neresi “doğal” ise)
Üst üste geliyor…
Canlı yayında, “adamın” GBT’si, yorumcunun telefonuna geldi(!)
Yorumcu da; “bunu gönderen çok önemli bir şahsiyettir” dedi…
Hayda!
Şaşıralım arkadaşlar!
Nasıl bir ülkede yaşıyoruz?

***
Olimpiyat stadına girenlerin ayak izleri silinmeden bir karanlık olay daha…
Sahaya girenlerin tüm görüntüleri var…
Biliyor muyuz kim olduklarını?
----Hayır…
1453 Beşiktaş Derneği o günden sonra yok oldu…
Şimdi şeytanın avukatı olayım;
Sahanın içine girenlerin özgeçmişi, istediğimiz gibi çıkmadığı için mi bilmiyoruz?
Daha açık soralım anlaşılsın;
Çarşı, sahanın içine girmediği için mi bilmiyoruz?
Dün akşam da, “Çarşı mı sokulmak istedi sahaya?
15 Temmuz tarihinde, Beşiktaş ve Fenerbahçe için; “Eğilmediler” diye yazmıştım…
Bence arşivden bulun okuyun.

***
Devam edelim;
Bir sabah operasyonu ile tribün liderlerini topladılar.
Bir yıl dinlemişler…
Gerçekten futbolun tüm çirkinliklerine ulaşacaklarını umuyordum…
1 Ekim de; “Kaygılıyım” diye yazdım…
Bence bu yazıyı da arşivden bulup okuyun…
Haksız değilmişim…
Balyoz davasında, şike davasında, tapeler havada uçuştu.
Bu dava ne oldu…
Hiç mi bir şey çıkmadı ortaya…
Ya da tersten soralım?
Dinlerken beklenti neydi?
Yoksa umulan sonuç mu elde edilemedi?
Kasımpaşa maçında sahaya gireninin kim olduğu bir dakikada çıktı ortaya?
Bunlar neden çıkmıyor?
Neden şeffaf değiliz…

***

Bundan önce de, bugünde yazdıklarımın hepsi benim paranoyam olabilir.
Ama siz yaptınız…
Hep birlikte okuyoruz;
• Ahmet Hakan tutuklanacakmış… Zincir kurtarmış…
• Şık ile Şener’i, hatalı tutuklayıp yatırmışız…
• Balbay, 4,5 yıl boşuna yatmış…
• Balbay çıkmış ama aynı durumda olan BDP’li iki milletvekili çıkamamış…
• AK Parti Genel Başkan Yardımcısı; Şaşkın… Ben nasıl şaşırmayayım?
• Fişlenmişiz hep beraber… AK Parti Genel Başkan Yardımcısı yine şaşkın
Biz niye şaşırmayalım?
• Gezi’de duvara yazı yazan 13 yaşındaki çocuğa altı yıl istenmiş…
• Mit Müsteşarı tutuklanacakmış sıra Başbakana geliyormuş…
Direkten dönmüşüz…
Hep birlikte şaşkınız…
Yeni bir hükmedemediğimiz dev mi yarattık?
Bilinmez bir güç, bizim değerlerimizi içeri atıyor, biz engel olamıyor muyuz?
Yeni Türkiye derken nasıl bir şey yarattık biz?

**
Gerçekten olanlara inanamıyorum…
Bunlara” balon” diyelim…
Peki, gözlerimle gördüğüm ve kulaklarımla işittiğim şeyleri ne yapacağım?…

Başbakan; Hizmet gurubu ne istedilerse verdik.” dedi...
Arınç; “ABD ye gittiğimde ziyaret edeceğim ama bu dönemde yanlış anlaşılır” dedi
Gülen; “Üst düzey hükümet yetkilisine yapılacak ‘kadın komplosunu’ haber verdiler. Bende önledim.” dedi...
Vallahi ben duydum bunları…
• Bir Cemaat liderine; yapılan tuzağı niye haber verirler?
• Kim verir?
• Nasıl bir ilişkidir bu?
• Haber vermedikleri ne oldu?
• Ya da haber verip de karışmadığın oldu mu?
Arkadaş;
Bu soruları soramaz olduk!

***

Şimdi AK Parti milletvekili, milli futbolcu Hakan Şükür istifa etti…
İstifa mektubunu ibretle okudum…
Yorumum;
Hakan Şükür’ü; Milletimizin vekili bilirdik ve spor kontenjanından vekil oldu sanırdık…
İstifa mektubundan anladım ki;
Hizmet ’in kontenjanındanmış; Dershanelerden sorumluymuş(!)
“Biz zaten biliyorduk” demeyin!
Şaşıralım lütfen…
Demokratik hukuk devletinde olmaz böyle işler!
Kanıksamayalım…

***
Arkadaş;
Bu rezaletin resmidir…
Resim dediğim de manzara resmi değil…
Rezaletin resim hale getirilişidir…
Rezaletin legalleşmesidir…

***
Çocuk yetiştiriyoruz hepimiz…
“Yeni Türkiye’nin” genç nesillerini yetiştiriyoruz…
Gördükleri manzara ortada…
Gençlerimize ne anlatacağız bir söyleyin bana…
“İçmeyin, üç çocuk yapın, kızlı erkekli dolaşmayın” demekle olmaz…
Örnek olmak lazım…
Önce;
• “Yalan söylemeyin” diyorum ben…
• Sonra, “adil olun” diyorum.
• Daha sonra; “bildiğiniz doğruları söylemekten kokmayın” diyorum…
Yanlış mı yapıyorum?
Ahmet Şık’ın annesi de böyle yetiştirmiş çocuğunu…

***
“Yazmıştım demeyi sevmem” derler…
İnanmayın!
Herkes haklı çıkmayı sever ve bu bilinsin ister…
Ben de size bugün eski yazılarım dan baziklerini arşivden okumanızı istedim..
Bir yazı daha tavsiye ediyorum…
Oldukça eski…
3 Temmuz’un dokunulmaz olduğu dönemlerden…
Bunu Hürriyet arşivden bulabilirsiniz…
30.Nisan 2012 tarihli… “Kanayan yara son bulmayacak!”
Meraklıysanız; Bence bunu da okuyun…

***
“Spor ile siyaseti karıştırmışın yine Ateş Bakan”
----Vallahi ben karıştırmadım.
Spor Bakanı “ceza vermeyin” dedi…
Federasyon da vermedi…
Onlar çorba ettiler…