Paylaş
Onları ne yapacağız?
Yazının Meireles ile ilgili bölümünü yazmış ama göndermemiştim. Melo’da, tarih tekerrür edince “toptan yazalım, bitsin!” dedim.
Uzun oldu ama inşallah bitmiştir…
***.
Önce bir hafta önce yazılıp da gönderilmeyen ilk bölüm;
Meireles’in cezasının indirilmesi konusunda; “ahlak dersi veren”, “hataya sahip çıkmak ile hakemine sahip çıkmayı karıştıran ”,konuşmanın arasına, “benim hakemim ve elin dövmeli adamı” gibi ayrımcı kavramları sıkıştıran, demeçler kafamı karıştırıyor...
Konu hakkında değişik guruplardan o kadar çok ve benzer demeçler geliyor ki,
İnsan “acaba mı?” diyor…
***
Ben karışık işlerden anlamam…
İşi basit hale getirip, demeç verenlere ve okurlara bir soru sormak istiyorum;
Soru:
Muhtemelen hepiniz babasınızdır veya olacaksınız…
Çocuğunuzun arkadaşına yaptığı hatayı net bir biçimde gördüğünüzde, çocuğunuzda; “hata yapmadım” dediğinde ne yaparsınız?
Seçmeli cevaplar ve bence sonuçlar:
A-Çocuğuma hatalı olduğunu söyler tekrar etmemesini isterim.
---Çocuğunuz da büyür sizde.
B-Çocuğumu görmemezlikten gelir, çevreye hata yapmadığını söylerim…
--- Çocuğunuzun da sizin de hatalarınız büyür, yalana dönüşür…
C-Konuyu başka yöne saptırır, ört bas eder, arkadaşının hatalı yönlerini anlatırım…
--- Siz, “örnek bir yönetici”, çocuğunuz da “adam” olamaz…
Koyu renkte yazılan sonuçlar; “Tabi ki bence.”
***
Şimdi o günün aktörleri ve benceler…
Halis Özkahya;
---Raporun doğru olmamış!
Galatasaray kulübü;
---Tahkim ile kanıtlar hiçe sayılmamış, tam tersine kanıtlara daha dikkatli bakılmıştır. Ayrıca konu sizi ilgilendirmiyordu…
Trabzonspor kulübü;
“Hakemin bundan sonra otoritesini nasıl sağlayacağını ve nasıl rapor yazacağını” soruyorsunuz…
----Cevap bir; “Yalnızca gördüğünü yazarak”…
----Cevap iki; Otoriteyi bozmamak için tükürmeyen adama tükürmüş mü? Diyelim…
----Cevap üç: Konu sizi ilgilendirmiyordu!
Orduspor başkanı Nedim Türkmen;
---Konu sizi hiç ilgilendirmiyordu. Her zaman olduğunuz yerde olmak için telaş ettiniz…
Faal hakemler ve gözlemciler derneği;
--- Hakem arkadaşınıza değil, “hataya” sahip çıktınız. Olmadı!
Alkışlayarak sahip çıkan arkadaşları:
--- Hakem arkadaşınıza mı? “hataya mı?” sahip çıktınız. Anlaşılmadı!
Zekeriya Alp;
--- Hakeminize değil, “hataya” sahip çıktınız. Olmadı!
Adnan Öztürk;
---Ahlak dersinin arasına milliyetçilik(ayrımcılık) karıştı… Konu o değildi… Olmadı!
Şenol Güneş;
--- Hocam sizinki de hiç olmadı…
Sadri Şener:
---Oldu…
Dövme ve saç stili konusundaki görüşleriniz, “özlü sözler tarihinde” yerini aldı(?)
***
Ne kadar doğruları söylemeye çalışsanız da, içine edebiyat, ahlak, mantık ve milliyetçilik katsanız da, “yanlışı savunmaya çalıştığınız” için;
Olmuyoooor!!!
Olamaz da…
“Adam tükürmemiş.”
Cezanın indirim yapılan bölümü sadece bununla ilgili…
***
Hep birlikte, sırayla veya teker teker, demeç verseniz de;
Meireles ve de maalesef; “Tükürmemiş”
Konumuz sadece buydu.
Tükürmemiş adamı tükürtemezsiniz!
Konuyu da saptıramazsınız!
Ancak ortalığı gerersiniz!
Özetle hiç birinizin ki olmadı…
Sadece “taraf” olduğunuzu anlattınız…
Şüphelerimiz vardı…
Emin olduk…
Kiminizin “akil adamlığı”, kiminizin “dürüstlüğün sembolü” gibi tanımlamalarınız vardı…
Onlarda, yer aldığınız tarafla birlikte masal oldu…
Keşke hiç konuşmasaydınız…
Bazen konuşmadan anlatılır…
Susarak da büyük olunur…
Tıpkı Fikret Orman gibi…
Tabi ki bence…
***
Bu bölüm Meireles’ e aitti…
Bir de şimdi Melo çıktı…
Aktörler de sahneye teker teker çıkıyor.
Bu kez acele edip yazmalı;
Yukarıda baba ve oğul için sorduğum sorular ve bence cevaplar burada da geçerli…
Rollerde değişiklik var…
Melo; tükürdüyse cezasını alacak…
Peki tükürmediyse;
Hakeme ihbar eden Oğuzhan ne olacak?
---Çok ayıp etmiş olacak…
Melo’nun arkadaşı, hakeme koşan Fernandes ne olacak?
---O da çok ayıp etmiş olacak…
---Ayrıca; devre arasında, eli Melo’nun omuzunda, konuşma anlaşılamasın diye ağızlarını kapayarak konuştuğu dostunu, on beş dakika sonra hakeme ihbar eden Fernandes benim gözümde, “Melo tükürmüş olsa da” ayıp etmiş olacak…
---15 yaşında gençlerimiz rakipleri eksilince kendi takımlarından bir oyuncu çıkartarak eşitliği sağlıyorlar… Onlara örnek olacak abileri rakibini hakeme ispiyon edip, sahadan attırıp, eksilterek puan almaya çalışıyor…
Kim kime örnek olacak?
Peki Engin;
---Her karışık olayda orada mı olacak?
Elleri ne zaman hakemlerden uzak olacak?
***
Biz devam edelim…
Önce çuvaldızı batıralım:
Fenerbahçe spor kulübü:
---“ Doğrudan tarafı olmadığımız hiçbir konuya müdahil olmama konusundaki kararlılığımız aynen sürmektedir”.
Deseniz de;
Size yapılan hatayı, hata ile düzeltmeye kalktınız!
Müdahil oldunuz…
Konu sizi ilgilendirmiyordu!
Sayın Adnan Öztürk maalesef yine başrol;
---Meireles’e yargısız infaz yapıp, taksiye bindirirken, Melo için; “Hele bir kayıtlara bakalım”
Yine olmadı!
Bu gidişle çocuklarınız, hiçbir maçı izleyemeyecek!
Trabzonspor, Nedim Türkmen Sadri Şener ve Zekeriya Alp;
----Belki deneyimlerinden belki de işlerine gelmediği için;
“Susacaklar!”
Ben deneyimlerinden dolayı susmalarını tercih ederim…
--“Kahrolsun tahkim, hakemlerin otoritesini bozuyor” diyenler;
Belki de tahkimden medet umacak…
Bugün olmasa da yarın tahkime gidecekler!
Büyük lokma yiyecekler ama hiç susmayı öğrenemeyecekler!
***
Bu hafta da, transferin arasına “tükürük kaçarak” geçecek…
Sıkılanlara tavsiyem;
---Şampiyonalar liginde tam 10 takımımız yoluna devam ediyor…
---Galatasaray bugün itibari ile Avrupa’nın en başarılı spor kulübü...
---Fenerbahçe ise az farkla ikinci
---Barcelona ve Real Madrid üçüncü sırayı paylaşıyorlar…
“Hadi oradan” diyenler; bir önceki yazımı okurlar…
Yine de inanmayanlar,
Hafta arasında; dizileri dedikodulu spor programlarını bırakıp, takımlarımızın maçlarını izlerler…
Tükürmeden oynayanlara, hakeme saldırmayanlara;
Hak edenlere, hak ettikleri ilgiyi verirler!
Paylaş