Paylaş
Maçı, 41 dakika oynatmışın…
Seyirci; 90 dakika maç izlemek için geliyor…
50 dakikasının oynatmamışın…
Bana bilet paramın yarısını geri ver hocam!
Bizim ülkede topun oyunda kaldığı süre;
Ortalama 50 dakika…
Devler liginde ortalama 58-60 dakika…
Sen maçın 50 dakikasını çalmışın hocam…
Ya da çalınmasına izin vermişsin…
Yere yalandan yatanla, sende yatmışın maçın üstüne…
Avantaja bırakacağın pozisyonlarda ise, çalmışın düdüğü…
Yazık(?)
Bu ülkenin en iyi 3 hakeminden biri gösterenlere yazık!
***
Maçı oynatmazsan, hata da yapmazsın!
Eski, Milli Eğitim Bakanı;
“Şu okullar olmasa bu işi çok güzel idare ederdim” demişti…
“Siz de” öylesiniz…
***
“Siz” dedim.
12 Mayıs tarihinde, Türkiye tarihinin bir daha oynanmayacak maç oynanmıştı…
Yenenin şampiyon olacağı maç; Sadece, 40 dakika oynandı…
Top ile en fazla oynayan oyuncu;Kaleci Muslera oldu…
Maçın hakemi, Cüneyt Çakır’dı…
Oynanmadan bitirdi maçı…
O nedenle; “Siz” dedim…
***
Bırakın; Bu ülkenin en değerli iki takımının maçını, doya doya izleyelim…
Zaten senede iki kez izleyebiliyoruz…
Bırakın oynasınlar…
Kimin bileği güçlü ise o kazansın…
Hayır…
Bırakmıyorsunuz…
Bırakmadın…
***
Maçın başında;
Melo’nun ve Eboue’nin; Emre’ye,
Sneijder’ın; Gökhan’a;
Üç kez, top oynandıktan sonraki kasıtlı hareketini pas geçtin…
Sarıları veremedin…
Maçı kör dövüşüne sürükledin…
Emre; senin dolduruşuna geldi…
Bir takımı, 10 kişi oynatmak çok ağır bir cezadır…
Oynattın…
***
Tek başına bu olayı izlersek;
Emre’yi atmakta yüzde yüz haklısın…
Peki ya atamadıkların?
Oyunu; kör dövüşüne sokan sensin…
Emre, dövüşe katıldığında attın…
Ve rahatladın…
Sana en doğru yanıtı, Melo, “dili” ile verdi…
Tabi anlarsan(!)
“Benim işim bu” dedi…
Dalga geçti…
“Nasıl attırdım” dedi…
Eeee, Emre’de yedi(!)
***
Aslında bir maçın algılanmasını sağlayacak bir kapak ta;
Selçuk’tan geldi…
Üzerinde durmak lazım…
Mancini;
“Sakatlandıysan yere yat” dedim.
“Yanlış anladı” dedi…
Yaa başka söze gerek var mı?
Selçuk yatmadı…
Islıklandı…
Eboue ve Drogba sürekli yattı…
Alkışlanıyorlar…
Bülent hoca da onlara “ninni” söylüyor…
Biz de bu futbolda adaleti aramaya çalışıyoruz…
• Topu oynamak isteyeni oynatmadıktan,
• Adaleti adam gibi dağıtmadıktan,
• Avantajı oynatmadıktan,
• Kafanda maçın sonucunu oluşturduktan,
• Sonuç değişecek diye korktuktan,
• Maçı kısa yolda bitirdikten sonra;
Sen bizi; Biz de, kendimizi kandırırız…
***
Fenerbahçe; 10 kişi ile Galatasaray’dan fazla koşmuş…
Maalesef;
İkisi de 100 kilometre koşamamış…
Biz bu derbiyi görmek için çok koştuk…
Esas bize yazık!
Fenerbahçe; 28 faul yapmış… Galatasaray 18…
Fenerbahçe; 8 sarı, bir kırmızı görmüş…
4 futbolcusu cezalı duruma düşmüş…
Yazık!
Sezonun Şampiyonu, sizin düdüğünüze kalsaydı;
İyi ki kalmamış(!)
***
Fenerbahçe çok mu iyi oynadı?
Kesinlikle hayır…
Stresli maçlar, zekâ ve yürek ister…
Bugün, ikisi de özellikle ilk yarı yoktu Fenerbahçe’de…
İkinci yarı, 10 kişi aslan gibiydiler…
Ama yetmedi…
Kaybettiler…
***
Ben döneyim maçın hakemine;
Be dönüyorum kusura bakmayın…
700 Milyon lira değerindeki iki takımın maçında;
Başrolde Bülent hocam vardı…
Mecburum dönmeye…
***
Melo’yu; 85.dakikada neden attın hocam?
Alakasız bir pozisyondu…
Hatalıydın…
Ama ben biliyorum neden attığını…
Kusura bakma ama sen de biliyorsun…
“Bu Melo, bu maçı nasıl bitirir?”
Demesinler diye attın…
“Maç; 10kişiye, 10 kişi oynandı” desinler diye atın…
Tıpkı Çakır’ın, 12 Mayıs’ta Ujfalusu’yu, 85. Dakika da attığı gibi…
***
Birçok kez izlemiştim Bülent Yıldırım hocayı…
Süper Finalde; Beşiktaş-Fenerbahçe maçında anlamıştım…
Bugün emin oldum…
***
Fenerbahçeli bir yazarın yazdıkları bunlar…
Ön yargılıdır…
Mutsuzdur…
Yenilgiye bahane arıyordur…
Diye düşünmekte haklı olabilirsiniz…
Ben yazmadan tekrar izledim…
Siz de bir kez daha izleyin bu hafta yönettiğiniz maçları…
“Doğru yapmışım” diyorsanız;
Canınız sağ olsun…
Devam edin (!)
Paylaş