Bugün sizlere, yapma süresi 5 dakikayı geçmeyen bal peteği şekerlemesini evde nasıl yapacağınızı anlatacağım.
Bu şekerlemeyi evde yapıp sonra küçük parçalar halinde kırabilir, şık hediye kutuları içinde paketleyip bayram gezmesinde eşinize dostunuza bile götürebilirsiniz.
Honeycomb İngilizcede bal peteği demek. ABD ve Avustralya’da yaygın olan ve aynı adı taşıyan, yani honeycomb (hanikomb okunuyor) isimli bir şekerleme türü var ki yapması çok kolay, yemesi zevkli. Bizde bilinen bir şekerleme türü değil. Bugün sizlere, bu şekerlemeyi evde nasıl yapacağınızı anlatacağım. Sonra da bal peteğinin kullanıldığı harika bir tava keki tarifi vereceğim.
Bal peteği şekerlemesi, yapılması gerçekten inanılmaz kolay ve hızlı, çok enteresan bir dokuya sahip, hoş ve farklı bir şekerleme türü. Bu şekerlemeyi bazı okurlarım Crunchie ve Maltesers markalı çikolataların içinde tatmış olabilir. Bu çikolatalar çok özel ve farklı lezzete sahip, zira bal peteği şekerlemesi çikolataya batırıldığında harika bir tat-doku bileşimi ortaya çıkıyor. Bal peteği şekerlemelerini soğuttuktan sonra kırıp parçalara ayırabilir ve ardından eritilmiş çikolataya batırabilirsiniz. Soğuduklarında çok güzel ve sıradışı çikolatalı şekerlemeler oluyorlar. Şekillerinin düzensiz olması ayrı güzellik katıyor.
KABARCIKLAR PETEK OLUYOR
Bal peteği şekerlemelerinin dokusu tam olarak bal peteği gibi düzenli altıgen yapı taşımıyorsa da, kabarcıklı olduklarından bal peteğini andırıyorlar. Bu kabarcıkların sebebi, kaynamakta olan şurubun içine sodyum bikarbonat (yani yemek sodası ya da diğer deyişle karbonat) koymanızdan kaynaklanıyor. Şurubun içine karbonat eklediğiz zaman ortaya karbondioksit gazı çıkıyor ve erimiş olan şeker, bu gazı içeride hapsederek çıtır çıtır ve bal peteği gibi gözenekli bir şekerleme elde etmenizi sağlıyor. Şimdi dilerseniz bal peteğinin nasıl yapıldığını anlatayım.
BAL PETEĞİ ŞEKERLEMESİ
Bu şekerlemeleri küçük parçalara kırıp yiyebileceğiniz gibi (çocuklar daha hevesli yerler), eritilmiş çikolataya batırıp soğuttuktan sonra da kullanabilirsiniz. Harika oluyorlar. Ayrıca, bir tezgâh üzerinde streç film arasına koyup merdaneyle vurarak küçük parçalara kırabilir sonra da bu şeker kırıntılarını dondurmanızın üzerine serpebilirsiniz.
MALZEMELER: 3/4 su bardağı toz şeker; 2 çorba kaşığı süzme bal; 2 çorba kaşığı su; 1 veya 1.5 tatlı kaşığı toz karbonat.
YAPILIŞI: 1. Yağlı mutfak kâğıdının üzerini sıvı yağla (veya pişirme spreyi ile) hafifçe yağlayın. 2. Bir tavaya şeker, bal ve suyu koyun, orta ateş üzerinde hiç karıştırmadan fokurdamaya başlayana dek kaynatın. Dikkat: Eğer karıştırırsanız şeker kristalize olur; bunun yerine tavayı çevirerek şekerin karışmasını sağlayın. 3. Şeker kaynayınca önce küçük kabarcıklar çıkacak, sonra kabarcıklar büyüyecek ve giderek şekerin rengi kahverengiye dönmeye başlayacak. Tam açık kahverengi olmaya başladığı an tavayı ateşten çekin ve içine karbonatı atıp hızla karıştırın. Şekerin köpük köpük kabardığını göreceksiniz. Fazla karıştırmayın. 4. Karışımı yağlı kâğıt üzerine dökün ve kendi kendine yayılmaya bırakın. Kaşık veya benzeri bir şeyle sakın yaymaya çalışmayın, yoksa kabarcıklar patlar. 5. Şekerlemeyi soğumaya bırakın. Katı hale gelince (evinizin ısı ve nemine göre 5 dakika da alabilir 30 dakika da) elinizle kırarak dilediğiniz boyda parçalara ayırın. 6. Hava geçirmez bir kaba koyup buzdolabında saklayın. Yumuşadıkları zaman tekrar buzdolabına koyup hızla sert hale getirebilirsiniz.
BALPETEKLİ ÇITIR TEREYAĞI
MALZEMELER: 125 gram tereyağı; 50 gram bal peteği şekerlemesi, 1 tatlı kaşığı bal.
YAPILIŞI: 1. Tüm malzemeleri blender öğütücüsünde macun kıvamı alana dek çevirin. 2. Sonra bunları streç film üzerine aktarıp, yuvarlayarak ince silindir şekli (çapı 4-5 cm.) verin ve streçle iyice sarın. Buzdolabında iki saat (ya da dondurucuda 15 dakika) soğutun. 3. Servis için, bıçakla dilimler kesin. Kalanı buzlukta saklayın; kızarmış ekmeğin üzerine sürülünce de çok güzel oluyor.
TAZE LORLU TAVA KEKLERİ VE BAL PETEKLİ TEREYAĞI
Sydneyli şef Bill Granger’ın çok ünlü Bill’s Cafe’sinde, mekân kadar ünlü olan taze lorlu (rikottalı) tava kekleri, üzerlerine bir yuvarlak dilim bal petekli tereyağıyla (resimde en üstteki yuvarlak kahverengi dilim) taze muz konup, akçaağaç şurubu dökülerek servis ediliyor. Bunlar sabah kahvaltısına ayrı bir özellik katan, çok güzel şeyler. Ben önce taze lor nasıl yapılır bir hatırlatayım (zira sıkça yazdım), ardından evde bal petekli tereyağını nasıl yapacağınızı anlatayım. Son olarak da lorlu tava keki tarifini verip tüm malzemeleri bir araya getireyim.
Tatlı lor yapmak için bir litre sütü bir tencerede 80 dereceye kadar ısıtın. Eğer sıvı termometreniz yoksa, bu ısı sütün kaynama noktasından önce yüzeyde çok ince ve titreşen bir kaymak tabakası oluşmaya başladığı ana denk geliyor. O anda tencereyi hemen kenara alıp içine 4-5 çorba kaşığı sirke (veya limon suyu) koyarak yarım dakika karıştırın. Bir saat kadar bekletin. Sonra, içine tülbent serilmiş bir tel süzgeci büyükçe bir kâsenin üzerine oturtun, sütü tülbentin üzerine boşaltıp suyunu tamamen süzdürün. En sonunda tülbenti elinizle sıkarak kalan suları da çıkarın. Kalan katı kısım tatlı lor oluyor. Bugünden yapıp buzdolabına koyarsanız yarına daha hazırlıklı olursunuz. Her türlü süt kullanabilirsiniz ama 1 litre sütten yaklaşık bir bardak kadar lor elde edebiliyorsunuz, bunu unutmayın.
MALZEMELER (8 kişilik): 1 bardak tatlı lor; 3/4 bardak süt; 4 yumurta (sarısıyla beyazı ayrılmış); 1 bardak beyaz un; 1 tatlı kaşığı kabartma tozu; 1 tutam tuz; 1 çorba kaşığı tereyağı.
YAPILIŞI: 1. Tatlı lor, süt ve yumurta sarılarını bir kaba koyun ve çırparak karıştırın. 2. Unu, kabartma tozunu ve tuzunu birlikte süzgeçten eleyerek, sütlü karışıma ekleyin. İyice çırparak pürüzsüz bir hamur elde edin. 3. Yumurta beyazlarını büyük bir kâsede mikserle çırparak kar haline getirin. Sonra bu köpükleşmiş beyazları metal bir kaşıkla, üç parti halinde hamura dikkatlice yedirin. Dikkat edin, beyazları çok karıştırmayıp sadece birkaç kez hafifçe altüst ederek hamura yedirmelisiniz. Aksi halde beyazların köpüğü söner. 4. Yapışmaz bir tavayı tereyağının birazıyla hafifçe yağlayın. Orta-kısık ateş üzerindeki tavaya hamur karışımından iki kaşık dökün. Bu şekilde aynı anda tavada üç taneden daha fazla tava-keki pişirmeyin. Keklerin bir yüzünü 2-3 dakika süreyle ve kızarıncaya dek pişirdikten sonra tersyüz edip diğer yüzlerini de kızarana dek pişirin.
SERVİS: Soyulmuş bir muzu uzunlamasına ikiye kesin ve bir parçasını tabağın orasına yerleştirin. Muzun üzerine bir veya daha fazla tava-keki koyup, keklerin üzerine de bir dilim ballı çıtır tereyağı yerleştirip servis edin. Dilerseniz bal veya akçaağaç şurubu döküp pudra şekeri serpin.
ÖTEKİ ŞAPKAMDAN TAZE ÇIKTI
Bazı okurlarım beni hayatı boyunca sadece yemek üstüne faaliyet gösteren birisi sanabilir ama benim asıl işim bilim adamlığı. Temmuz başında, içinde bulunduğumuz ekonomik darboğaz döneminde ve bunu izleyecek kriz sonrası dönemde şirketlerimizin hayatta kalmak ve büyümek için neler yapmaları gerektiğini anlattığım yeni kitabım çıktı. Adı, “Krizden Nasıl Çıkarız: Durgunluk ve Belirsizlik Döneminde Şirket Yönetimi Rehberi” (Sistem Yayıncılık, 288 sayfa).
Kriz bir gün sona erecek olsa da, belirsizlik ve sıkıntı uzun süre devam edecek. Ayrıca, yeni oluşacak ‘dünya ekonomik düzeni’ eskisinden çok farklı olacak. Bu kitaptaki temel tezim, şirketlerimizin ciddi ciro ve kâr kaybı yaşadıkları bu çetin dönemde ve sonrasında, belli bakış açılarına sahip olmak suretiyle kendilerine yepyeni çıkış imkânları bulabilecekleri. Bunu ne denli fazla sayıda şirket başarırsa memlekette işsizlik o denli azalır, yeni istihdam alanları o miktarda açılır.
HAYATTA KALMA REÇETELERİ
Kitabı üç bölüm halinde yazdım. Önce bu finansal krizin ABD’de nasıl ortaya çıktığını, iktisatçı olmayanın bile anlayacağı bir dille, ayrıntılı olarak anlattım. İkinci olarak, içinde yaşadığımız belirsizlik döneminde şirketlerin hayatta kalabilmek için nasıl bir yönetim yaklaşımı izlemeleri gerektiği konusuna odaklandım. Zira piyasalar düzeldiğinde büyüyebilmek için önce hayatta kalmanız lazım. Şirketin tepe yönetiminden birim departman yönetimlerine kadar bu özel dönemde nasıl bir yönetim tarzı sergilemeleri gerektiğini, reçeteler halinde verdim.
Ama bence kitabın can alıcı bölümü üçüncü bölüm, zira burada talep daralması ve müşteri kaybı sorunlarının üstesinden nasıl gelinebileceğine dair denenmiş ve başarılı olmuş yepyeni bir metodoloji sunuyorum. Ülkemizden örneklerle de bu metodolojiyi destekliyorum. Yemek yazılarımı okuyup aynı zamanda ekonomi yazılarıma da meraklı olan okurlarıma buradan duyurmak istedim. Kitabın dili konuşma dili ve akıcı. Tahsil düzeyi ne olursa olsun her işadamı ve yönetici kolaylıkla anlayabilir ve hemen uygulamaya koyabilir. Bence her işyerine ve yöneticiye lazım!