Sen benim kim olduğumu biliyor musun kardeşim!

Araştırma yapılmış memlekette, en itibarlı 20 meslek sıralanmış. İtibar derken, paraya pula, çalışma şartlarına, yaşanan zorluklara bakmıyor bizim insanımız her halde!

Haberin Devamı

*

 

Mutlaka bilimsel bir tabanı vardır, Türkiye Sosyo-Ekonomik Endeksi Geliştirme Projesi kapsamında ve ülke genelinde anketlerle gerçekleştirilmiş.

 

Sonuçlara geçmeden belirtelim, deneklerin iyi bir işte en çok önem verdiği üç özellik; iyi bir ücret, iş garantisi ve iş güvenliği olarak belirlenmiş. Yani memleketimizin insanı önce ‘mayış’, sonra da ‘düzenli mayış’ diyor. Çok normal.

 

Mutluluğa değil, paraya endeksli bir dünyada; zar zor geçinen, ay sonunu hesap ederek yaşayan, çok para kazananı başarılı, az kazananı başarısız gören, ‘gemisini kurtaran kaptan’ların oluşturduğu bir toplumuz.

 

Haberin Devamı

Para kazan da, nasıl kazanırsan kazan(!)

 

*

 

O yüzden, denekler iyi bir işte en az önem verdikleri özellik olarak ‘işin ilginçliği’ demişler. Haklılar. İş düzenli para getirsin de, ne olursa olsun. Her koyun kendi bacağından asılıyor kardeşim, kimse kimseye yardım etmiyor. El aleme muhtaç olacağıma, varsın sıkıcı olsun, varsın hayalimdeki iş olmasın. Bir işim olsun yeter!

 

Asla eleştirmiyorum, insanların hayallerindeki işi yaparak hayatlarını kazanabileceklerini unutturan dünya düzenine saydırıyorum! İçimden tabi...

 

*

 

Evin iaşesini, çocuğun kitabını, defterini, paltosunu, kirayı denkleştirmeyi düşünürken hayal peşinde koşulur mu? Koşulmaz elbette. Hayal peşinde değil başka yerlere koşulur. Koşarken bir bakılır, hayatının amacından uzaklaşmışsın, yarış bitmiş, hayat gitmiş...

 

*

 

Memleketin en itibarlı mesleklerini belirlemişler uzmanlar, şöyle bir liste çıkmış bizim milletten:

 

1- Tıp Doktoru

2- Profesör

3- Hakim

4- Öğretmen

5- Diş Hekimi

6- General

7- Vali

8- Yüzbaşı

9- Büyükelçi

10- Mimar

11- Eczacı

12- Psikolog

13- Makine Mühendisi

14- Kamuda genel müdür

15- Elektrik mühendisi

16- Avukat

Haberin Devamı

17- Üniversite araştırma görevlisi

18- Belediye başkanı

19- İnşaat mühendisi

20- Astsubay

 

*

 

Araştırmacı bilim insanlarına diyecek bir şeyim yok. Sormuşlar sorularını deneklere, almışlar cevapları, derlemişler sonuçları. Benim derdim sonuçlarla!

 

*

 

Birincisi tıp doktoru çıkmış ya? Bu cevapları veren arkadaşlar bizim doktorların her halde iki insan ömrüne bedel okul okuyup, ayda en az on gün ve yirmi dört saat üzerinden nöbet tuttuklarını, 7/24 - 365 gün mazeret göstermeden icapçı olduklarını, hasta yakınlarından ara ara dayak yediklerini, yıpranma payı olmadan ve günde bir kaç yüz hasta bakma şeklinde eskiyene kadar çalıştıklarını, bir kaç tane isim yapmış hoca hariç maddi olarak da sıradan kazançlar elde ettiklerini bilmiyor galiba.

 

*

 

Haberin Devamı

Listede ikinci sırada üniversitede profesör olmak demiş bizimkiler. Herhalde profesör olmadan önce yardımcı doçent ve imkansızı başarmak gibi bir konu olan doçent olmayı atlamışlar. Okuldan sonra asistanlığa başvuracaksın, seçilemezsen cebinden parayla yüksek lisans yapacaksın. Yine sınav, yine başvuru, yine değerlendirme... Bu sefer doktoraya başvuracaksın, seçilemezsen kendi paranla doktora yapacaksın. Doktoran bitecek, bu arada hayat geçiyor olacak. Üniversitelerde açılan yardımcı doçent kadrolarına girmeye çalışacaksın. Bu uzun yıllar içerisinde biraz torpil de bulacaksın tabi. Makaleler, kitaplar yazacaksın, jüriden geçersen yıllar sonra doçent olacaksın. Haydi bu sefer de doçentlik kadrosu bekleyeceksin. Tebrikler, kadroya girdin! Allah izin verirse beş, altı yıl içerisinde de profesör olacaksın.

 

*

 

Haberin Devamı

Bakın, bizim insanımız çok tuhaf. Araştırma yapan bilim insanlarını bile şaşırtmışlardır kesin!

 

Belediye başkanı, kamuda genel müdür, büyükelçi, vali, general olmak demiş bizim denekler. Yahu bu meslekler itibarlı elbet, ama gel gör ki nasıl olacaksın? Olunca ne yapacaksın?

 

Madem işkembeden atıyoruz, o zaman neden astronot yok mesela? Astronot olmak itibarsız mı? Belediye başkanı varsa başbakan niye yok?

 

O listede yüzbaşının işi ne? Neden binbaşı, yarbay veya albay yok da yüzbaşı var? Bizim insanımız neden yüzbaşıyı büyükelçiden daha bir afili buluyor?

 

*

 

Tek başına binlerce davaya bakan hakimlerin, üç otuz paraya çocuklarımızı yetiştirme gayretinde olan can öğretmenlerin, asgari ücrete yakın maaşlar alan mühendis kardeşlerin, batma sınırında yaşayan eczacıların, üç kuruşa çizdikleri projeyi beğendirmek için üç yüz takla atan, beğendirdikten sonra da ‘ne var canım, iki çiziktirdin’ cümleleriyle yaşayan mimarların çok itibarlı göründüğü bir memleketteyiz demek ki!

 

*

 

Haberin Devamı

Sosyal araştırmalar elbette çok önemli, bu araştırmalardan çıkan sonuçlar da. Ben hiç bir araştırma yapmadan, size günümüz insanının neyi en çok itibarlı bulduğunu söyleyeyim: Para!

 

Bir şekilde kazanmış ol, yeter. O kazancın arkasında bir çok mağdur mu bıraktın, kul hakkı mı yedin, çaldın mı, haksız kazanç mı elde ettin; fark etmez. İtibarın hasosu sende. Hayır mı diyorsunuz? İsim mi vermem gerekiyor? Yüz tane akıldan sayarım, hepsini tanırsınız.

 

Çok çalışıp, tırnaklarınla mı kazandın? Bu arada evini ihmal ettin, çocukların yüzünü görmeden büyüdü, karın bir yabancı, çocukların sana uzak, suratın gülmez, herkese şüpheyle yaklaşan, herkesi parayla tartan biri misin; fark etmez. Başarılısın, itibarlısın. Başarıyı sadece para sanan insanlarla çevrilisin, yazık!

 

*

 

Fark ettiniz mi? Yirmi kişilik listede, bir tane sanatçı yok. Mimar da yaratıcı kadrosundan değil, inşaat sektörüne yakınlığından girmiş belli ki.

 

Bir müzisyen, bir ressam, bir heykeltıraş, bir tiyatrocu itibarlı değil mi bize göre? Değil tabi. İtibarı ‘çakarlı arabayla güvenlik şeridinden gitme’ şeklinde algılatırsan insana, senin verginle maaşını alan bürokrat dünyaca ünlü bir orkestra şefinden itibarlı bizim topraklarda.

 

*

 

Müziği çalgı – çengi, tiyatroyu entel – dantel gördüğümüz için, sanatı – sanatçıyı marjinal görüp küçümsediğimiz için, mikrofon tutulan denekler de yirmilik listeye bir tane sanatçı koymaz.

 

Kusura bakmayın, sanatın itibarlı görülmediği memleketten de bir cacık olmaz.

 

*

 

Bana Twitter, Facebook ve Instagram’dan ulaşabilirsiniz: @anlatanadam

 

anlatanadam@gmail.com

 

Yazarın Tüm Yazıları