Hayat damarlarımızdan biri kopmuş!

IPSOS diye ciddi bir kuruluş var. 34 ilimizde 16 bin’e yakın insanımıza sormuş. Saçımızı başımızı yolduran bazı cevaplar almış!

Haberin Devamı

*

 

2004’ten beri her iki yılda bir yapıyorlar bunu ve Türkiye’deki yaşam tarzını çeşitli açılardan ortaya koymaya çalışıyorlar.

 

Burun kıvırmadan, ‘yalan – yanlış sonuçlar bunlar!’ demeden okuyun bakın.

 

*

 

Oturulan evin sahiplik durumu açısından; %63 ev sahibi, %1 lojmanda oturan, %12 kira vermeden oturan, %24 kiracıymış!

 

Bir çok alanda azınlıkta olduğumu biliyordum ama ekonomik olarak ve kiracı olduğum için azınlığa düşeceğim hiç aklıma gelmemişti! Demek o yüzden millette bir rahatlık var. Memleketin dörtte üçünde kira derdi yok belli ki, vay be, ondan demek. Şimdi anladım...

 

*

 

Haberin Devamı

Pasaport sahibi olanlar %16, yurtdışına tatil için gidenler %10, hayatında hiç tatil yapmayanlar %34!

 

Başka yerler nasıl bilenler, sadece her on kişiden biri. Halbuki memleketin yüzde altmış altısı tatil yapmak için ülke içinde gezinen yerli turistmiş. İyi bir kampanya yakalayıp, bir kez olsun memleketin sınırlarını terk etmeyi aklına bile getirmeyenler yüzde seksen dört! Baksana pasaport bile çıkartmamışlar.

 

Hemen adresime üşüşür şimdi ‘sen paramızın yurt dışına çıkmasını mı istiyorsun?’ e-postaları.

 

Para turizm sayesinde ülkeye nasıl gelir biliyor musunuz? Daha çok bilirsen, daha çok görürsen, daha iyiyi hedeflersen, rakiplerinden daha iyi olursan.

 

Dışarısı nasıl? Güzel mi, çirkin mi? Başka insanlar nasıl yaşıyorlar, ne yerler, ne içerler? ‘Bizim memleket cennet’ fikrine kapılmak için önce başka cennetleri bir görmek lazım değil mi? Bu arada ben de memleketimin cennet olduğunu düşünenlerdenim. Ama bu fikre kendim karar verdim, gezerek, görerek, karşılaştırarak, yaşayarak. Merak bile etmeyen %84 pasaportsuz insan. Hay bin kunduz!

 

*

 

Haberin Devamı

Her on kişiden sekizi, çevrenin ve havanın gittikçe kirlenmesinden rahatsızmış!

 

Hemen ‘duyarlı bir toplum olduk’ diye sevinmeyin, bu rakam 2005 yılında, aynı araştırmada %81’miş, bugün %82!

 

On üç yıl geçmiş, ağaçlar kesilmiş, binalar dikilmiş, ormanlar tırpanlanmış, siteler yapılmış. Dün piknik yaptığın, içinde kaybolduğun orman; bugün AVM çılgınlığının bir parçası olmuş.

 

Sen tam da aynı yerde, bankta oturuyorsun. Ama bu sefer zemin mis kokulu toprak değil, mermer. Etrafında ağaçlar yerine dükkanlar, kuşlar yerine insanlar, mavi gökyüzü yerine AVM’nin tavanı var.

 

Oturduğu yerden rahatsızlanmış bizim millet, bununla ilgili hiç bir şey yapmamış. 2005’teki haritalara bakın, şimdikilere bir de. Yeşilliklerin ‘sadece birileri para kazansın diye’, safha safha gri betona dönüştüğünü göreceksiniz.

 

Haberin Devamı

Ünlü Kızılderili şef Seattle’ın dediği gibi, ‘Son ırmak kuruduğunda, son ağaç yok olduğunda, son balık öldüğünde; beyaz adam paranın yenmeyecek bir şey olduğunu anlayacak!’

 

Ha, o beyaz adamın umurunda mı olacak? Hayır. Beyaz adamın pasaportu var, parası da çok. Irmakları henüz kurumamış, ağaçları yeşil yeşil bir yere taşınacak, yine balığını sipariş edecek, keyifle yiyecek!

 

*

 

Bu arada grileşen şehirleri, kelleşen tepeleri görmek için haritalara nasıl mı bakacağız? Memleketin %87’si her gün internete giriyormuş. Bu konuda zorlanacağımızı sanmıyorum.

 

*

 

Hiç bir zaman konsere, tiyatroya, operaya gitmem diyenler %64’imiş! Hiç sinemaya gitmemiş olanlar %44, hiç kitap okumayanlar %34...

 

Haberin Devamı

Gidenlerin bazıları da sadece Recep İvedik’e gidip, ‘filme gittim, kendimi sanata adadım!’ diye sayanlar olabilir. Olsun varsın!

 

Her üç kişiden ikisi hiç ama hiç bir zaman sinemaya, tiyatroya gitmiyormuş!  

 

Sanatsız kalan bir milletin, hayat damarlarından biri kopmuş demektir.

 

Kim mi demiş?

 

Atatürk.

 

Daha da üstüne söz söylemeye gerek var mı?

 

*

 

Bana Twitter, Facebook ve Instagram’dan ulaşabilirsiniz: @anlatanadam

 

anlatanadam@gmail.com

 

Yazarın Tüm Yazıları