Paylaş
Zeytinköy... Sen daha kaç can alacaksın?
BİR genç kadın daha... Uyuşturucu bağımlısı yapıldı. Boğazı kesildi. Başı taşla ezildi ve ormanlık alana atıldı. Kimbilir daha nice eziyetler gördü o beden... Sadece 22 yaşındaydı. Dayak yedi, tartaklandı, dövüldü, öldürüldü ve yetmedi ormanda açığa atıldı.
Evet atıldı...
Yanlış okumadınız; gereksiz bir nesne gibi atıldı. Onu da aramızda yaşayan allahın belası yaratıklar katletti.
Adı mı? Gülizar Turan’dı. Şimdi hangimizin haberi vardı ki; Gülizar’ın ölmeden önce yaşadığı vahşetten.
Kimbilir ne tehditler aldı; neler için zorlandı?
Bazılarımız onun uyuşturucu bağımlısı olduğunu okuyunca; ağzından dökülen/dökülecek sözleri duyar gibiyim.
Sizler bir susun artık olur mu?
**
Biliyor musunuz; annesinin söylediği gibi Gülizar, bu illetten kurtulmak için çok çabalamış?
Sonuç mu? Bugün sadece izlediğimiz bir manzara var; hatta tam olarak rant elde edilemedikten sonra içine bile müdahale edemediğimiz bir mahalle var. Adı herkesin malumu; hatta TBMM’de bile milletvekillerinin kulağına küpe yapıldı!..
**
Evet; Yeşildere Mahallesi; yani Zeytinköy... Sen daha kaç can alacaksın?
Bir bilen var mı?
Antalya’nın küçücük bu mahallesine kimsenin gücü yetmiyor mu? Yetmediği gibi de tüm Antalya olarak ‘ahh ahh, vahh, vah mı?’ diyeceğiz; yitip giden Gülizar gibi genç bedenlerin ardından!..
Hani bunun bir yeter kıvamı yok mu? Yeter artık...
Gülizar’ın katledilmesinin altından uyuşturucu çıktı. Ya öldürülme şeklinin altından ne çıkacak? Bu vahşeti yapan/yapanlar hala aramızda. 3-5 gün sonra unutunca bu yaratıkların başka başka hayatlara son vermesine mi ağlayacağız; sayın yetkililer...
Hani; Antalya güvenli kent diyenlere seslenmekte fayda var; diyorum.
Ben Antalya’da Gülizar ve onun gibi yitirdiğimiz genç bedenlerin katillerinin adalete teslim edildiğinde ve Zeytinköy’de uyuşturucu illetinin bitirildiği zaman ‘Antalya güvenli bir kent’ diyebileceğim.
**
Sayın yetkililer, artık Zeytinköy’ü tam olarak kurutun. Bu irade, güç ve kararlılık tüm Antalyalılarda var. Yapılacak temizliğin ardından bu uyuşturucu bataklığında yitirdiğimiz canların anneleriyle birlikte ‘Antalya güvenli bir kent’ diyelim; var mısınız? Yoksa otellerin veya resmi kurumların toplantı salonlarından ‘Antalya güvenli bir kent’ diyerek çağrılarda bulunmanın yitip giden bu genç bedenlerin ardından hiçbir anlamı yok!
Gülizar’ın annesi Menekşe’nin çığlığını unutmam mümkün değil; siz de unutmayın olur mu?
İşte o sözler....
“10 yaşındaki çocuklar bile uyuşturucu kullanıyor. Durdurun artık bu illeti. Kızımı Zeytinköy’de uyuşturucu bağımlısı yaptılar. Zeytinköy’ü alt-üst ettik. Ama kızımı bulamadık. Kızım oraya içmeye gidiyordu. Çocuğumu oradan kurtaramadım. Kendisi bırakacaktı ama onlar kızımı bırakmadılar...”
*****
Abi burada ne oldu?
Biz ne zaman bu halimizden kurtuluruz; bilemedim. Yangını, trafik kazasını, kavgayı, hatta inşaatta çalışan kepçeyi bile izlemeyi seviyoruz. Mesela, Kemer’deki 3 dönümlük maki alanı yangınındaki bu fotoğrafta da öyle...
Vatandaşlardan biri yangını izlerken, diğerilerinin ‘Abi burada ne oldu? Ölen var mı; ölen?’ diyerek sormasıyla birden çoğalıyoruz... İkinci, üçüncü, dördüncü ve beşinci kişi de geliyor; aynı soruyla... Böylece bölgenin hakimi kesiliyor; mahkeme heyeti gibi hüküm giydiriyoruz olay yerinde!..
Kimi zaman içimizden birine, kimi zaman da olaya müdahale eden ekiplere...
Yani çok biliriz çok; ama yine de elleri bağlı izleriz...
Ehh yurdumun insanı işte!..
Umarım, toplum olarak bir gün izlemekten bıkarak, çözüm üreten olduğumuzda her şeyin daha kolay ve hızlı değiştiğini göreceğiz.
*****
Göz alan mesire alanı!
Antalya’da 5 yıldızlı bir hizmet daha... Nerede mi? Büyükşehir Belediyesi iştiraklerinden ANET A.Ş. tarafından yenilen Topçam mesire alanında. Mutlaka gidin ve bu alan için harcanan 1 milyon 400 bin liraya değmiş mi siz karar verin?
Gidemeyenler için Büyükşehir Belediyesi’nin ajanslara servis ettiği fotoğrafı paylaşmak istiyorum. Siz de bakın fotoğrafa ve lütfen sorun olur mu?
**
- Lavobalarda kullanılan muslukları kim, nereden ithal etti? Çok mu aradınız?
- Yine lavobaların altındaki pis su giderlerinde kullanılan malzeme ve işçilik için meslek liselerinden mi destek aldınız?
- Peki sahildeki soyunma kabinlerine ne demeli? Sanki, Orman Bölge Müdürlüğü’nün atölyelerindeki frezelerden çıkmış gibi!..
- Duş tesisatının kalitesine ise hiç şaşırmıyorum; mükemmel ötesi!.. Bu arada mesire alanında hiç Çinli turist gördünüz mü? Yoksa Çinliler mi getirdi; ne dersiniz?
- Banklara ne demeli? Umarım banklara estetik tarz katan tek taraflı şapka modeli sayesinde yuvarlanarak birileri yaralamaz.
- Bu arada Topçam’a giriş tünelinden de ambulans giriyor mu? Yenilendi ya; tünel yüksekliğini ayarlamışlardır kesin!.. Yoksa hatırlarsanız Kargıcak Plajı’ndaki gibi acil hastayı almaya giden paramedikler burada da tabanvay kalacak tüm endişem ondan...
Şaka değil tüm bunlar fotoğraftaki kadar gerçek işte... Yani, emeği geçenlere ne kadar teşekkür etsek az!..
Sonuçta tam tamına 1 milyon 400 bin lira harcanmış!..
******
Hadi ayakta alkışlayın
-Engelliler için alkışlanacak bir proje.
*
Alanya’da Tosmur Sahil Yolu projesi kapsamında görme engellilerin baston yardımıyla yolu daha rahat ve güvenli geçebilmeleri için sarı oluklu bantlar yapıldı. İstenirse yaşam daha da kolay demek ki!.. Teşekkürler Alanya. Şimdi de darısı Antalya’ya diyeceğim ama yol ve kavşak yapmaktan vakit bulursak tabi!..
Paylaş