Paylaş
YAŞAM ince bir çizgi... Ama hiç kimse sağlığımıza kastedecek kadar cesur olmamalı; diye düşünüyorum. Bakın sağlığımız için jandarma dahil olmak üzere zabıta ekipleri, Tarım İl Müdürlüğü ekipleri o kadar hummalı çalışırken, neden sağlığımızla oynayan istismarcılar, küçük cezalarla adliye kapısından kolayca çıkar?
**
İşte bu kilit sorunun bir cevabı olmalı. Ortada bir suç var. Üstelik bu suçun sonunda sağlığımızı alt-üst edecek ve tamamen yaşam kalitemizi etkileyecek kadar büyük. Peki yasa önünde neden bu kişi/kişiler küçük para cezalarıyla savuşturulur ki!.. Adeta bu kişi/kişiler yeniden aynı suçu işlemeye teşvik ediliyor. Ehh burada ters giden birşeyler var sanki!.. Yapan yaptığıyla, sağlığını kaybeden kaybettiğiyle kalıyor. Yıllar önce Uğur Dündar’ın ekiplerle bu tarz üretim yerlerine yaptığı baskınları hepimiz hatırlarız. Yazık ki o yıllarda bu güne değişen birşey yok!
O dönemlerde kırmızı bibere tuğla tozu atanlar şimdilerde elmanın daha parlak olması için kimyasallar kullanıyor.
**
Bakın Manavgat’ta bir çiftlikte atlarla yakalanan şüpheliler, ifadesinde ‘ben bu etleri köpeklere verecektim’ derse suç teşkil etmiyor. Üstelik jandarma da bu etleri pazarlarken şüphelileri yakalayamadığı için kişiler serbest bırakılabiliyor.
Oysaki jandarma bu suçu işleyen kişilerin takibini sürdürse, belki de şüphelileri at etlerini bir kasaba pazarlarken yakalayacak.
Yani yasa tam suçüstü istiyor. Kesim yerinde at eti sakatatlarının bulunması bir delil olmuyor anlayacağınız!
Ya da aramızdan birinin yediği etten zehirlenmesi, ölmesi gerekiyor!..
Ehh artık aramızdan ayrılan biri olmadığına göre at eti ve çamaşır makinesinden çıkan midye dolmaları yemeye devam... Bu arada bu suçu işleyenlerin ‘Adam Öldürmeye Teşebbüs’ten
yargılanması neden mümkün olmaz?
Paylaş