Paylaş
Aydınlık gazetesi, toplaşmalarının adını tereddütsüz koymuş: “Cumhuriyet ayaklanıyor.”
‘Alternatif kutlama’ kisvesi altında sokağa dökülecekler. Yeni değil, geçen yıl da denemişlerdi.
Çağrıcıların isimleri, adresleri belli: İstanbul Beyoğlu’nda Tünel mıntıkası ile İzmir’de Gündoğdu, Ankara’da Tandoğan meydanları.
Cumhuriyet’in kuruluşunu bayram gibi kutlamak yerine eylem gününe çeviriyorlar. Ve bu, CHP’den de destek görüyor.
Cumhuriyet’e de, CHP’lilerin Milli Şef’ine de büyük haksızlık...
Ama biz hakkını yemeyelim. İnönü, evhamlı Cumhuriyetçilerden değildi.
* * *
Abdi İpekçi’ye konuşuyor, İsmet İnönü.
1968’de de ‘İnönü Atatürk’ü Anlatıyor’ başlığıyla kitaplaşıyor söyleşi.
İsmet Paşa orada diyor ki:
“Halk, Cumhuriyet’i de devrimleri de benimsemiştir.
Cumhuriyet, bütün değerleriyle millete mal olmuştur.”
“İrtica, yani karşı devrim korkusu bir vehimdir” diyor, Atatürk devrimcilerini zaman zaman yoklayan bir vehim...
“Acaba devrimler halka mal oldu mu, olmadı mı?”
Cumhuriyet’i kuranlar olarak henüz hayattayken bunu test etmek istediklerini, onun için çok partili demokrasiye geçtiklerini tane tane anlatıyor.
Sonuca dair hükmünü de oracıkta veriyor hemen. Dili kat’i: “Evet, devrimler halka mal olmuştur.”
* * *
İsmet Paşa’ya göre millet, rüştünü ispat etmiştir. Güvenip de önüne serbest seçim sandığı koyabilirsiniz.
“Aşırı uçlar, sağda da solda da bulunur. Her toplumda bunlar görülür. Aşırı uçlarla da hukuk içinde mücadele edilir. Halkı rahatsız etmeden...”
27 Mayıs 1960 darbesinden sadece birkaç yıl sonra söylüyor bunları. O darbenin başlıca gerekçesi ise karşı devrim tehlikesi, yani ‘irtica’ydı.
* * *
Cumhuriyet’in emin ellerde olduğunu bizzat İsmet İnönü söylese de yetmedi, ‘Elden gidiyor’ yaygarasını kesmeye.
Dünya gözüyle o günleri gören Milli Şef’lerinin içi artık rahat etmiş olsa da, CHP için tehlike hiçbir zaman geçmedi.
O gün bugün gevşemediler. Hep zinde, hep teyakkuzda, her daim Cumhuriyet nöbetindeler. Paşa’nın ‘yok’ dediği ‘irtica’ vehmi, daha sonra başımıza 12 Mart Muhtırası, 12 Eylül darbesi, 28 Şubat belası, 27 Nisan rezaleti gibi gaileler açmaya devam etti bu yüzden.
* * *
“Bazen insana bir vehim geliyor, acaba irtica hortluyor mu?” diyordu İnönü.
Bazen değil, bir kısım CHP’lilere her gün geliyor o vehim.
Cumhuriyet’in 90. yılına ulaşmışız... Gelin görün ki ‘İzindeyiz’ diyenler, İnönü’ye rağmen ‘irtica’ öcüsüne sarılıp bir bayramı daha ikiye bölüyor.
Evhamlılara eylem günü, evhamsızlara da Cumhuriyet Bayramı kutlu olsun.
Marmaray’da yaya kaldım
ULAŞTIRMA Bakanı Binali Yıldırım beni de şahsen aradı.
Ben de Marmaray’ın siftah seferine davet edilenler arasındaydım, ikinci grupta.
Benimle de Boğaz’ın 60 metre altında durup fotoğraf çektirdi Bakan.
Ben de çok etkilendim Marmaray’dan, asrın projesiymiş gerçek, mübalağam yok...
Fakat onlar kadar güzel anlatamazdım bunu. Eğlenceliydiler, bilgilendiriciydiler ve kem küm etmeden hakkını da verdiler.
Enis Berberoğlu, Ertuğrul Özkök, Taha Akyol ve Japon Başbakanı Abe’yi konuşturan Şükrü Küçükşahin harika iş çıkardı dün. Bana söyleyecek söz bırakmadılar. Tebrik ediyor, daha da Marmaray bahsine girmiyorum.
Paylaş