Paylaş
Bazı sanatçı ve modacı arkadaşlar laf yetiştirme yarışına girdiler.
Benim de kürk giydiğimi söylediler...
Bana mı kaldığını söylediler...
Arkadaşlar neden bu konuyu kendi üzerinize aldınız?
Ben kimsenin ismini vermedim...
Kimseyi itham etmedim...
Neden itham etmişim gibi davranıyorsunuz?
Yıllar önce kürk giydiğimi ben burada kendim itiraf ettim.
Sonra bu kürkleri kaldırıp verdiğimi, yıllardır da tek bir kürküm olmadığını aylar önce köşede ben kendim yazdım.
Kürk giymenin yanlış olduğuna inanıyorum...
“Kürkleri için hayvanlara eziyet edilmesinin yolunu açmayın” diyorum...
Ben bunu kürk giyen sanatçıları eleştirmek için değil, gençler için söylüyorum...
Bizden sonraki kuşakların kürk konusunda bizden çok daha bilinçli olması için bunları yapıyorum.
Gençlere bu konuda doğru rol model olabilmek için çaba gösteriyorum.
Yoksa o sanatçı kürk giymiş, bu sanatçı kuşanmış bana ne...
Bir hayvansever olarak ben giymiyorum...
Gençlere de giymeyin diyorum.
Bu arada bir kez daha söyleyeyim; evde bulunan birkaç peluşlu paltom da imitasyondur.
Hiçbiri gerçek kürk değildir.
Bunu da şundan söylüyorum:
Yarın öbür gün birileri beni böyle görüp “Ajda kürk giydi” diye ortaya çıkarsa inanmayın.
Aslı astarı yoktur!
İzlediğim en güzel konser
Klasik müziğin efsane ismi Andre Rieu’nun konserini kaçırmamanızı tavsiye etmiştim.
Vallahi ben kaçırmadım.
Geçenlerde Sinan Erdem Spor Salonu’nda verdiği konsere koşarak gittim.
İzlediğim en güzel konserlerden biriydi.
Klasik müziği şovla buluşturmuş, sahnede stand-up yaptı resmen Andre Rieu.
Performansının doyumsuzluğu bir yana sahnede komikti, neşeliydi.
Eğlendi, eğlendirdi...
“Katibim”i çaldı, kasap oyun havasını çaldı.
Şov yaptı.
Dört dörtlüktü.
Önceki gün Kelebek’te Andre Rieu’nun yarım sayfa ilanını gördüm; gelen seyirciye teşekkür ediyor ve seneye yine geleceğini müjdeliyordu...
Her sene gelse her sene seyrederim ben bu adamı.
Kendine Gurme!
Gittiğim mekânları yazmaya başladım ya geçen hafta, devam ediyorum...
Sırada Beyti var.
Yıllardır gittiğim mekâna geçen akşam yine gittim.
Florya’daki yerinde 20 yıl önce ne sunuyorsa aynı kalite ve lezzeti bugün de sürdüren, istikrarından hiçbir şey kaybetmeyen bir yer Beyti...
Bunun en önemli nedeni, Beyti Bey’in sıcaklığı ve her zaman işinin başında olması.
Oğullarının da kendisi gibi işe sahip çıkması.
Her zamanki gibi yine en ufak bir hayal kırıklığına uğramadık.
Muhteşem lezzetler, harika bir atmosfer.
Ellerinize sağlık Beyti Bey.
Puanım 5 üzerinden 5’tir...
Ambians *****
Servis *****
Yemekler *****
Engeller kalkıyor
3 Aralık, Dünya Engelliler Günü’ydü...
Bu konuda beni en mutlu eden şey, toplum olarak son yıllarda engelli vatandaşlarımızla barışıyor olmamızdır.
Onları yok saymıyoruz.
Görmezden gelmiyoruz artık.
Daha çok engelli vatandaşımız sokaklara çıkıyor, onların hayatını kolaylaştıracak adımlar atılıyor.
Elbette daha alınacak çok yol var.
Ama en azından onlar hiç yokmuş gibi davranmamayı öğrendik galiba.
Bir not da öğretmenler için yazmak isterim.
Geçen hafta Öğretmenler Günü nedeniyle yazmıştım ama yer darlığından yayınlanamadı.
Onların da geçmiş Öğretmenler Günü’nü kutlarım.
Onlar olmasaydı biz olmazdık.
Onlar bize doğruyu, güzeli öğretenlerdir.
Elleri öpülesi öğretmenleri
sadece bir gün değil, 365 gün başımızın üzerinde taşımamız gerekmiyor mu...
Cenazeleri beklemeyin
Bırakın dini motifler yüklemeyi bir kenara, yeni bir yıla başlamak bile başlı başına bir heyecan değil mi?
Özel günlerin kıymetini bilmemiz gerek.
Sadece cenazeler midir özel günler?
Sadece cenazelerde mi bir araya geleceğiz sevdiklerimizle, ailelerimizle?
Yılbaşı, bayramlar ve özel günler bunun için en güzel fırsat değil mi?
Bu yılbaşını değerlendirin...
Bundan güzel fırsat olur mu?
Yeni bir yıla başlarken ailenize, sevdiklerinize sarılın.
Bir araya gelmek için cenazeleri beklemeyin.
Allah kimseyi sevdiklerinden ayırmasın.
Paylaş