Milyonlarca fahri vergi müfettişi göreve hazır

YAKIN zaman önce çıkmış iki haberin başlığı:

Haberin Devamı

İlkinde ‘Alışverişe çıkarken kredi kartını evde bırakın’ deniliyor.

İkincisinde ‘Kredi kartıyla alışverişe devlet bonusu’ diyor. Ve her iki durumda da tüketici kazanıyor. Birbirine taban tabana zıt iki başlığın ikisi de nasıl tüketici lehine olabilir ki?

İlk haberdeki uyarının detayına bakalım önce...

Uyarıyı yapan Tüketici Sorunları Derneği (TÜSODER). Tüketicilere; oruçlu oldukları ramazan günlerinde yanlarına kredi kartlarını almamalarını, alışverişlerini sabah saatlerinde zindeyken, açlık hissetmeden yapmalarını tavsiye ediyor. Dolayısıyla bu öneri ramazan ayına özeldi.

İkinci haberdeki detaylara bakalım şimdi. ‘Kredi kartıyla alışverişe devlet bonusu’ ise yeni bir konu. Resmi açıklama yapılmasa da bu konuda Maliye’de bir çalışma olduğunu anlıyoruz. Amaç; fiş, fatura kesmekte gönülsüz olan satıcıları, tüketiciler-müşteriler vasıtasıyla fiş kesmeye zorlamak. Müşteriler alışverişinin ödemesini nakit para ile değil de kredi kartıyla yaptıklarında gönülsüz satıcılar fiş-fatura kesmek zorunda kalacaklar. (İşletmelerin kredi kartı pos cihazındaki tahsilat bilgileri Maliye’ye otomatik akmakta) Dolayısıyla kredi kartı kullanımı ne kadar artarsa kayıt dışı o kadar azalacak, vergi gelirleri de otomatik artacak. Maliye tüketiciye alışverişte kart kullanımını özendirip fiş fatura kesilmesini sağlarken tüketiciye ödül de verecektir. Alışverişin yüzde 2-3’ü oranında bir bonusun tüketicinin kartına yükleneceği de, biriken bonuslarla elektrik, su ve telefon faturalarının ödenebileceği de konuşuluyor. Dileriz bu resmi olmayan duyumlar resmi açıklamaya dönüşür, çünkü devlet de vatandaş da kazanıyor bu işten. Kaybedecek olan ise fiş fatura kesmeye gönülsüz olanlar, kayıt dışı iş yapanlar.

Hatırlarsınız, vergi iade zarfları vardı 2007 yılına kadar. Tüm çalışanlar yıl boyu alışverişlerinde topladıkları fiş ve faturaları zarfa yazıp işyerlerine verip vergi iadesi alıyorlardı. Milyonlarca çalışan; fiş-fatura vermeye yanaşmayan gönülsüz satıcıları fiş vermeye zorluyorlardı. Bir nevi fahri vergi müfettişiydi milyonlarca çalışan. Çalışanların devletten aldıkları vergi iadesi ciddi bir maliyet de değildi Maliye için. Vergi iadesinin oranı, toplanan fiş-faturanın yüzde 4 ila 8 arasında bir orana denk geliyordu.

Fahri vergi müfettişliğinin ‘kredi kartı ile alışverişe bonus’ yoluyla yeniden 10 yıl sonra konuşuluyor olması olumlu. Vergi iadesinde olduğu gibi zarf doldurma, bir yıl bekleme, işverene hesaplatma gibi karmaşık - kırtasiye işlemlerine de ihtiyaç olmayacak. Kredi kartıyla alışveriş yaptıkça alışverişin yüzde 2’si, 3’ü tüketicinin kartına devlet ödül olarak yükleyecek. Milyonlarca tüketicinin bu ‘fahri vergi müfettişliği’ görevini hakkıyla yapabileceğini şimdiden tahmin etmek hiç zor değil.

Dileriz yasal düzenleme yapılıp ‘kredi kartlı alışveriş yapana ödül de’ uygulamaya geçer, hem devlet hem tüketici bu işten kazançlı çıkar.


FİŞ- FATURA VERMEMENİN CEZASI
Fiş, fatura kesmemenin cezası (en az) 210 lira. Alışveriş sırasında fiş veya faturayı kesip müşterisine vermeyenlere (esnafa, şirkete) belge üzerinde yer alması gereken meblağın yüzde 10’u oranında ‘özel usulsüzlük cezası’ kesilir. Her halükarda ceza 210 liranın altında, 110 bin liranın üzerinde olamıyor.


FİŞ ALMAYAN TÜKETİCİYE CEZA
Fiş almamanın cezası da var: 42 TL. Alışverişe çıkan tüketiciler; alışverişlerinde fatura, yazarkasa fişi, serbest meslek makbuzu gibi belgeleri almadıklarında 42 TL cezaya muhatap olabilirler.

Maliye yetkililerince belge alınmadığının tespitinin tutanağa geçirilmesi ve belge almayana örneğinin verilmesiyle, bu tutanak ceza ihbarnamesi yerine geçiyor.

Yazarın Tüm Yazıları