Paylaş
Buna göre...
Otomobiller için geçiş ücreti 23.30 TL’den 32.10 TL’ye çıktı.
Minibüsler için geçiş ücreti 34.90 TL’den 48.10 TL’ye çıktı.
Pahalı patlıcan, pahalı kabak, pahalı domates satılıyor diye marketlere, manavlara baskın veren, operasyon düzenleyen zabıtalar!
Size sesleniyorum:
İlk hedefiniz
Avrasya Tüneli’dir!
Hadi baskına! Hadi operasyona!
“Enflasyonu arttırıyor” diye yazın cezayı tünele.
“Seçim öncesi ahaliyi iktidardan soğutuyor” diye yazın cezayı tünele.
“Fırsatçılık yapıyor” diye yazın cezayı tünele.
Soğancıdan, domatesçiden, patatesçiden, patlıcancıdan esirgemediğiniz merhameti, tünelcilerden de esirgemeyin.
SON DAKİKA NOTU:
Dün akşamüzeri Ulaştırma Bakanlığı, zammın Avrasya Tüneli’nin internet sayfasında “sehven” yayınlandığını duyurdu. Galiba matrak bir tünel çalışanı şaka yapmış... Böylece zabıtanın baskın vermesine gerek kalmadı. Ama yine de zabıtamızın uyanık olmasında yarar var. Bu tünelcilerin ne zaman ne yapacağı hiç belli olmaz.
CHP DİYE BİR PARTİ OLMASAYDI
AK Parti her girdiği seçimde bu kadar oy alamazdı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan vuracak yer bulamazdı.
Muhafazakârlar iktidara bu denli yapışmazdı.
“AK Parti iyi kötü idare ediyor, CHP gelse felaket olur” diye bir algı ortaya çıkmazdı.
En küçük bir iktidar eleştirisinde söz hemen İsmet Paşa’ya gelmezdi.
Yeni siyasi partiler ortaya çıkardı.
DSP: DEMOKRATİK STEPNE PARTİSİ
RAHMETLİ Bülent Ecevit’in partisi DSP’nin aldığı son halin farkında mısınız?
DSP, artık resmen ve alenen “Mustafa Sarıgül’ün aday gösterilmeme ihtimaline karşı bir kenarda tutulan parti” haline gelmiş durumda.
“Demokratik Stepne Partisi” yani...
İyi ki rahmetli Ecevit bunu görmedi.
KURTLAR VADİSİ: BOŞANMA
KURTLAR Vadisi’nin Necati Şaşmaz’ı, eşi Nagehan Şaşmaz’a boşanma davası açmış.
Ve eşinden tam 10 milyon lira tazminat talep etmiş!
Necati’den beklenen racon, “Al sana 10 milyon! Beni rahat bırak” tarzı bir raconken...
Kesilen racon, “Ver bana 10 milyon! Seni rahat bırakayım” şeklinde olmuş!
Şeyma! Hey Şeyma!
Kesilen şu raconlara bak da haline şükret dostum!
O ACILAR SEN GALANA SÜS YAPASIN DİYE ÇEKİLMEDİ!
İKİNCİ Dünya Savaşı’nda bir Türk casusunu anlatan “Çiçero” adlı filmin galasında...
‘Yahudi soykırımı’nın en acılı sembolleri olan dikenli teller, toplama kamplarındaki esirlerin kıyafetleri falan...
Kırmızı halıda şık kıyafetli geçişlerin süsü haline getirilmiş!
“Çiğlik” diyorum, “kepazelik” diyorum, “basitlik” diyorum, “rezillik” diyorum, “insafsızlık” diyorum, “şuursuzluk” diyorum.
Yine de yapılanı karşılamadığını düşünüyorum.
TUNÇ SOYER VE SEKS KASEDİ
CHP İzmir belediye başkan adayı Tunç Soyer, Ayşe Arman’a verdiği röportajda şöyle diyor:
“Seks kasedim olduğunu bile söylediler.”
Ben Tunç Soyer’le ilgili “Seks kasedi var” diye dedikodu çıkarıldığını bilmiyordum.
Eminim benim gibi milyonlarca kişi de bu dedikodudan haberdar değildi.
Yine eminim, İzmir halkının çok büyük bir bölümü de bunu bilmiyordu.
Tunç Soyer, bu pis dedikodunun gazete manşetine çıkmasına vesile olarak bilmeyenlere de bildirmiş oldu.
Uzmanların “kötü iletişim” dedikleri şey, böyle bir şey mi acaba?
MELİH GÖKÇEK NE YAPMAK İSTİYOR OLABİLİR?
A) “Yorgun diyordunuz? Var mı bende yorgunluk” mesajı vermek istiyor olabilir.
B) “Mansur gelmesin abi... Aman aman” diye düşünerek motive oluyor olabilir.
C) Özhaseki için “Benim sayemde seçildi” demenin yolunu yapıyor olabilir.
D) Hepsi
BERKAY DİYOR Kİ: BİN LİRA DEDİM ÇÜNKÜ...
AYLIK gelirini mahkemede bin lira olarak açıklayan Berkay’ı kıyasıya eleştiren bir yazı yazmıştım dün.
Berkay aradı. “Bana haksızlık yapmışsınız” dedi.
Ve şunları söyledi:
Mahkeme salonunda duruşma başlamadan önce zabıt kâtibi, kimlik bilgilerimizi alırken aylık gelirimizi de sordu.
Arda Turan bu soruya gayet lakayt ve biraz da küstah bir şekilde “300 bin Euro asgari yazın” diye cevap verince biraz sinirlendim. Edasına, tavrına, tarzınaydı kızgınlığım.
Asgari ücretin 2 bin lira olduğu bir memlekette aylık kazancın bu tarzda ifade edilmesine tepki olsun diye ben de “Aylık gelirim bin lira yazın” dedim.
Ancak ne yazık ki neye tepki gösterdiğim tam olarak anlaşılmadı.
Keşke “bin lira” yerine “bir lira” deseydim. Belki tepkimi çok daha iyi ifade etmiş olurdum. Ama “bin lira” derken tek bir maksadım vardı: Lakayt ve küstah tavra tepki göstermek.
Benim her şeyim şeffaf... Devlete tek kuruş bile borcum yok... Her türlü denetime açığım. Maliye’ye “Beni inceleyin” diye başvurdum.
Bizde tek taraflı atış olmaz, bir. Cevap hakkına saygı en büyük şiarımızdır, iki. Takdir kamuoyunundur, üç.
Paylaş