Yüzde 38’i neden küçümsüyoruz?

Peki neden söz etmiyorlar?

Neden bazı "AKP’lilerden çok AKP’ci yandaşlar" hariç, hemen herkes "AKP’nin yenilgisi"nden söz ediyor...

Bunun belki 10 nedeni var. Bu 10 nedenin 9’undan çokça söz edildi...

Söz edilmeyen biri var ki, sanırım ondan söz etmek de bana düşüyor...

* * *

Zaman Gazetesi’nin "Cihan Veri Toplama ve Araştırma Servisi" diye bir birimi var.

Bu birim, seçim öncesi bir araştırma yaptı...

Araştırmanın sonuçları hem Zaman’da hem de diğer "yandaş medya"da, allanıp pullanarak yayınlandı.

Bu araştırmaya göre...

AKP’nin Türkiye oyu, en az yüzde 46 olacaktı...

İstanbul’da Kadir Abi’nin, oyları silip süpürmesi gerekiyordu... "Zaman"cılara göre Topbaş’ın oyu yüzde 54’e yaklaşıyor, buna mukabil Kılıçdaroğlu bütün afra tafrasına rağmen sadece yüzde 18 oy alıyordu.

Bu kadarla kalsa iyi...

"Zaman"cı arkadaşlar, Diyarbakır’da AKP’ye yüzde 43.9’u münasip görürken, DTP’ye ise yüzde 47 veriyorlardı.

Antalya’da ise daha acayip bir "öngörü"leri vardı: AKP: Yüzde 45... CHP: Yüzde 25.

Devam edelim:

Zaman Gazetesi Adana’yı açık farkla AKP’ye, Eskişehir’i yüzde 55 ile yine AKP’ye hediye etmişlerdi...

Ankara’da Melih Gökçek, yüzde 50 ile büyük zafer kazanacaktı...

Mersin kesinlikle AKP’nindi...

İzmir CHP’nin olacaktı ama AKP de oy patlaması yapacaktı...

Neyse... Uzatmayalım... Bir seçim araştırması ki... Evlere şenlik...

* * *

Eh, AKP’ye bu kadar gaz verilirse...

En kritik kentlerde bile kapı yüzde 50 ile açılırsa...

Kemal Kılıçdaroğlu’na yüzde 18’den yukarısını haram kılınırsa...

Eskişehir’de Yılmaz Büyükerşen’e sadece yüzde 24’lük bir oy layık görülürse...

"Sandıklarda AKP patlaması" diye gazlama başlıklar atılırsa...

Tayyip Erdoğan kadar bile soğukkanlı olunmazsa...

Sonuçta...

El oğlu çıkar "yüzde 38.6"yı beğenmez olur...

Yani siz yandaşlıkta ileri gidip, AKP’yi baklava börekle beslerseniz... El oğlu çıkar, yüzde 38.6’ya çavdar ekmeği muamelesi çeker...

Fakat...

Yine de ben en çok, bu pazartesi Ekrem Dumanlı kardeşimizin Zaman Gazetesi’ndeki sütununda, bu konularda hepimize nasıl bir "medya etiği" dersi vereceğini merak etmekteyim...

Yeni dönem için CHP’ye 10 emir

BİR Gecekondu kokusuna alış... Ameleyle aynı dili konuş... Varoşu sev... Unutma: Oralarda herkes göbeğini kaşımaz.

İKİ Türbanı görünce öcü görmüş gibi olma... Düşün: Türbanların altında yatan binlerce vicdanı...

ÜÇ Asker görünce heyecanlanma, hazır ola geçme... Şunu bil ki: Elinde silah bulunan gücün arkasına geçmek mertlik değildir.

DÖRT Halkına güven, sandıkla barış... Tamam, sandık her şey değildir ama çok şeydir...

BEŞ Parti içinde ayak oyunu çekme... Hizipçiliğe bulaşma... Şunu aklında tut: CHP’li kardeşini gerçekten sevmezsen seni de kimseler sevmez.

ALTI Monşerlik yapma... "Çatık kaş, hükümet gibi zat" olma... Tepeden bakma... Mütevazı takıl... Yumuşak başlı ol... Ancak uysal koyun olma... Kesilsin ama çekmeye gelmesin başın...

YEDİ Özgürlükçü ol... Yasak sözcüğünden nefret et... Bin dereden su getirerek yasak savunuculuğu yapma... "Ey özgürlük" şarkısı her daim dudaklarından dökülsün...

SEKİZ Baskı yasalarının arkasına sığınarak mağdur yaratma... Öyle kendinden geç ki, sonunda sen mağdur ol...

DOKUZ Ege’den çok İç Anadolu’ya açıl: Zeybek oynadığın kadar "Sürmeli" söylemeyi de öğren... İzmir’den çok Diyarbakır’a git: Etnik kör olmaktan vazgeç.

ON Yeni Kemal’ler, yeni Gürsel’ler çıkar...