Yepyeni bir uyarı yöntemi: Tek kare fotoğraf iki kısa net açıklama

Türkiye, PKK / PYD’ye destek veren üçüncü tarafları uyarmak için yeni bir yöntem geliştirdi.

*

Çarşamba günü ortaya çıkan bu yeni uyarı yöntemi üç ayaklı:

*

BİRİNCİ AYAK

GÜVENLİK ZİRVESİNDEN TEK KARE FOTOĞRAF

Yer: Millî Savunma Bakanlığı. Devletin güvenlik alanındaki en yetkili beş ismi bir arada. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’yı görüyoruz fotoğrafta. Hemen yanında MİT Başkanı İbrahim Kalın ve Dışişleri Bakanı Hakan Fidan yer alıyor. Onların yan tarafında ise Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler ve Genelkurmay Başkanı Metin Gürak.

*

Bu fotoğraf karesi, bir kararlılığın sembolik ifadesi olarak yayınlandı.

*

İKİNCİ AYAK

HAKAN FİDAN’DAN KISA VE NET MESAJ

Bu fotoğraf karesinin ardından Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın açıklaması geldi. Kameraların karşısında konuştu Fidan.

Uzun konuşmadı. Lafı dolandırmadı.

Kısa ve net bir mesaj verdi:

“Irak ve Suriye’de PKK / YPG meşru hedefimizdir. Üçüncü tarafları uyarıyoruz. PKK / YPG’den uzak durun”.

*

ÜÇÜNCÜ AYAK

YAŞAR GÜLER’DEN DE KISA VE NET MESAJ

Hakan Fidan’ın bu açıklamasının şoku henüz atlatılmamışken bu kez Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler’den geldi açıklama.

Güler’in açıklaması, Hakan Fidan’ın açıklamasına çok benziyordu.

Onun mesajı da kısa ve netti.

O da PKK / YPG’nin meşru hedef olduğunu söylüyordu.

O da üçüncü tarafları uyarıyordu.

TANE TANE YAZIYORUM: TÜRKİYE ŞUNLARI DİYOR

- Ankara’daki terör girişimini yapan teröristler, Suriye’den sızdı.

*

- Bu durum, Suriye ve Irak’taki terör unsurlarını bizim açımızdan bir kez daha meşru hedef haline getirdi.

*

- Suriye ve Irak’ta terör örgütü cirit atıyor. Örgüte destek veren üçüncü taraflar var. ABD gibi. Rusya gibi. İran gibi.

*

- Ülkemizi tehdit eden bu duruma seyirci kalmamız mümkün değil.

*

- Meşru hedefimiz haline gelen terör unsurlarına müdahale edeceğiz.

*

- Üçüncü tarafların zarar görmesini istemiyoruz. Kendilerine tavsiye ediyoruz: PKK / PYD’den uzak durun.

SONSUZ HAKLI OLMAK

Tablo şu:

*

Terör örgütü, Suriye’de ve Irak’ta konuşlanmış durumda.

Türkiye’nin başkenti Ankara’da kanlı eylem planlayabiliyorlar. Bu amaçla iki adamlarını Türkiye’ye sızdırabiliyorlar.

Sağlarına sollarına üçüncü ülkeleri almışlar. Onlara yaslanarak pervasızlaşıyorlar, arsızlaşıyorlar.

*

Türkiye, bu duruma daha fazla seyirci kalamazdı.

*

Türkiye’nin Suriye’ye ve Irak’a yönelik gerçekleştirdiği ve gerçekleştirileceği tüm operasyonlar, bu zamana kadar dünya üzerinde gerçekleştirilen operasyonların en meşrusu, en haklısı, en gereklisidir.

*

Üçüncü taraflardan yüksek sesli haykırışlar gelmiyorsa bunun temel nedeni Türkiye’nin sonsuz haklılığıdır.

YORGUN GÜNDEMLER

- NOBEL GÜNDEMİ: Eskiden Nobel Mükafatı denirdi buna. “Kim alacak” diye bahislere girilirdi. Fakat bir süredir, hem de uzunca bir süredir bu ödülün pek bir kıymeti kalmadı. En azından ben sadece şöyle bir dönüp bakmakla yetiniyorum.

*

- CHP GÜNDEMİ: Delegeler nasıl şekillendi? İstanbul’u hangi taraf alacak? Kurultay’da değişim olur mu? Artık yaprak bile kımıldatmıyor bu sorular. Siyaset esnafı hariç kimse dönüp de bakmıyor bile

*

- Z KUŞAĞI GÜNDEMİ: Bir ara Z kuşağı aşağı, Z kuşağı yukarı durumu vardı. Herkes Z kuşağı üzerine genelleme üstüne genelleme yapıyordu. Öyle yordular ki bu mevzuyu epeydir Z kuşağı diyen pek kalmadı.

PARİS DEYİNCE AKLA NE GELİR

Normalde...

“Ah Paris” diye iç geçirmeler gelirdi. Ağlak romantizm gelirdi. Eyfel gelirdi. Notre Dame gelirdi. Louvre gelirdi.

*

Ama artık sadece ve sadece tahtakurusu geliyor. Çünkü şehri tahtakuruları basmış.

*

“Ekim’de Paris” güzellemelerine kapılarak şu sıralar sakın gitmeyin Paris’e.

Süper lüks otelde Adriana Lima’ya bile kök söktüren tahtakuruları size neler yapmaz.

OSMAN DURMUŞ’U SAYGIYLA VE ÖZÜR DİLEYEREK ANALIM

Üç yıl önce kaybettik eski Sağlık Bakanı Osman Durmuş’u. Beyin kanaması geçirdi ve hastanede vefat etti.

Osman Durmuş’u bugün anma gereği duymamın nedeni şudur:

*

Yıllar önceydi. Adnan’ın örgütünün en azılı militanlarından lösemi hastası Oktar Babuna’ya uygun iliğin bulunması için bir kan bağışı kampanyası başlatılmıştı.

Herkes destek verdi bu kampanyaya. Uzun kuyruklar oluştu.

*

Bir tek Osman Durmuş, bu kampanyaya karşı çıktı. Adnancıların tehditlerinden korkmadan yaptı bunu. Kalabalıkların kınamalarından çekinmeden yaptı.

“Gen haritamız çıkarıldı. Muhtemel bir savaşta genlerimize duyarlı virüs üretip Türk askerlerinde savaşacak güç bırakmayabilirler” dedi.

Osman Durmuş MHP’li bir bakandı.

Karşı çıkışı MHP’liliğine verildi. Alaylar, küçümsemeler, mavralar, sert eleştiriler peş peşe geldi.

*

Bugün “Kedicik” adlı belgesele baktığımızda Osman Durmuş’un buz gibi haklı olduğu bir kez daha anlıyoruz.

*

Osman Durmuş’u bin özürle, bin rahmetle, bin saygıyla analım. Kurtarmaz ama hiç değilse denemiş oluruz.