Yabancı astrolog istiyoruz

Bir anda gündemin bir numaralı ismi haline geldi.

*

Kimin şampiyon olacağı henüz belli değilken...

Hiç sesi çıkmıyor, gündemde olmaktan pek memnun görünüyordu Astrolog Meral.

*

Fakat sonuç belli olup Galatasaray şampiyon olunca...

Muazzam çirkinleşti.

“Bilemedim, herhalde yanlış yıldızlara baktım” falan diyerek olayı tatlılıkla geçiştirmek yerine sosyal medya hesabında yayınladığı videoda canını sıkan kim varsa hepsine çok ağır küfürler etti.

*

Küfürler etti deyip geçmeyeyim.

Öyle böyle değil. Çok ağır küfürler. Üstü açılmadık küfürler. Hiçbir azılı küfürbazın aklının ucundan bile geçmeyecek küfürler.

*

Bu terbiyesiz astroloğun ettiği küfürlerin tamamında din ve dince kutsal sayılan değerler vardı. Her küfrüne Allah’la başlıyor, Allah’la bitiriyordu. Bu açıdan suç işlemiştir bu astrolog. Yargılanması gerekir.

*

Ayrıca bu hanımın akıl ve ruh sağlığının yerinde olup olmadığının kontrolü için bir kliniğe sevk edilmesinde toplum sağlığı açısından sayısız yarar var.

*

Galiba çare: Tıpkı yabancı VAR hakemleri gibi yabancı astrologlar.

*

NOT: Tam ben bu yazıyı yazdım bitirdim. Önüme şöyle bir haber düştü: “Astrolog Meral Güven hakkında halkı kin ve düşmanlığa sevk etmekten soruşturma açıldı.” Akıl ve ruh sağlığı açısından da incelemeye tabi tutulursa... Tam olacak.

ŞİNANAY VE OKAN BURUK

OKAN Buruk’un benim gözlemlediğim kadarıyla özellikleri şunlar:

*

- Egosu çok yüksek değil.

- Başarısını ekibiyle paylaşmasını biliyor.

- Sivrilmeye, öne çıkmaya heves etmiyor.

- Artistlik yapmaktan kaçınıyor.

- Hiçbir zaman rol çalmıyor.

- İnatlaşmıyor, meydan okumuyor.

- Laf çakmıyor, polemiklere girişmiyor.

- Efendiliğini her durumda koruyor.

- Başarılarına rağmen şımarmıyor.

- Havalı duruşlar sergilemeye çalışmıyor.

- Sakin olabiliyor, hazmetmesini biliyor.

*

Okan Buruk’un bende bıraktığı izlenim net olarak budur.

*

Fakat takımının şampiyonluk kutlamaları sırasında...

“Şinanay” şarkısını...

Analara küfreden bir biçimde büyük bir iştahla söylemesi, bendeki Okan Buruk imajını feci sarstı.

*

Bazılarına yakışabilir ama Okan Buruk’a hiç yakışmadı.

Hiç ama.

Çok yadırgadım. Hayal kırıklığına uğradım.

ÖLMÜŞ KAÇIRILMIŞ FALAN

FETULLAH’la ilgili dedikodular dolaşıyor ortalıkta:

Öldü diyenler var. Kaçırıldı diyenler var.

*

Bu dedikoduları, bu bilgileri, bu haberleri okurken şu iki şeyi aklımızdan hiç çıkarmayalım:

*

- BİR: Her türlü fırıldağı çevirmeye meraklı olan bu çete, bu tür dedikoduları yayarken mutlaka yeni bir fırıldak peşindedir.

*

- İKİ: Fırıldak çevirmeye müsait bu çete, fırıldağı sadece kendi iradesiyle çevirmez. Dış istihbarat örgütlerinden fırıldak çevirme katkısı alır.

İSRAİL LAHEY’E NANİK YAPTI

LAHEY’den karar çıktı: İsrail Refah operasyonunu durdursun diye.

İsrail ise Lahey’den çıkan kararla alay eder gibi iki gün sonra Refah’a operasyon yapıp Filistinlileri diri diri yaktı.

*

- İsrail, yıllardır Birleşmiş Milletler’i takmıyor.

*

- İsrail, Uluslararası Ceza Mahkemesi’ni sallamıyor.

*

- Ve en son Lahey Adalet Divanı’na da nanik yapmış oldu.

*

İsrail ve yardakçısı ABD, uluslararası mekanizmaların tümünü çöp haline getirmiş durumda.

Dünya artık gerçekten de hukukun işlemediği kocaman bir Teksas köyüdür.

27 MAYIS CİCİ DİĞERLERİ KAKA

CUMHURİYET gazetesinde Alev Coşkun’un yazısını okudum.

*

Yine o eski ve bilindik masalı anlatarak 27 Mayıs darbesini övüyor, diğer darbeleri kötülüyordu.

Neymiş efendim, 27 Mayıs...

Çok özgürlükçü, çok acayip, çok süper bir anayasa yapmış.

*

Yahu Alev Coşkun, senin özgürlükçülük şampiyonu ilan ettiğin o anayasada...

Demokrat Parti’nin adını anma özgürlüğü var mıydı? Demokrat Partililerin özgürce siyaset yapmaları yasak değil miydi?

Bu nasıl özgürlükçü anayasa?

*

Anayasalar, isterse yeryüzünün en özgürlükçü anayasası olsunlar...

Eğer yönetimi silah zoruyla ele almış kişilerce yapılmışlarsa, eğer yapımında milletin tüm kesimlerinin katılımı yoksa, eğer siyasi idamların gölgesi altında ortaya çıkmışlarsa...

Salla salla vur duvara.

*

İşin en acı tarafı ise şurası:

*

Yıl olmuş 2024...

Ve ben hâlâ Alev Coşkun’a...

- 12 Mart’a, 12 Eylül’e, hatta 28 Şubat’a babalık yapan...

- Askeri vesayet geleneği başlatan...

- Başbakan asan...

- Bakan asan...

Barbar bir darbenin...

Darbe olduğunu kanıtlamaya çalışıyorum.

*

Hay bin kunduz!