Paylaş
*
“Oh be kurtulduk!” diyerek kaçmak ile “Geride kalanların canı cehenneme!” demek arasında soğan zarı kadar fark vardır... Farkında mısınız?
*
“Burası fena bozdu” diye kaçıyorsunuz ama sığınmak için can attığınız en birinci liman “Deli Trump”ın ülkesi... Ne iş yahu ne iş?
*
Hey kaçanlar! Aranızda Suriyelilere “Vatanınızı savunmak yerine niye kaçtınız lan fistanlılar!” diye giydiren var mı? Doğru söyleyin!
*
Kalıp mücadele etmeyi denemek yerine kaçıp kurtulmayı seçmek, Atatürk’ün kesip attığı tırnak bile olamamaktır... Tamam mı ha tamam mı?
*
Kaçtığınız ülkelerde krallar gibi yaşayacağınızı falan mı sanıyorsunuz? Herkesin üç tık gerisinde kalacaksınız, üç tık gerisinde!
BU ALÇAK KATİL AZ DAHA HÂKİM, SAVCI OLACAKTI
ÇANKAYA Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğrencisi, kendisini sınavda kopya çekerken yakaladığı için araştırma görevlisi Ceren Damar’ı hunharca katletti!
*
Tamam...
- “Bu herif okula nasıl oldu da silahla girebildi?” sorusu da...
- “Üniversitelerin güvenlikleri kime emanet?” sorusu da...
Tabii ki önemli...
*
Ama bunlardan daha önemlisi şu:
Bu alçak katil cinayet işleyecek denli kafayı bozmasaydı, okulunu bitirip belki de hâkim, savcı falan olacaktı.
ÖNCE İTTİFAK, SONRA PARTİ
MHP’liler, politik duruşlarını açıklarken şöyle derler:
“Önce ülkem ve bayrağım... Sonra partim...”
*
Cumhur ittifakının ardından...
Bu politik duruşla ilgili küçük bir değişiklik yapmak gerekiyor sanırım.
*
Artık söylemeleri gereken cümle şu:
“Önce ülkem ve bayrağım... Sonra ittifakım... Sonra partim...”
POŞET DE POŞET
VERGİLER, zamlar, köprü paraları falan...
Hiçbirine ama hiçbirine...
25 kuruşluk plastik poşet olayına gösterdiğimiz tepkiyi göstermedik.
*
Galiba biz millet olarak...
Çok büyük paralara değil de çok küçük paralara karşı duyarlıyız.
*
Galiba biz millet olarak...
“Küçük olsun bizim olsun”cu bir milletiz.
İŞTE BİZİM HALLOWEEN: BOCUK GECESİ!
- El âlemin “Halloween”i varsa bizim de “Bocuk”umuz var. Keşan’ımızın Çamlıca köyünde her yıl düzenlenen gecenin adıdır “Bocuk Gecesi”
*
- Çamlıca köyünün gençleri, bildiğimiz yatak çarşaflarına bürünerek köyün karanlık dehlizlerinde “Bocuk geliyor! Bocuk geliyor!” diye milleti korkutmaya çalışıyorlar. Olay bu!
*
- Sevimli suratlarına güya korkutucu figürler çizilmiş çocukların, evlerin kapılarını çalıp “Şeker mi, şaka mı?” diye sormalarının yanında... “Bocuk geliyor! Bocuk geliyor” diye haykırmak, belki size biraz hoyratça gelebilir.
*
- Ama ne kadar hoyrat olursa olsun... Uzayan “Bocuk”, bizim “Bocuğumuz” olsun be kardeş! Öyle değil mi ama?
ÖLÜNÜN ARKASINDAN KONUŞAN GAZETE
AKİT gazetesinin bir huyu var:
Kendi dünya görüşlerinden olmayan, kendi kafalarına uymayan biri vefat ettiği anda...
“Yaşasın! Yine ölünün arkasından konuşacağız! Yuppi!” falan diye...
Öyle bir mutlu oluyorlar ki sormayın!
*
Ölünün arkasından konuşmak için bu denli yanıp tutuşan bu insanların, ölülerin hayırla yâd edilmesi ilkesini ortaya koyan bir dinin müntesipleri olması bana hayli enteresan geliyor.
*
Gerçi söz konusu Akit olunca, hâlâ bir şeylerin enteresan gelmesi de hayli enteresan ama neyse...
SEÇİME ÜÇ AY KALA ŞU 3 ŞEYİ YAPMAYIN
- BİR: Yolsuzluk dosyası falan patlatmayın... “İyi de bu zamana kadar aklın neredeydi? Niye şimdi?” derler.
*
- İKİ: Saçma sapan şeylerle rakibinizin üzerine gitmeyin... “Demek ki rakip güçlü ki böyle yapıyor” derler.
*
- ÜÇ: Agresif ve abanan bir propaganda yöntemi izlemeyin... “Acaba niye bu kadar telaşlı ki?” derler.
KARLI GÜNLER İÇİN ÖNERİLER
- Elazığ yöresinden “Pencereden Kar Geliyor” türküsünü dinleyin. Erkan Oğur söylesin ama...
*
- “Fargo” izleyin. Tek başınıza ama...
*
- İsmet Özel’in “Karlı Bir Gece Vakti Bir Dostu Uyandırmak” şiirini okuyun. Yüksek sesle ama...
*
- Vefa’da boza için... Leblebili ama...
*
- Kardan adam yapıp kartopu oynayın... Kar tutarsa ama...
Paylaş