Valilerinle geliyordun, seçmece televizyon programlarınla geliyordun, kömür çuvallarınla geliyordun, gıda torbalarınla geliyordun, buzdolaplarınla, çamaşır makinelerinle geliyordun, seçime beş gün kala açıklanan "Ergenekon İddianamesi" ile geliyordun, "asit kuyusu" şovlarınla geliyordun, çıkardığın yapay gerilimlerinle geliyordun, vergi cezalarınla geliyordun...
Kutsal Kitap’ın dilinden söyleyecek olursak, "Yeryüzünde böbürlenerek çalımlı yürüyor" idin...
Acayip kibirlenmiştin.
Hadi itiraf et, aslında tek emelin vardı: Yine çıkıp "sandık sandıklar içinde çok şanımız var" şarkısını terennüm etmek...
"Yüzde 50’nin üzeri" idi beklediğin...
Hani bağırıyordun ya avazın çıktığı kadar: "Bunlar yüzde 47’yi de beğenmiyorlar... Ama cevabı millet verecek... Milletim ’Siz yüzde 47’yi beğenmiyor musunuz? Alın size yüzde 50’ diyecek."
Bak, işte millet konuştu...
Ama biraz değişik konuştu...
"Akıllı ol" dedi... "Yeter söz milletin" dedi... "Artistlik yapma" dedi... "Böbürlenme" dedi... "Senden büyük Allah var" dedi...
Dedi oğlu dedi...
* * *
Madem açık konuşuyoruz... O zaman öğütlerimiz de açık olsun...
Sevgili Tayyip Bey...
Eğer bundan sonra "Tayyip neylerse güzel eyler" anlayışından vazgeçersen... Tahammüllü olma temrinleri yaparsan... Putin’e öykünmek yerine Şeyh Edebali öğütlerine kulak vermeyi tercih edersen... Büyük düşünmek yerine kendini başkalarının yerine koyarak düşünmeye başlarsan... Ahalinin "zart - zurt"tan hazzetmediğini idrak edersen... "2009 model tek parti yönetimi"ni inşa etmeye kalkmazsan... Senin gibi yaşamayanların güvenini kazanamazsan...
Bitmezsin bitmemesine ama...
"Yüzde 47"yi falan rüyanda bile göremezsin... Benden söylemesi.
İmza: Acı konuşan bir eski dost...
Tek soru tek cevap
SORU:Beyaz şehir ahalisinin önemlice bir kısmı, "istikrar" adına AKP’ye oy vermişti. Fakat... Bu sefer... Vazgeçtiler... Neden?
CEVAP: Korktular... Korktular... Korktular... Baktılar ki: Bir parça fazla oy alınca Tayyip Bey sert yüzünü göstermekten çekinmiyor... İktidarı sonuna kadar kullanıyor... Hatta bu uğurda kural ihlalleri yapmaktan bile geri durmuyor... Tiranlaşıyor... "Eyvah" dediler... "Böyle giderse işin rengi değişir, yaşam tarzımız tehlike altına girer" dediler... "Durmak var yola devam edilemez" dediler... Bu yüzden oy vermediler.
Bundan sonra ne olur
KABİNEDE REVİZYON- Şunu yazın bir kenara: Maliye Bakanı Kemal Unakıtan gidicidir... Ahsen Yenge’nin "Rabbime sordum / Cleveland dedi" açıklaması, "Mahdum Abdullah Bey"in gemlenemeyen ticari hırsı falan Tayyip Bey’in tepesini attırmış durumda... Hazır elde "sağlık sorunları" gibi "mis" gibi gerekçe de bulunuyorken, Kemal Abi bir kenara konacak... "Türkiye’de mutlu bir Londralı" gibi dolaşan Mehmet Şimşek’in de üstünün çizildiğini söylemeliyim.
İHSAN ARSLAN GRUBU- Diyarbakır’ı kazanayım derken eldeki kalelerden olan Tayyip Bey, "Kürt sorunu"nun duble yollarla ve sosyal yardımlarla çözülemeyeceğini idrak edecektir... Bu durumda "İhsan Arslan Grubu"nun yeni dönemde daha da etkili olacağını tahmin etmek zor değil...
AB’YE TUTUNMA- Şehirlerin beyaz ahalisinin gösterdiği kırmızı karttan kurtulmanın tek yolunun Avrupa Birliği’nden geçtiğini fark eden Tayyip Bey, "Orta Doğu’nun yiğidi" olmak hevesinden vazgeçip, "Brüksel’in kahramanı" olmak hedefine kilitlenebilir.