Reza adlı sahtekârla hesaplaşma fırsatı

REZA Zarrab adlı sahtekâr, beni mahkemeye vermiş.
Kendisine iftira atmışım, kendisine “sahtekâr” demişim.
Yüz bin kayme istiyor benden.
‘Yüz Bin Türk Lirası.’

*

Hey yüce Rabbim, sen ne büyüksün!
İşte arayıp da bulamadığım fırsat.

*

Çıkacağım mahkemeye.
Ve tek tek ortaya dökeceğim bu Reza’nın sahtekârlıklarını.
-İran’da yargılanan Babek adlı uluslararası dolandırıcıyla olan ilişkilerini anlatacağım.
-Çikolata kutularına dolarları nasıl doldurduğunu anlatacağım.
-O pahalı saati, o Bakan Bey’e nasıl aldığının öyküsünü anlatacağım.
-Kendi sesinden itiraflarını mahkemede dinleteceğim.
-İran makamlarından belge isteteceğim.
-Fezleke sayfalarını aralayacağım.
Kısacası...
Duruşma salonunu, bir sahtekârın sahtekârlığını kanıtlama platformuna dönüştüreceğim.

İple çekiyorum bu duruşmayı.
Sabırsızlıkla bekliyorum.

*

Duruşma tarihi belli olsun, sizlere buradan duyuracağım.
Belki siz de mahkemeye gelip tanık olmak istersiniz, bu memlekette namusluların da en az namussuzlar kadar cesur olabileceğine.

KUTLAMA

Ramazan Bayramınız Mübarek Olsun

Şu tiplerden uzak dur

-FAKİR fukaraya yardım yaparken fakiri fukarayı teşhir edenlerden...

*

-Müfterisine hak ettiği cevabı vermekten kaçınanlardan...

*

-“Kaza” ve “kader” kavramlarındaki “kaza”yı trafik kazasıyla karıştıran hödüklerden...

*

-Kediye, köpeğe eziyet eden hayvanlardan...

*

-Tuttuğu parti zarar görmesin diye yalan söylemekten çekinmeyenlerden...

*

-Güzelim Türk kahvesi dururken Amerikano tiryakisi olanlardan...

*

-En güzel trileçenin nerede yapıldığını sadece kendilerinin bildiğini sananlardan...

Oral

HER şey iyi gidiyordu.
Nihat Hoca Bedir Savaşı’nı anlatıyor, Mustafa Karataş Hoca gönül ikliminden sesleniyor, Bayraktar Hoca akılları harekete geçiriyordu.

*

Fakat o da ne?
Mübarek ayın son günlerine gelindiğinde...
Devletin televizyonuna çıkan Ali Rıza Demircan Hoca, Pelin Çift bacımızı bile gülmekten masalara yatıran bir “oral seks” muhabbeti açmasın mı?
Cübbeli Ahmet Hoca, bu fazla “seksi” konuya derhal dahil olmasın mı?

*

Demek ki bu ramazanı da kazasız belasız atlatmak mukadder değilmiş.

Bayramda İstanbul

-HAFİFLER, kuş gibi olur.

*

-Tenhalaşır, size ait gibi olur.

*

-Serpilir, güzelliklerini açığa çıkarır.

*

-Salınır, bir nazenin gibi olur.

*

-Gençleşir, sevinçli bir heyecan içinde olur.

*

-Munisleşir, bir tatlı huzur bahşeder gibi olur.

Liderlerin son durumu

-ERDOĞAN: Hükümetin kurulmasını ister gibi görünüp seçimin olmasını istiyor gibi bir hali var.

*

-DAVUTOĞLU: Seçimin olmasına da razıymış gibi görünüp hükümetin kurulmasını canı gönülden ister gibi bir hali var.

*

-BAHÇELİ: Peşin satan tüccar gibi, yerinden memnun emekli gibi, “bize her yer Trabzon” der gibi bir hali var.

*

-KILIÇDAROĞLU: “Hazır önümüzde hükümete girme fırsatı var, değerlendirelim. Bir daha gelmez ayağımıza bu top” der gibi bir hali var.

*

-DEMİRTAŞ: “Bana Selahattin demeyecekti, on sekiz kez ‘Selahattin Bey’ dedi, ha ha ha!” der gibi bir hali var.

Tekrar seçim

DİYELİM tekrar seçim yaptık.
Ve yine diyelim aşağı yukarı aynı sonuç çıktı.
Ne olacak?

*

Ne yani?
AK Parti tek başına iktidar olana kadar...
Tekrar seçim, tekrar seçim, tekrar seçim, tekrar seçim... mi olacak?