Paylaş
Tarafsız Bölge bitti.
Arabaya bindim. Eve doğru giderken telefonuma fotoğraflar gelmeye başladı.
New York’ta yaşayan bir arkadaşımdan geliyordu fotoğraflar.
*
Eylem Tok ve oğlunun New York sokaklarında kayıtsızca, sırıtarak, pişkince, fütursuzca dolaştıklarının fotoğraflarıydı bunlar.
Sonra baktım:
Fotoğraflar internete düştü ve hızla yayıldı.
*
Bu New York fotoğrafları, aziz mübarek günlerde...
- Milletimizin sinirlerini zıplatmıştır.
- Ulusumuzun tüm asaplarını bozmuştur.
- Ahalimizin kafalarını attırmıştır.
- Halkımızın öfkelerine zirve yaptırmıştır.
- Vatandaşlarımızın canlarını feci sıkmıştır.
*
Milli bir sinir yatışması için çok acil olarak...
Bu anne ile oğul, Türkiye’ye getirilip yüce yargının önüne çıkarılmalı.
Ve o pis sırıtış suratlarında donup kalmalı.
KURUM VE İMAMOĞLU İÇİN SON TAKTİKLER
KURUM’A TAKTİKLER
KONUYU yeniden metroya, ulaşıma, depreme, projelere getirmesinde sayısız fayda var. Çünkü kendisinin en güçlü olduğu yer burası. Nutuk atmayı gerektiren toplantılar yerine ikili ilişkilere ve temaslara ağırlık vermesi kendisi açısından uygun. Kendisini kendisi olmaktan uzaklaştıran tüm önerilere kulaklarını tıkamasını da hararetle öneririm.
İMAMOĞLU’NA TAKTİKLER
ÖZGÜVEN iyidir ama kararında olmalıdır. Çenesinin iyi laf yaptığına duyduğu sonsuz güven nedeniyle çıkmaza girdiği anlar oluyor. Mesela son çıktığı televizyon programında vaatleri hatırlatıldığında “hatırlamıyorum” dedi. “Ne vaat ettin, ne yaptın” sorularına muhatap olmayacağı tek taraflı nutuklara yönelmesini hararetle tavsiye ederim.
BU SEÇİMDEN SONRA DAVUTOĞLU / BABACAN
MUHTEMELEN şöyle şeyler yapacaklar:
*
Kendilerine başka işler bakacaklar. / Anılarını yazmaya başlayacaklar. / Kilit dükkanlarını gezecekler. / Dernekleşme atılımı yapacaklar. / Gerçeklerle biraz daha yüzleşecekler. / Milletvekillerinin dağılmasını izleyecekler. / “Yaşandı bitti saygısızca” şarkısını söyleyecekler. / Erdoğan’a yanaşma denemesi yapacaklar.
REŞAT EKREM KOÇU KİTAPLARINI OKURKEN
- Tarihi okumuyorsun abi, yaşıyorsun resmen.
- Tarihin en seksi, en janjanlı, en gizemli alanlarına doğru yolculuk yapıyorsun.
- Gürül gürül, aşkın taşkın bir anlatımın keyfini çıkarıyorsun.
- Padişahlar hakkında el değmemiş öykülerle karşılaşıyorsun.
- İstanbul fethedilirken oradaymışsın gibi bir hisle doluyorsun.
- Eski İstanbul’un gündelik hayatını gülümseyerek izliyorsun.
KEDİ CİNAYETİNE DAİR ÖZDEYİŞLER
CANİLİKTE her şey bir kediyi işkence ederek öldürmekle başlar. / Bir kediyi dakikalarca tekmeleyerek öldüren kişiden her şey beklenir. / Bütün katillerin ortak noktası şudur: Bir hayvanı öldürerek başlarlar cinayetlerine. / Hunharca kedi katleden canileri durduracak tek güç, vahşete karşı gösterilen tepkinin gücü olacaktır.
DOSTLUKLARIN SON GÜNÜ
MAGAZİN basınının en merak ettiği konulardan biri şu:
*
Yedikleri içtikleri ayrı gitmeyen, beraber filmler çeken, beraber eğlenen, bu yağmurlarda beraber ıslanan Ahmet Kural ve Murat Cemcir, neden dostluklarına son verdiler?
*
Murat Cemcir, en son bu konuyla ilgili şöyle şeyler söylemiş:
*
“Ahmet çok sevdiğim eski bir arkadaşım. İnsanların hayatlarına birileri girer ve sonra gider. Ahmet ile yollarımızın tekrar kesişmesine gerek yok.”
*
Bu cevaptaki soğukkanlılığı acayip takdir ettim.
Ben bu kadar yakın arkadaşımla dostluğumu bitirmiş olsam, en kibarından “Bana ondan söz etmeyin kardeşim. Adını bile duymak istemiyorum” falan derim.
NACİ GÖRÜR HOCA’NIN KARŞILAŞTIĞI YOBAZLIK
DEPREM uzmanı Prof. Dr. Naci Görür, bir televizyon programında şöyle demiş:
*
“Murat Kurum’un deprem konusunda dedikleri yapılırsa İstanbul çok şey kazanır.”
*
CHP’li bir internet sitesinde bunun haberi, “Naci Görür’den şaşırtan çıkış” diye verilmiş.
Nesine şaşırdılarsa.
*
CHP’ye yakın kişilerin haberin altına yazdıkları yorumlar ise kutuplaşmanın yol açtığı yobazlığı gösteriyor:
*
- Seni böyle bilmezdik.
- Seni severdik ama bittin.
- Ne o? Seni de mi satın aldılar?
- Murat Kurum’a çiçek atmak sana mı düştü?
- Naci Hoca’nın kulağı çekilmiş.
- Satılık jeolog.
*
Bunlar, buraya alıntılayabileceğim türde olanlar.
Bunun dışındakilerde ise küfür, hakaret, iftira... Gırla gidiyor.
*
Görüyor musunuz yobazca tavırları?
Görüyor musunuz saldırganlığı?
Düne kadar büyük saygı duydukları Naci Görür Hoca, sırf Murat Kurum için azıcık olumlu bir cümle kurdu diye nasıl da çirkinleşiyorlar.
Nasıl da ötekileştiriyorlar.
Nasıl da yükleniyorlar.
*
Yobazlığın cemaati, dini, ideolojisi, tarafı, kesimi falan olmaz.
Yobazlık, bir yaklaşım biçimidir.
Özellikle kutuplaşma anlarında hem de çok kaba biçimde ortaya çıkıverir.
Paylaş