Paylaş
Yedeklerin de asil olarak çalışacağını söyledi Cumhurbaşkanı Erdoğan... Erdoğan, bu yaklaşımıyla Erbakan Hoca’nın bir geleneğini ihya etmiş oldu. Erbakan Hoca, “Bizde asil-yedek olmaz, herkes asil gibi çalışır” derdi.
*
Kalabalık yine göze çarptı. Korona tedbirleri ile bu kalabalık arasında kurulan bağlantılar niye her defasında gözden ırak tutuluyor, anlamıyorum. Bu durumun toplumun önlemler konusunda şevkini kırdığı nasıl unutulur? Bu arada belirteyim: Bir ara Emine Erdoğan’ın sosyal mesafe kuralını hiçe sayanları uyardığını fark ettim.
Ahmet Arınç’ı babası Bülent Arınç’la... Mücahit Birinci’yi babası Yavuz Bahadıroğlu’yla... Tanımlamaya şiddetle karşıyım. Babalara vefa ve saygı esastır ama biricik şairimiz Ece Ayhan’ın da dediği gibi: “Oğullar, oğulluktan sessizce çekilmesini bilmelidir.” Oğulları, babalarla tanımlamak, ne bileyim, biraz fazla feodal kaçıyor!
*
Ekranda izlerken bir ara Sadık Albayrak’ı gördüm kongre salonunda. Maskesi olduğu halde tanıdım. (Bu arada alakasız bir not: Gözlerden tanıyor insan... Maskeli olup da tanıyamadığım çok az insan oldu.) Bazı sitelerde “dünür” falan denilip geçiliyor Sadık Albayrak’la ilgili olarak. Hiç de öyle biri değildir kendisi. Aklıyla, fikriyle, yazıp çizdikleriyle yıllarını vermiştir bu siyasi çizgiye...
YENİ MKYK LİSTESİNDEN... SESLER, YÜZLER, SOKAKLAR
ABDURRAHİM FIRAT: Güneydoğu’ya özel önemin bir nişanesi olarak girmiş listeye. Bölgede ağırlığı vardır kendilerinin.
*
BİNALİ YILDIRIM: Partide bir “ağır abi” ihtiyacı varsa... O ihtiyaç sanırım kendisiyle giderilecek. İhtilafların ilk çözüm adresi olacak gibi...
*
KASIM GÜLPINAR: Şanlıurfa’dan ağırlığı olan bir isim... Hem yöresel tarafı var, hem de küresel... Doğu-Batı sentezi gibidir kendisi.
*
TÜRK İSLAM KARAKOÇ: Bu adı kim vermiş olabilir? Şair Abdurrahim Karakoç... Karakoç’un oğludur kendisi... Hukukçudur.
*
RESUL KURT: Çalışma hayatını iyi bilen ve çalışma hayatına dair televizyon programları yapan bir akademisyen. Uzmanlığı dikkate alınmış.
*
MUSTAFA ŞEN: Ekranlardan aşina olduğumuz bir tartışmacı... Artık partinin yönetiminde.
*
METİN TARHAN: Alevi Dernekleri Federasyonu Sözcüsü ve Erikli Baba Kültür Derneği Başkanı... Parti yönetiminde yer alması umut verici.
*
SUMRU ALTUĞ: CV’si hayli gösterişli bir iktisatçı... Koç Üniversitesi’nden... TÜSİAD’la ortak çalışmalar yürütüyor...
*
SEVAN SIVACIOĞLU: Bir ara Ermeni Hastanesi doktorlarındandı... Ermeni cemaatinin önemli isimlerinden... Artık AK Parti yönetiminde.
*
SEDA SARIBAŞ: 2006 yılında “Miss Türkiye Güzeli” seçilmiş. Sonra Didim’e yerleşmiş. En büyük destekçisi eşiymiş.
Cem Şahin’le ilgili önemli bir düzeltme
Bugünkü yazımda “Yeni MKYK listesinden… Sesler, yüzler, sokaklar” başlıklı bölümde bir hata yapmışım. Hem de vahim bir hata.
*
Listede yer alan Cem Şahin ismini karıştırmışım.
*
Oysa Cem Şahin, bir avukatmış. AK Parti’nin Ankara teşkilatlarında aktif olarak görev yapmaktaymış… Oğulları babalar üzerinden tanımlamanın yanlış olduğunu yazmıştım ama yine belirteyim: 90’lı yıllardan beri tanıdığım Mehmet Ali Şahin’in oğluymuş Cem Şahin.
*
Bu konuda uyarıda bulunanlara teşekkür ediyorum.
Affedilmez bir hata bu… Tekrar tekrar özür diliyorum. Hem her iki Cem Şahin’den hem de tüm okurlarımdan…
ALTAN TAN’I AYIRAN EN TEMEL ÖZELLİK
HDP’de milletvekilliği yapan Altan Tan, Kürt siyasi hareketini en iyi bilen isimlerden biri.
İyi bilmekle de kalmıyor.
Sorunun tam göbeğinden geliyor.
Babası 12 Eylül faşizminde Diyarbakır zindanında işkenceyle öldürüldü.
Bütün bir hayatını bu soruna çözümler üretmekle geçirdi.
Geçenlerde Tarafsız Bölge’de konuştu Altan Tan.
Altan Tan’ın genel yaklaşımı, programdaki kısır tartışmaların arasında biraz kaynadı. Belirginleştirmekte fayda var.
*
Ne dedi Altan Tan?
*
Şunları dedi:
*
Teröre, şiddete, silaha net olarak karşı çıkmak gerekir.
*
Bir siyasi parti, terörle, şiddetle, silahla yan yana olamaz.
*
Ya siyaset ya silah, ikisi birden olmaz.
*
Silahlı grubun vesayeti altında demokratik siyaset olmaz.
*
İki yıl öncesine kadar HDP çatısı altında siyaset yapan Altan Tan’ın bu yaklaşımı, en çok Kandil’i, PKK’yı ve PKK ile mesafesiz ilişkiyi savunan HDP içindeki yapıları rahatsız edecektir.
*
Çünkü Altan Tan’ın bu yaklaşımı...
Konuşmaya, tartışmaya, siyaset yapmaya başlamanın birinci adımıdır.
*
Bu adım atılmadan...
Konuşmak da... Tartışmak da... Siyaset yapmak da...
Mümkün değildir.
*
Teröre, silaha, şiddete hayır dedikten sonra...
Her şeyi ama her şeyi konuşup tartışabiliriz.
*
Tarafsız Bölge’de Altan Tan’la yaptığımız da tam olarak işte böyle bir şeydi.
Paylaş