Kim kazanacak? Kim kaybedecek?

 KAZANACAK: Her daim umuda omuz veren.

*

 KAYBEDECEK: Hep korkutmaya çalışan.

 KAZANACAK: Hep iyimserlik aşılayan.

*

 KAYBEDECEK: Panikleyen, telaşa düşen.

 KAZANACAK: Kendinden emin olan.

*

 KAYBEDECEK: Parçalayan, ayıran, iten.

 KAZANACAK: Birleştiren, kucaklayan.

*

 KAYBEDECEK: Saçmalayan, mantıktan uzaklaşan.

 KAZANACAK: Aklı başında olan.

*

 KAYBEDECEK: Mübalağa eden, uçuşa geçen, saçmalayan.

 KAZANACAK: Kararında tutan, ayakları sağlam basan, aklı başında olan.

*

 KAYBEDECEK: Kaybetmeyi aklına dahi getirmeyen.

 KAZANACAK: Kaybetmeyi de göze alan.

*

 KAYBEDECEK: İtham eden, suçlayan, karalayan.

 KAZANACAK: Kendisini anlatan, projelerinden söz eden.

BABALAR, OĞULLARI BAĞLAR/BAĞLAMAZ

“MİLLİ Piyango haramdır” diyen 70’lerin en etkili vaizlerinden Timurtaş Hoca’nın oğlu Milli Piyango İdaresi’ne genel müdür olmuş.

Tunç Soyer söz konusu olduğunda... “Babalar, oğulları bağlamaz” diyenler, Timurtaş Hoca’nın oğlu söz konusu olduğunda... “Babalar, oğulları bağlar” diyor... Timurtaş Hoca’nın oğlu söz konusu olduğunda... “Babalar, oğulları bağlamaz” diyenler, Tunç Soyer söz konusu olduğunda... “Babalar, oğulları bağlar” diyorlar...

Offff! Kafam fena karıştı!

Son durum nedir arkadaşlar!

Babalar, oğulları bağlıyor mu, bağlamıyor mu?

NOT DEFTERİMDEN

HATAY: Hatay Belediye Başkanı’nın “Oy vermezseniz hizmet yok” sözü, meğer şakayla söylenmiş bir sözmüş... Videonun tamamını izlediğimde şakanın farkına vardım. Kıssadan hisse: Bu tür şeylerin şakasını bile yapmamak lazım.

ÖZHASEKİ: Rakibini ancak projeleriyle ve belediyecilik konusundaki deneyimiyle geçebilecek olan Özhaseki’nin “PKK/DHKP-C” üzerinden kampanya yürüttüğünü görünce... Üzüldüm. Tek kelimeyle üzüldüm.

FLASH: Sürekli göbek atılan televizyon kanalı olarak nam yapan Flash TV, yayınını durdurmak zorunda kalmış. Oradaki meslektaşlarımızı zor durumda bırakacak bir karar bu... Fakat Flash TV, “Hükümet baskısıyla böyle oldu” demesin mi? Herkes sordu, bir de ben sorayım: Göbek atarak yapılan muhalefet, hangi iktidarı rahatsız eder ki?

ÂLEMLERE DALIŞ

Sıla’nın yeni şarkılarında Ahmet Kural’a saydırdığı öne sürülen laflar, bir tek beni mi güldürüyor?

 “Beren Saat/Kenan Doğulu umarım ayrılmazlar” diye yazmıştım. Hemen dedikodusu çıktı. “Maşallah” dediğim ne kadar yaşar acaba?

 “Acaba nerelerdedir” dediğim beş ünlü:

BİR: Of Aman Nalan.

İKİ: Zekeriya Beyaz.

ÜÇ: Ah Canım Ahmet.

DÖRT: Rober Hatemo.

BEŞ: Şebnem
Schaefer.

HA ŞAİRİN KELİMELERİ HA RESSAMIN RENKLERİ

EVİMİN tam karşısındaki apartmanın alt katında “MERKUR” adlı galeride, üç şiir kitabı yayınlanmış olan şair Eylül Deniz Çolak’ın ilk kişisel sergisini gezdim.

İzlenimlerimi üç maddede aktarıyorum:

BİR: Sergiyi gezerken şairlik ile ressamlık arasındaki çok sıkı akrabalığa tanıklık ettim. Ha kelimeyle resim yapmışsın, ha renklerle şiir yazmışsın... Aslında pek fark etmediğine bizzat şahit oldum.

 İKİ: Nasıl “şiirden anlamak” diye bir şey yoksa “resimden anlamak” diye bir şey de yok. Okuduğunun ya da baktığının sende uyandırabildiklerine teslim olabiliyorsan... Sen şiirin de, resmin de ordinaryüsü olmuşsun demektir.

 ÜÇ: Eylül Deniz Çolak’ın eserleri, kelimelerin yetersizliğinin çilesi çekilirken ortaya çıkan başka türlü haykırma ihtiyacından fırlamış gibi... Uygulanan birbirinden ilginç ve özgün teknikler ise “haykırış” için bazen resim sanatının bile yetmeyeceğinin kanıtı gibi...

 DUYDUNUZ MU? ARINÇ ESKİDEN CHP’Lİ İMİŞ!

DURUN durun!

“Hey! Ahmet Hakan! Şimdi de Bülent Arınç’ı CHP’ye mi iteliyorsun” falan demeden önce bir dinleyin lütfen...

Elimde gazeteci Ömer Şahin’in özene bezene kaleme aldığı ve su gibi okunan “ARINÇ/Küçük Erbakan” adlı kitabı var.

Ömer Şahin, bütün gazetecilik maharetlerini ortaya koyarak kitabında Arınç’la ilgili bilinmeyenleri ortaya çıkarmış.

Kitapta Bülent Arınç’la ilgili çok ilginç bilgiler var ama benim dikkatimi en çok şu üç şey çekti:

 BİR: Bülent Arınç’ın babası, CHP’liymiş.

 İKİ: Arınçların evine Cumhuriyet gazetesi girermiş.

 ÜÇ: Arınç, üniversiteye kadar CHP’liymiş.

Bu arada çocukluğunda Bülent Arınç’ın bizim Sekter’e göre pek karizmatik bir havası olmayan kedisi varmış.

Kitap kapağındaki kedili fotoğraftaki kedi de işte o kedi.