Paylaş
Gördüğümüz şunlardır:
*
- Klasik CHP’li değil.
- Ermenilere soykırım uygulandığını düşünüyor.
- Marjinal sola daha açık.
- Mesela Ahmet Şık’la kafası pek örtüşüyor gibi.
- Atatürkçülüğe bağlılığı konusunda soru işaretleri var.
- Meşhur olmadan önce yaptığı paylaşımlar sorunlu.
- Hasan Ocak adlı birine “Kumandan” diyor.
- “Mustafa Kemal’in askeriyiz” demeyi ise militarist buluyor.
Falan.
*
Canan Kaftancıoğlu’na dair bu algı...
CHP’nin uzun süredir izlediği toplumun tüm kesimlerine açılma politikasına hayli ters.
Buna rağmen Canan Kaftancıoğlu, parti içinde idare ediliyordu.
Kendisine parti içi renklerden bir renk muamelesi yapılıyordu.
*
Canan Kaftancıoğlu’na verilen cezaya CHP’nin gösterdiği çok üst düzey tepkiyle bu durum biraz değişmiş gibi görünüyor.
İki gündür Kaftancıoğlu’nun imajı ile CHP’nin imajı neredeyse tam olarak örtüşmüş durumda.
Yani CHP, yeniden yüzde 25’lik dar alana sıkışmış oldu.
*
Böyle bir CHP, iktidarın arayıp da bulamadığı bir CHP’dir.
Çünkü iktidar, Canan Kaftancıoğlu imajına bürünmüş bir CHP’yi çok kolay alt edebilir.
*
Diyeceksiniz ki:
Ne yapsın CHP?
İstanbul İl Başkanı’na haksız bulduğu bir ceza verilmiş.
Tepki göstermesin mi?
*
Cevabım şudur:
Bu saatten sonra yapacak bir şey yok.
Tabii ki en üst düzeyden tepki gösterilecek.
*
Galiba sorunun temelinde şöyle bir şey var:
Algısı ve imajı böyle olan bir siyasetçiyi İstanbul’a il başkanı yaparak hatayı ta en başta yaptı CHP.
KAŞIKÇI ELMASI'NDAN 'TOPKAPI' FİLMİNE
KAŞIKÇI Elması’nın çalınması palavra çıktı ya...
Hevesleri kursaklarında kalanlar için bir teselli filmi tavsiye edeceğim.
*
Adı: Topkapı. Vizyon tarihi: 1964. Başroller: Peter Ustinov, Meline Mercouri, Maximillian Schell.
*
Filmin neredeyse tamamı İstanbul’da çekilmiş. İstanbul’a şefkatle yaklaşılıyor filmde. Tünel övülüyor mesela. Rahmetli Danyal Topatan da filmde yer alıyordu. Galiba Cüneyt Arkın’ımız da bir sahnede görülüyordu.
*
Bir hırsızlık çetesinin Topkapı Sarayı’ndan Topkapı Hançeri’ni çalma girişimini anlatan film, soygun filmlerinin atası kabul ediliyor. Tavandan adam sarkıtarak hırsızlık, ilk bu filmde kullanılmıştı.
*
Bulup buluşturun ve şöyle bir bakın bu filme.
Hem 1960’ların İstanbul’una nostaljik bakışlar atmış olursunuz hem de Kaşıkçı Elması palavrasının gündemine denk düşer.
ÖZGÜR AYASOFYA
AYASOFYA Başimamı olarak atanan Mehmet Boynukalın, dinden anladıklarından yola çıkarak tartışmalı görüşler ileri sürüyordu.
Normaldir. Doğaldır. Herkes dinden anladığıyla ilgili tartışmalı görüşler ileri sürebilir. Bunda sorun yok.
*
Ama Mehmet Boynukalın, bunu “Ayasofya Başimamı” sıfatıyla yapıyordu.
Yani Ayasofya, mecburen Boynukalın’ın tartışmalı görüşlerine dayanak olmak durumunda kalıyordu.
Ayasofya’nın işte bu çilesi bitti.
Boynukalın’dan özgürleşmiş oldu Ayasofya.
*
AK Partili Özlem Zengin’e Mehmet Boynukalın’ın Ayasofya Başimamlığı görevini bırakmasıyla ilgili soru sorulunca, “Ayasofya özgürleşti” demiş.
Şahane bir saptama. Sonsuz katılıyorum.
ERŞAN KUNERİ
BEKLENTİ çıtanı düşür.
Biraz daha düşür.
Yok, tam olmadı.
Bir tık daha düşür.
*
Hah! Şimdi hayal kırıklığı korkusu yaşamadan rahatlıkla izleyebilirsin.
KILIÇDAROĞLU’NUN İMAMOĞLU POLİTİKASI
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, iki ayaklı bir politikaya oturtmuş görünüyor İmamoğlu politikasını.
*
- BİRİNCİ AYAK: Karadeniz gezisi nedeniyle yaşadığı krize karşı üstün körü bir sahip çıkış... “Yeter, daha fazla vurmayın Ekrem Bey’e” türü bir yaklaşım.
*
- İKİNCİ AYAK: İmamoğlu’nun cumhurbaşkanlığı adaylığına kapıyı sımsıkı kapatma. “Hiç heves etme Ekrem Bey” türü bir yaklaşım.
*
İmamoğlu’nun bu iki ayaklı politikaya karşı şimdilik yapabileceği bir şey yok.
İMAMOĞLU DAĞILAN İMAJINI NASIL TOPARLAR
ANCAK şu üç şey olursa toparlar:
*
- BİR: Kendisine yönelik iktidar kanadından kural dışı bir yaklaşım sergilenirse...
*
- İKİ: İktidar kanadı, aleyhinde bir kampanya yapmaya başlarsa...
*
- ÜÇ: Yargıdan lüzumsuz bir ceza kararı falan çıkarsa...
*
Bu üç şeyden biri olmazsa...
Toparlaması çok zor.
SİYASETÇİLERE TAVSİYELER
- Barışmayacaksanız kavga etmeyin.
- Kavga ettiyseniz barışmak için biraz soğumasını bekleyin.
- “Geziye gazeteci alma” uygulaması pek demode. Vazgeçin.
- Ne desem gidiyor diyerek atmayın. Sözlerinizin altı dolu olsun.
- Toplumsal kesimlerle dalaşmayın. Siyasetçilerle dalaşın.
- Tutamayacağınız sözleri vermeyin. Zamane halkı pek yutmuyor.
- Uluslararası işlerde hep Türkiye’den yana olun.
- Oy hesabı yaparak teröre, şiddete ılıman yaklaşmayın. Ters döner.
Paylaş