İstanbul’un Roma’dan üstün olan 9 tarafı

-BİR: Roma ne kadar adrenalin kasmaya çalışırsa çalışsın... İstanbul’daki adrenalinin binde birini bile yakalayamaz.

*

-İKİ: İstanbul’da “DONDURMACİ” adıyla üretim yapan dondurma firması, Roma’nın tüm dondurmacılarını ezer de geçer.

*

-ÜÇ: İstanbul’un sadece Kenan’ı.... En az yetmiş sekiz Roma erkeğine bedeldir... (NOT: Bu madde İtalyan kadınlarının görüşleri alınarak yazılmıştır).

*

-DÖRT: Tok satıcı Roma esnafı saat altı dedi miydi kepenkleri indirirken... İstanbul esnafı gece birde bile “geç oldu ağam” demez.

*

-BEŞ: Roma’nın bin pizzası... İstanbul’un orta halli tek lahmacunu karşısında bile pes etmeye mahkûmdur.

*

-ALTI: İstanbul annelerinin evlerde pişirdiği makarnanın
lezzeti, Roma’nın diri ve sert makarnalarını falakadan geçirir,
terlik manyağı yapar.

*

-YEDİ: İstanbul’un sadece Karaköy’ünün içinde barındırdığı sürpriz , Roma’nın tüm sürprizlerinden daha fazladır.

*

-SEKİZ: İstanbul’da
Boğaz’daki herhangi bir balıkçının
bir Romalı üzerinde bırakacağı
tesir, Roma’nın tamamının bir İstanbullu üzerinde bırakacağı tesirden daha fazladır.

*

-DOKUZ: İstanbul’un sinemaları, Roma’nın sinemalarını...
Bilhassa teknolojik açıdan
kaldırıp duvarlara çarpar.

Bir yere gittiğimde hep şu üç aşamadan geçerim

-BİRİNCİ AŞAMA: Aşırı yadırgama, benimseyememe, alışamama, etrafa tuhaf bakma, “ne diye geldim ki buraya” deme, itimatsızlık hissiyle dolma...

*

-İKİNCİ AŞAMA:
Aniden aşırı benimseme,
“burada yaşarım ben” deme, etrafta arazi bakmaya çıkma,
oralıymış gibi hissetme...

*

-ÜÇÜNCÜ AŞAMA: Hızla uzaklaşmayı isteme, memlekete dönme arzusuyla dolma, House Kafe’nin önünde olmayı özleme...

Roma’dayken memlekettekilere günde beş kere sorduğum sorular

-Bi’ durum yok değil mi?
-Paralelciler yeni bir gazete daha çıkardı mı?
-Var mı bir patlama, çatlama falan?
-Saray konuştu mu?
-Hoca konuştu mu?
-Bahçeli sustu mu?
-“Demirtaş masondur, aha da belgesi” konulu bir havuz manşeti çakıldı mı?
-Elektrikler neden kesilmiş belli oldu mu?
-Burhan Hoca başkanlık sistemini anlatıyor mu?
-Sarı kız minik buzağıyı sütten kesti mi?
-Yine herkes “HDP barajı aşıyor mu?” diye soruyor mu?
-Katırlar gerçekten intihar mı etmiş?
-Dolar düştü mü?
-Papa’ya öfke devam ediyor mu?
-Vatikan’a geçsem bi’ sorun olur mu?
-Reza’nın loca işi noldu?
-Yeni Şafak, İsmet Paşa’ya muhalefet etmeye devam ediyor mu?
-Bülent Abi ortalığı karıştırdı mı?
-Çilli horoz kedilerle dövüşüyor mu?
-Melih yeni heykeller dikti mi Melihland’e?
-İlber Hoca tam gaz devam mı?
-Cem Yılmaz tam gaz devam mı?
-Yozgat nasıl?

ROMA’DA TAKSİCİYLE SİYASİ SOHBET

“NEREDENSİN” dedi.
“İstanbul... Türkiye....” dedim.
Bozuk bir telaffuzla “Recep Tayyip Erdoğan” dedi.
“He” dedim, “Recep Tayyip Erdoğan”.

*

Laf yarım kalmasın diye “seçim var bizde iki ay sonra” dedim.
Hay demez olaydım!
Adam sordu:
“Kim kazanır?”

*

İngilizcenin kafasını gözünü kırarak...
Başladım anlatmaya:
“Bak! Her şey HDP’nin barajı aşmasına bağlı... Anlıyor musun? Kandil ve İmralı hattı provokasyonları önleyici bir tutum alırsa HDP’nin barajı aşma ihtimali var. Tamam mı? Okey? HDP barajı aşarsa Erdoğan’ın başkanlık hayali suya düşer”.

*

Taksici, bütün bunları işittikten sonra...
Ne Kandil’i, ne İmralı’yı, ne HDP’yi, ne barajı, ne başkanlık sistemini, ne de provokasyonu sordu.
Sustu kaldı.

*

Ben de kafayı dinledim.
Teşekkürler yabancılara anlatılamayacak kadar karmaşık bir siyasi pozisyona sahip olan Türkiye’m...
Her nerede yaşıyor
ve yaşatılıyorsan.

Avrupa’ya giden Türk turistlerin en klişe sözleri

-Adamlar tarihlerini korumuş abi...

*

-Şoförlere bak! Yayayı gördü mü hemen duruyor. Bizde olsa...

*

-Ne kadar rahatlar...
Hiç kasmıyorlar.

*

-Burası TOKİ’nin eline geçse hemen bir AVM kondurur.

*

-Kadir Abi gelsin de meydan görsün.

*

-Medeniyet bir başka abi.

*

-Adamlar eğlenmeyi biliyor.
Bizde olsa herkes birbirini süzer.

*

-Sağlam metro yapmış adamlar... Belediye başkanlarıı Melih olsaydı... Hep tweet atar, iki santim
metro bile yapmazdı.