Halkımızın onuru: Somalı İsmail Abi

65 yaşındaki İsmail Abimiz, bir kadın arkadaşıyla kafede oturuyor.

*

Aynı kafede...

İsmail Abi’nin oturduğu masanın biraz ilerisindeki masada...

Adamın biri, bir kadına saldırıyor.

*

Masadaki su bardağını kadının başında kırmalar...

Elindeki bıçakla kadına saldırmalar...

*

İsmail Abimiz, işte tam o anda...

- Sağına soluna hiç bakmadan...

- Kadir Şeker olayını aklının ucundan bile geçirmeden...

- Başının belaya girip girmeyeceğini hiç düşünmeden...

Ölümüne atılıyor bıçaklı adamın üstüne.

*

Aslanlar gibi boğuşuyor adamla.

Milim geri adım atmadan.

Zerre kadar gerilemeden.

*

Ve sonuç:

Adamı püskürtmeyi başarıyor İsmail Abi.

Yanındaki kadın arkadaşının da yardımıyla...

*

Demirören Haber Ajansı’ndan Kadir Özen, İsmail Abi’yle harika bir röportaj yapmış. Dünkü Hürriyet’te yayınlandı bu röportaj.

*

“Bugün olsa yine aynı şekilde müdahale ederim” diyor İsmail Abi.

Ardından da ekliyor: “Temennimiz kadına şiddetin son bulması.”

*

İsmail Abiler olduğu müddetçe...

Kadına şiddete kalkışan magandalara gün yüzü yok!

Sen bizim her şeyimizsin İsmail Abi!

Halkımızın onurusun!

BİR KARAMBOL GÖZLEMİ

Gerçekler... Yalanlar... Yarı gerçekler... Yarı yalanlar... Tam skandallar... Yarı skandallar... Yalanı takmamalar... Gerçeği takmamalar...

*

Tam anlamıyla bir karambol var şu anda Türkiye siyasetinde.

*

Kurgulu mudur, kendiliğinden midir?

Bilemiyorum.

*

Ama bildiğim, daha doğrusu gözlemlediğim bir şey var:

*

Bu karambol, iki tarafa da hiçbir şey kazandırmıyor.

*

Karambolün yol açtığı tek bir şey var:

*

İki taraf da...

Taraf olduğu alana daha sıkı yapışmakta.

SANA NE LAN

Videosunu izledim:

*

Adamın teki, bir kadının kılığına kıyafetine kafayı takmış. Pisleşiyor kadına karşı. “Niye şort giyiyorsun” falan diye.

*

Kadının “sana ne lan” diyerek adamın üstüne yürümesi, müthiş hoşuma gitti.

*

Kılığa kıyafete kafayı takan her türden insan müsveddelerine karşı bundan sonra temel bir slogan olmalı bu “sana ne lan” çıkışı.

*

Ne bir eksik... Ne bir fazla...

Sadece bu.

BUGÜNLERDE MERAK ETTİĞİM HUSUSLAR

- Hayvan hakları yasasının bir “tuzak” olduğunu söyleyen Abdurrahman Dilipak, acaba bu saçma iddiasını nasıl temellendiriyor?

*

- Tosun’un aniden teslim olup Türkiye’ye gelmesinin nedeni olarak anlatılan dört yüz kırk yedi hikâyeden acaba hangisi doğru?

*

- “Sinemada film izlemeyi çok özlemişim abi” diyerek bugün vizyona giren ‘Hızlı ve Öfkeli’ için kaç kişi sinemaya gidecek acaba?

*

- Kanal İstanbul’a karşı çıkan Doğu Perinçek, “İçerideki cepheyi sıkı tutmalıyız” diyerek Kanal İstanbul’a destek verir mi acaba?

‘YAPTIRMAYIZ’CILIK NEDEN SORUNLUDUR?

- Çünkü... Negatif söylemden sadece bizim ahali değil hiçbir ahali hoşlanmaz.

*

- Çünkü... Ahali, hiç değilse “Daha şahanesini biz yaparız” cümlesini işitmek ister.

*

- Çünkü... Boğaz Köprüsü’ne karşı çıkışlar falan gelir herkesin aklına.

*

- Çünkü... “Yaptırmam” diyerek halka umut olmuş hiçbir siyasi çizgi yoktur.

KEDİM SEKTER VE SEKTER’İN KARDEŞLERİ MECLİS’E DER Kİ

Haydi artık! Çıkarın şu yasamızı...

Oyçokluğuyla değil, oybirliğiyle...

*

Biz artık, “Hayvan hakları yasası çıkıyor, çıkacak” cümlelerini duymak istemiyoruz.

Biz artık, “Hayvan hakları yasası çıktı” cümlesini duymak istiyoruz.

*

Bugün ilk adım atıldı.

Haydi getirin devamını.

Bizim mal değil de can olduğumuzu tescilleyin.

Oyçokluğuyla değil ama oybirliğiyle!