Paylaş
*
İKİNCİ VURUŞ: “Musul’da katliam var” diye bağırıyoruz ya... Musul operasyonuna buyur edilseydik... O zaman da “Musul’da fetih var” diye böbürlenecektik.
*
ÜÇÜNCÜ VURUŞ: İran ile Irak birlik olup Şiilik yapıyor, ABD ise bu ittifaka tam destek veriyor, bu arada Arap Birliği bile bunlardan yana... O zaman şarkımızı söyleyelim: “Bir sen kaldın geride, yorgun Türkiye!”
*
DÖRDÜNCÜ VURUŞ: Türkiye, Musul operasyonuna katılsaydı... CHP şöyle derdi: “Yurtta sulh cihanda sulh”... Türkiye, Musul operasyonuna katılamayınca... CHP şöyle dedi: “Biz Musul operasyonunda niye yokuz?”... İlahi CHP! Gerçekten bir acayipsin!
*
BEŞİNCİ VURUŞ: Eğittiğimiz iki bin kişi, Musul operasyonuna katılıyormuş... Yani “Türkiye işin içinde yok” demek yanlışmış... O zaman soralım: Hem “Eğittiğimiz iki bin kişi operasyona katılıyor” diyoruz, hem de “Musul’da katliam yapılıyor” diyoruz... Bu durumda katliama mütevazı bir katkı sağlamış olmuyor muyuz?
*
ALTINCI VURUŞ: Planlarımızı açıklıyorum: B Planı: Eğittiğimiz 2 bin adamı operasyona dahil etmek... C Planı: Musul’da katliam var demek. D Planı: Operasyon başarısız olsun diye dua etmek. E Planı: Ne haliniz varsa görün diye aradan çekilmek.
*
YEDİNCİ VURUŞ: Biz bir tek IŞİD’in kafa kestiğini sanıyorduk... Meğer “Haşdi Şaabi” adlı Şii milislerin oluşturduğu örgüt de kafa kesiyormuş... Kafa kesmenin mezhebi yok yani.
MADEM UZLAŞACAKTIK
HABER kelimesi kelimesine aynen şöyle:
“Irak merkezi yönetimi ile yaşanan Başika Kampı krizinin ardından Ankara’dan bir heyet, uzlaşma görüşmeleri için az önce Irak’a hareket etti.”
*
Madem sonuçta uzlaşmak için heyetler gönderecektik...
Ne diye efelendik ki?
DOLSA NE OLUR, DOLMASA NE OLUR
BAŞBAKAN Binali Yıldırım, doların yükselişiyle ilgili olarak şu yorumu yapmış:
“Dolsa ne olur, dolmasa ne olur?”
*
Gezi zamanı dolar yükselince “Hainler ekonomiyi batırıyor” denmeseydi...
Ben de “Dolsa ne olur, dolmasa ne olur” derdim.
İKİ BAKAN’A ÇAĞRI
SAĞLIK BAKANI’NA ÇAĞRI: Sayın Bakan... Şu “GATA” sorunuyla ilgili olarak... Tavır almadan önce itiraz edenleri bir dinleseniz nasıl olur? Belki göremediğiniz bir nokta vardır. Belki istişarenin bereketini yaşarsınız. Belki bir revizyon ihtiyacı duyarsınız. Belki bir aydınlanma gelir.
*
EĞİTİM BAKANI’NA ÇAĞRI: Sayın Bakan... Şu “Proje okullar” sorunuyla ilgili olarak... Tavır almadan önce itiraz edenleri bir dinleseniz nasıl olur? Belki göremediğiniz bir nokta vardır. Belki istişarenin bereketini yaşarsınız. Belki bir revizyon ihtiyacı duyarsınız. Belki bir aydınlanma gelir.
MEVSİMİN GETİRDİKLERİ
SALONDAKİ şömine yakıldı/Kestaneler kavruldu/Battaniyelere bürünüldü/Vefa’ya boza siparişi verildi/Organik salep temin edildi/Kış filmleri indirildi/Hırkalar ortaya çıkarıldı...
Hazırız yani.
HANGİ KİTAP NEYİ ANLATIYOR OLABİLİR
“KÜRK Mantolu Madonna”, şarkıcı Madonna’yı anlatıyorsa...
Şu romanlar acaba neyi anlatıyor olabilir:
*
FATİH HARBİYE: Peyami Safa, bu ölümsüz eserinde Fatih Terim’in Harbiye günlerini anlatıyor olabilir.
SUÇ VE CEZA: Moskova Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dostoyevski, bu eserinde ünlü rap sanatçısı Ceza’ya hukuki açıdan yaklaşıyor olabilir.
*
SAVAŞ VE BARIŞ: Bu eserde Savaş Dinçel ile Barış Manço’nun hayatlarının kesişen yönleri ele alınıyor olabilir.
*
GÜLÜN ADI: Umberto Eco üstadımız, bu eserinde Gül Gölge Saygı için bir biyografi denemesi yapıyor olabilir.
*
KÜÇÜK PRENS: Eserde İngiliz Prensi William Bey ile Cambridge Düşesi Kate Hanım’ın üç yaşındaki oğulları Prens George’un hayatı ve eserleri işleniyor olabilir.
*
HER GECE BODRUM: Selim İleri’nin ele alındığı bu Bodrum rehberinde Bodrum’da nerede ne yenilir, nerede nasıl eğlenilir sorularına yanıt veriliyor olabilir.
BU MAVRA GERÇEK OLDU
SABAHATTİN Ali’nin sonradan meşhur olan kitabı “Kürk Mantolu Madonna”dan yola çıkılarak...
Kürk giymiş şarkıcı Madonna fotoğrafları üzerinden epey mavra çevrilmişti.
*
Bu mavra gerçek oldu.
*
Acun’un kanalında yorum yapan iki hanım, Sabahattin Ali’nin kitabında “kürk manto giymiş şarkıcı Madonna’nın” anlatıldığını sanacak kadar cehalete zirve yaptırdılar.
*
Birinci sloganımız şudur artık:
Mavra yapma, gerçek sanırlar!
*
İkinci sloganımız ise şudur:
Çok cahiliz keşke ölsek.
CAHİLLERİN ON ÖZELLİĞİ
BİR: Cesur olurlar.
*
İKİ: Özgüvenleri hep tavandadır.
*
ÜÇ: Her şey olurlar ama asla rezil olmazlar.
*
DÖRT: Yanlış yaptıklarını kabul etmezler.
*
BEŞ: Çözemedikleri tek bir sorunsal bile yoktur.
*
ALTI: Dinlemezler, konuşurlar.
*
YEDİ: Eleştiriye sımsıkı kapalıdırlar.
*
SEKİZ: “Suskunluğum asaletimdendir” türü çıkışları pek severler.
*
DOKUZ: Başkalarını cahil olarak görürler.
*
ON: Bilmediklerini bilmezler.
SORU HÜRRİYET’İ
HER SORUYA CEVAP VERECEĞİM AMA
BUGÜN “Soru Hürriyet’i” günü..
Saat 16.00’da Hürriyet’in Facebook sayfasında canlı yayında sizlerle bir araya geleceğiz.
Sizler soracaksınız, ben cevaplayacağım.
Her soruya cevap vereceğim ama siz de fazla sıkıştırmayın, olur mu?
Hürriyet'in Facebook sayfasını takip edin:
Paylaş