Festival iptal etmek AK Parti çizgisine uygun bir tutum mu

Artık hepimiz şunu çok iyi kavradık:

Haberin Devamı

Türkiye...

Herkesin aynı şekilde düşündüğü, aynı şeylere inandığı, aynı tarzda eğlendiği, aynı hayat tarzına sahip olduğu bir ülke değil.

*

AK Parti’nin böyle bir ülkede 20 yılı aşkın süredir iktidarda kalmasının temel nedenlerinden biri de...

Büyük bir kitle partisi olmasıdır.

*

AK Parti’nin başarısında...

Farklı şekilde düşünen, farklı şekilde inanan, farklı şekilde eğlenen, farklı şekilde yaşayan insanların partisi olma iddiası taşımasının payı büyük.

*

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın son günlerde attığı adımlara bakalım.

Ne yapıyor Erdoğan?

Cemevine tarihi bir ziyaret gerçekleştiriyor.

Yetmiyor.

Hacı Bektaş-ı Veli anmasına katılıyor.

*

Erdoğan’ın bu adımları...

AK Parti’nin kitlesellik vasfını koruma çabası içinde olduğunun en büyük kanıtıdır.

*

20 yılı aşkın sürenin ardından şu iki şeyi rahatlıkla söyleyebiliriz:

*

Haberin Devamı

- BİR: Erdoğan, siyasi çizgisinin marjinalliğe kaymasına asla izin vermemiştir.

*

- İKİ: Erdoğan, partisinin kitle partisi olma özelliğinden asla ödün vermemiştir.

*

En son Zeytinli Müzik Fesvitali’nin kaymakamlık tarafından yasaklanması, bu ana siyasi çizgiyle ters düşmekte, örtüşmemekte.

*

“O festivale katılanlar, zaten bize oy vermezler. Yasakla gitsin” anlayışı, Erdoğan’ın anlayışı olamaz.

Öyle olsaydı...

Erdoğan, “Alevi vatandaşlarımız, zaten bize pek oy vermiyorlar. Cemevine, Hacıbektaş’a gitmeme gerek yok” der ve cemevine, Hacıbektaş’a gitmezdi.

Cemevi ziyareti de Hacı Bektaş-ı Veli anmasına katılım da...

Topluma şu mesajı vermeyi hedefliyor:

*

“İnançlarımız farklı olabilir ama bu farklılık bizim ayrı düşmemizi gerektirmez. Farklılığımız zenginliğimizdir.”

*

Tam da tüm Türkiye toplumuna böyle bir mesajın verilmesi için gayret gösterilirken...

“Eğlence anlayışlarımız farklı, bu yüzden sizin eğlence anlayışınıza müdahale ediyoruz” demek...

Yaman bir çelişki oluşturmaktadır.

*

Üstelik “Zeytinli Rock Festivali”, taaa 2005 yılından beri yapılan bir festival.

Yani neredeyse AK Parti ile yaşıt.

*

2005’ten beri yapılmasında bir sakınca görülmeyen festivalin 2022 yılında engellenmesi, AK Parti’nin ta en baştan beri izlediği siyasi çizgiye terstir ve bir sapmadır.

Haberin Devamı

2023 FİLMLERİ ÜZERİNE: SİNEMA BİTMİŞ ARKADAŞ

“İŞTE 2023’te vizyona girecek filmler” diye bir liste düştü önüme.

*

İnceledim.

Festival iptal etmek AK Parti çizgisine uygun bir tutum mu

İncelerken de şöyle mırıldandım:

*

- RAFADAN TAYFA: Hiç işim olmaz benim bu filmle. Bu filmle eğlenecek yeğen bile yok bende. Geçelim bir kalem.

*

- ANT- MAN AND THE WASP: Örümcek Adam neyse de Karınca Adam’a ısınmam mümkün değil. Geç, geç. Bunu da geç.

*

- AQUAMAN VE KAYIP KRALLIK: Süper kahramanlığın suyunu çıkardılar. Amfibi süper kahramanın aquaman olmasından bana ne abi?

*

- JOHN WICK: Dördüncüsü giriyormuş vizyona. Ben bunun birincisine 15 dakika zor dayanmıştım. Bunun için sinemaya gitmek için çıldırmış olmam lazım.

*

- SUPER MARIO BROS: Mantar Krallığı’nda geçiyormuş. Ay! Vallahi boğulacağım. Bu nedir ya?

*

Haberin Devamı

- SPIDER-MAN: ACROSS THE SPIDER-VERSE: Yeter, yeter. Süper Adam’la Örümcek Adam’ı karşı karşıya getirmeye doyamadılar. Geçelim, geçelim.

*

- TRANSFORMERS – CANAVARLARIN YÜKSELİŞİ: Yüksele yüksele tükenesice bir seri bu. İki saniyesine katlanamam.

*

- GUARDIANS OF THE GALAXY: Al işte, yine asla yüz vermeyeceğim galaksili falan bir serinin son halkası. Yeter, yeter, yeter.

*

Neyse... Burada durayım.

*

Sıradan şehirlerde, sıradan sokaklarda, sıradan insanlar arasında geçen hiç mi film çekilmeyecek artık arkadaş?

Sade suya tirit aşk filmlerine bile hasret kaldık valla.

Resmen, makineler sinemayı ele geçirmiş durumda.

Yok mudur bizi kurtaracak bir Terminatör?

*

Haberin Devamı

Yani Tom kardeşimiz ‘Görevimiz Tehlike’yi 2023’te vizyona sokmasa...

Seneye sinemaya gitme gerekçem kalmayacak.

BENİM SIRALAMAM ŞÖYLE

Festival iptal etmek AK Parti çizgisine uygun bir tutum mu

- LAHMACUN: Kesinlikle bir numaram. Hele Başköşe’nin Başpınar lahmacunu yok mu? Efsane. Bin pizzaya bedeldir yani.

*

- SİMİT: Ama pastane simidi değil ha, sokak simidi. Yılların birikimiyle söylüyorum: Hiçbir peynir, krem peynir kadar yakışmaz simide.

*

- PİZZA: Bol malzeme sevmem. Tuhaf malzemelerle donatılmasına karşıyım. Margherita sadeliği... İşte benim istediğim.

*

- PİDE: Kıymalı, yumurtalı Bafra pidesine asla hayır demem. Bir de Karadeniz’in kaşarlı pidesi. Vazgeçilmezlerimdir.

*

- DÜRÜM: Öyle pratik, öyle doyurucu, öyle lezzetli ki. Donatılmış sofralara tercih ederim. Dönerin dürüme çok yakıştığını da vurgulamalıyım.

*

Haberin Devamı

- BAZLAMA: Anadolu’nun dört bir tarafında yapılır. Yozgat’ın da bazlaması meşhurdur. Biraz fazla hamur ama memleket hatırına çiğ tavuk bile yenir.

*

- HAMBURGER: Öyle cicili bicili, janjanlı olmayacak. Büfe işi olacak. Mümkünse ıslak olacak. Acılı olacak. Sorry. Biz böyle seviyoruz.

Yazarın Tüm Yazıları