Elif Çakır’ın tercihine laf etmek kimsenin haddi değildir

Bu türden kişisel tercihlerle uğraşılmaz, bu türden kişisel tercihler mesele edilmez, bu türden kişisel tercihler üzerinden hüküm bina edilmez.

Peki ya ne yapılır?

Hiçbir şey yapılmaz.

*

Ha sen ille de bir şey mi yapmak istiyorsun?

O zaman saygı duymayı denemelisin.

*

Bu arada Elif Çakır’ın başını açmasından yola çıkarak...

“Tabii gördü iktidarın gideceğini” diye başlayan politik yorumlar yapanlara bir gerçeği hatırlatmak isterim:

*

Elif Çakır, uzun bir süredir, hem de çok uzun bir süredir iktidar karşıtı bir pozisyonda... Ve Millet İttifakı’nın yılmaz savunucusu yani.

SIĞINMACI KARŞITI DEĞİLİM AMA

SURİYELİ denilince tüyleri diken diken olan tiplerden değilim. Sığınmacı karşıtlığına prim vermem. “Al evinde besle” türü çıkışlardan acayip rahatsız olurum. İnsanlığımı korumaya özen gösteririm.

*

Bütün bunlara rağmen...

Kafamın tasının attığı bir yer var.

*

Ne zaman Suriyeli ya da Afganlı bir göçmenin...

“Türkiye benim için atlama taşı... Ben asıl Almanya’ya gideceğim. Türkiye üzerinden Avrupa’ya gitmek istiyorum, benim asıl hedefim bu” falan dediğine tanıklık etsem...

İşte o anda kafamın tası atıyor.

*

Çünkü böylesi acayip hesapçı bir tutum...

Hiç de “zulümden ve ölümden kaçıp kendine sığınacak bir yer bulabilmiş mazlum insan” tipolojisine uymuyor.

BAKAN KASAPOĞLU’NUN OLİMPİYAT PERFORMANSI

İlk günden itibaren sporcularımızın hemen yanı başında.

Zafer anında sevince ortak oluyor.

Yenilgi anında “Yensen de yenilsen de bizimsin” diyerek teselli ediyor.

Sporcularımızı sürekli motive ediyor.

Sosyal medyadan yayınlar yapıyor.

*

Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Kasapoğlu’nun olimpiyat performansı gerçekten muazzam.

*

Ben şahsen olimpiyatlarla ilgili heyecanı Kasapoğlu’nun Instagram hesabından takip ediyorum.

Şu kadarını söyleyeyim:

Bakan’ın story’lerini izleyince insan Tokyo’ya gitmiş gibi oluyor.

EN AZ GÜLÜMSEYEN ÜLKE TÜRKİYE İMİŞ

AMERİKAN araştırma şirketi Gallup bir araştırma yapmış.

Ve bu araştırmada dünyada en az gülümseyen ülkeleri saptamış.

*

İşte ilk beş:

*

BİR: Türkiye. İKİ: Bangladeş. ÜÇ: Nepal. DÖRT: Lübnan. BEŞ: Sırbistan.

*

Şu işe bakın hele!

*

Suriye, ilk beşte değil. Savaşın, sefaletin, göçün, acının, parçalanmanın içindeki Suriyeliler sürekli gülümsüyorlar demek ki.

*

Afganistan da yok ilk beşte. Taliban türlü komiklikler, şakalar falan yapıp eğlendirdiği için Afgan halkı sürekli basıyor kahkahayı demek ki.

*

Irak halkı da ilk beşte yok. Pazar yerlerinde patlayan bombalar ya da daimi istikrarsızlık yüzlerin gülmesine neden oluyor demek ki.

*

Yoksul Afrika ülkelerinin, perişan Güney Amerika memleketlerinin bahsini açmaya bile gerek duymuyorum.

Neyse deyip geçeyim.

*

Hey Gallup!

Dünyanın en az gülümseyen ülkesinin bir vatandaşı olarak asık suratımda bir gülümseme belirmesine yol açtın.

Çok teşekkürler valla.

KUTUPLAŞMA İNSANI NE HALE GETİRİYOR?

Akıllı bir insandan delirmiş bir insan çıkarıyor.

*

Bir sağduyuludan iflah olmaz bir holigan çıkarıyor.

*

Düşünen bir akıldan slogan atan bir ağız çıkarıyor.

*

Bir hakkaniyet sahibinden amansız bir tarafgir çıkarıyor.

*

Her sese kulak verenden tek bir sese kulak kesilen çıkarıyor.

YAKIYORLAR

BEN artık şüphe aşamasını çoktan geçtim.

*

Ben artık ormanlarımızın kasıtlı olarak cayır cayır yakıldığına inanıyorum.

*

Ateşin şeytanları mıdır nedir, PKK’lı terörist grubunun bu işin içinde olmadığına hiç kimse inandıramaz beni.

*

Aynı anda bu kadar geniş bir alanda orman yangınlarının çıkması, asla tesadüfle açıklanamaz.

*

Elimde bir kanıt yok.

Sadece içinde PKK’nın da bulunduğu bazı terör odaklarının, bu yangınları üstlendiğini görüyorum, biliyorum.

Ve artık bu işin içyüzünün ortaya çıkmasını, sorumlularının en ağır şekilde cezalandırılmasını bekliyorum.